Merdivenleri tırmanıp saklandım. Onun yerine beni okuldan Hasan Karahan'ın adamlarından biri getirmişti. Bu yüzden benim geldiğimden Mehmet Abi'nin haberi yoktu. Böylelikle Hasan Karahan ile konuşmasını duyabilecektim belki buradan kurtulmanın bir yolunu öğrenirdim.
-Eserini görmeye mi geldin? Mutlu musun? Sonunda istediğin oldu. Biz evlendik ve o benimle.
-Mutlu sayılmam. Senin korkaklığından dolayı. O hamile kalmalı ben işte o zaman mutlu olacağım. Evcilik oyunu oyna istediğin kadar ama sonunda bu olacak ve kendi isteğinizle beni varis göstereceksiniz. Biliyorsun onu gözümü kırpmadan öldürürüm. Senin varlığın bir boka yaramaz. Evraklarla istediğim gibi oynarım. Şimdiye bu iş çoktan bitmişti. Senin acizliğin ve işe yaramaz vicdanın yüzünden ben ucuz insanlarla muhatap oluyorum.
-Sen insan değilsin. Kalbin yok. Sen şeytandan daha tehlikelisin. Senin oğlun olduğum için utanıyorum kendimden tiksiniyorum. O daha çocuk sen hastasın. Sen pisliksin. Paraya tapıyorsun ve para senin bir gün felaketin olacak ve senin pisliğinde bizlerde boğulacağız. Keşke ölsen. Senin varlığın bir boka yaramıyor. Hayatımızın içimize etmekten başka. Daha fazla senin yüzüne bakmak istemiyorum. Midemi bulandırıyorsun. Defol zaten köpeklerin her adamımızı sana bildiriyor. Bir daha buraya gelme. Benim karşıma çıkma.
-Oyununu güzel oynadığın sürece senin karşına çıkmayacağım. Unutma annenin hayatı benim bir lafıma bakar. Onu sevmeye çalış ya da sevme. Bu işi uzattığın sürece hep beni göreceksin...
Duyduklarımın etkisiyle korku ve endişe sarmıştı bedenimi. Babası gibi olsaydı bana dokunsaydı. Ben onun elini tutmaya tiksinirken. Ben nasıl yaşardım. Ben hep olgundum yaşımdan ama ben anneliğin ne demek olduğunu bilmeden bu yaşımda ... Düşünmek bile beni deliye çevirmişti. Aklımda bir tek kaçma düşüncesi vardı. Kurtulmalıydım. Ben yaşamak için kaçmalıydım. Çok gergindim. Terliyordum. Korkum aklımı toparlamama engel oluyorken, ensemde hissettiğim nefesle çığlık atacakken, soğuk ve iri yapılı elle ağzım kapanmıştı. Korksam da alışmışlığın verdiği rahatlık benim sakin kalmamı sağlıyordu.
Buzu utancından eritecek soğuk sese sahip kişi, ilerlemem için komut vermişti. Adım atamazdım atarsam duyduklarım benim kazancımı sağlayamazdı. Varlığımı hisseden Hasan Karahan hoşnut olmazdı bu durumdan. O an aklıma gelen şeyi yaparak adamın elini ısırdım, adamın canı yandığı için elini çekmişti. Ben bunu fırsat bilip kaçmak için hamle yapacaktım ama benim aklımı okuyormuşçasına kolumu ters çevirip kendine doğru çekti.
Adımlarımla kendi felaketime yürüyordum. Sadece Mehmet Abiyi görmem beni rahatlatmıştı. Hasan Karahan gitmişti. Tek hamlem olan ağzımı kullanarak güçlü bir çığlık attım. Bu çığlık ile Mehmet Abi bana doğru döndüğünde yüzündeki donuk ifade gülümsemeye dönmüştü...
Elini çekti ve onu görme fırsatım oldu. Mehmet Abiden uzun ve daha kalıplı ve yaşça büyük biriydi. Bakışları ürkütücüydü. Mehmet Abinin gülümsemesi benim rahatlamamı sağlamıştı. "Üzgünüm kuzen balayınızı böldüm" deyip göz kırptı. Mehmet Abinin bakışları anında çatıldı. Ben ise ne tepki vereceğimi bilmiyordum. Özgür kalmanın rahatlığıyla onların yanından ayrıldım. Daha fazla onunla muhatap olmak istememiştim. Yeterince yorgun düşmüştüm ruhen.
Kaçmayı planlamam için babamla iletişim halinde olmam gerekliydi ve bu şu an mümkün değildi. Düşünmeyi bırakmak için kitap alıp okumaya başladım. Aklım şu an yerinde değildi. Ve iyi bir plan yapmalıydım. Kitaba dalmış okuyordum. Kitap elimden çekilmişti. Mehmet Abinin kuzeni tarafından.
-Tanışamadık gelin hanım, Ben Sonat, umarım marifetlisindir. Kurt gibi açım.
Mutfak ile karıştırdı galiba beni. Yemek yapmayı bilmiyordum ve bilseydim de yapmazdım. Bana gelin demesi gıcık kapmam için yeterli bir sebep olmuştu. Kaşlarını çatıp, kalın sesiyle beni korkutacağını sanıyordu ama yanılıyordu. İstediği kadar söylesin yapmayacaktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ASĪ GELĪN (Wattys 2023)
SpiritualEbral: Kaderim boynumda kördüğüm olmuşken ben can çekişiyordum hayatın bana sunduğu tuzaklar ile. Ya ben yaşayacaktım ya da teslim olacaktım azrailime. Yaşım, canım, ben... Hiç bir zaman önemli olmadım onlar için. Ama ben vardım. Ben asi kişiliğimle...