Yağmuru severiz ama yağmur yağınca şemsiyeyi açarız.
Güneşi severiz ama güneş açınca gölgeye kaçarız.
Yıllardır takıntılı olduğum hayatı yaşarken kaçmak istiyordum, nasıl bir çelişkiydi. Bu herzaman böyle olmak zorundamıydı.
"Efgal."
Depoda oturduğumuz koltukta başım Emir'in omuzuna yaslıyken Algan'ın sesiyle kapalı olan gözlerimi açtım. Gözlerimde olan sızlama ne kadar ağladığımı bana hatırlatmıştı.
"Gel buraya."
Oturduğum koltuktan ağır hareketlerle kalkıp karşı koltuğa Algan'ın yanına oturdum. Kaldırdığı kolunun altına girerek başımı göğsüne yasladım. Emir'le olan yakınlığım Algan'ın tepkisine sebep olmamıştı, Emir'le ne kadar yakın olduğumu beni izledigi zamanlardan biliyor olmalıydı, sonuçta söylemeyi, kabullenmeyi başaramasamda öz abimdi.
"Algan ben açım."
Boynumu gögsünden kaldırıp gözlerimi oğusturup Algan'a baktım.
"Hazar'la Erkin geliyorlar, boş gelmezler."
Hazar mı?
Algan'ın bakışları değisirken ben kendimi kötü hissetmiştim. Hazar sonuçta benim eski sevgilimdi, yaşanmış olan şeyler vardı, Hazar'la öpüşmüş sevişmiştim, bir zamanlar it gibide sevmiştim, şimdiyse Algan'la onun yanında bu durumda olmam tuhaftı. Emir bunu umursamıyormuş gibi olsada ben ne hissettigini biliyordum.
Algan derin nefes alıp gözlerini kapatınca, onunda normal karşılamadığı anlamıştım. Aynı durumda bende olsaydım normal bir tepki veremezdim.
Deponun kapısından çıkan sesle başımı Algan'ın omuzuna yasladım.
"Nerede kaldınız lan."
Emir çocuklara soru sorarken iyice Algan'ın omuzuna gömüldüm.
"Anca geldik."
Duymak istemedigim ses kulaklarımı doldurunca kendimi iyice kötü hissettim.
"Efgal, Hazar pizza almış yesen iyi olur."
Emir'in sesinden sonra başımı Algan'ın omuzundan kaldırıp Hazar'ın uzattıgı pizza kutusuna baktım. Algan benden önce davranıp kutuyu Hazar'dan alınca dizlerinin üzerine koyup açtı. Pizzayı görünce tekrar ne kadar acıkmış oldugumu farkettim.
Algan eline aldığı dilimi bana uzatırken almak yerine dilimden bir ısırık aldım. Algan bana tuhaf tuhaf bakarken agzımdaki bitince tekrar yedim, öyle devam eden Algan'ın yedirmeleri sonunda doyunca ellerim karnımda koltukta geri yaslandım. Algan'da pizzayı yiyince yakıp dudaklarına getirmiş olduğu sigarayı çekip aldım. Sigardan derin bir duman aldıktan sonra parmaklarımı Algan'ın dudaklarına yaslaştırıp sigarayı dudaklarına koydum. Algan bana kısık gözlerle bakarken aynı zamanda sigaradan içti. Aklıma gelen soruyla haince gülümsetip Algan'ın kulagına eğildim.
"Biz burada nerede uyuyacagız? Yok yani yoksa başka bir niyetim yok sadece uyumak için sordum." diyip gözlerimi yavasca kapatıp açtım.
"Ha illa diyorsun ki Algan beni şu koltuga yatır, sonrada." cümlesini tamamlamayıp susunca gülmemek için ağzımı elimle kapattım. Elimde olan sigaranın külünü boş pizza kutusuna atıp tekrar içip Algan'ın dudaklarına getirdim. Sigara bitince kutuya bastırıp söndürdüm. Tekrar basımı Algan'ın onuzuna koyup Emir'lere baktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İZ
Teen FictionBu hikaye karanlığın içinde doğmak için bekleyen ama asla doğmayacak olan bir gökkuşağının hikayesiydi. Ne bir çıkış yolu vardı ne de beklenilenin aksine belli bir sonu.