Mehmet Abi'nin desteğiyle işi az da olsa öğrenmiştim. Aslında oynadığımız oyun dışında bir işle uğraşmak bana iyi gelmişti. Ve babamın yükünü az da olsa hafifletiyordum. Onun imzalaması gereken dosyaları ben imzalıyordum. Tabi bunu yaparken çok dikkatli bir şekilde okuyup, anlamadığım yerleri babama sorarak hallediyordum. Çalışıyorken Mehmet Abi çok mutluydu. Çünkü yaşamak istediği hayat buydu. Ailemizi seçemiyoruz ve keşke onlar bizi dünyaya getirirken kendi bencil düşüncelerinin bir parçası saymayıp, bizim onlardan farklı bir birey olduğumuzu kabul edebilseler.
Bazı iş yerlerinde namaz kılacak yer olmadığı gibi namaz kılmayı vakit kaybı gören insanlar vardı. İnsanlar için nasıl yemek yeme molası var ise ibadette bir ihtiyaç çünkü ruhu sakinleştiren en önemli şey ibadettir. Her dinin kendine göre vazifeleri var ve herkese karşı hoşgörülü olmalıyız. Evet laik bir ülkede yaşıyoruz ama ülkemizde en çok inanış İslam dini ve biz ders olarak bile işlediğimiz dinimizin görevlerini biliyoruz. Kapalı ve açıklık çok hassas bir konu olmasına rağmen insanlar bu hususta birbirlerini ayrıştırıyorlar. Halbuki başörtülü birini görüp din için örnek almak yanlış. Çünkü hepimiz dinimizi dört dörtlük uygulamıyoruz. Kıyafeti açık diye kötü düşünceler beslediğimiz kişiler belki de vazifelerini bizden daha iyi yapıyor olabilirler. Görünüş hep aldatıcı ve varmak istediğim sonuç benim sayemde temiz bir oda mescide dönüştürüldü ve ben oynadığımız bu oyun içinde güçlü kalmayı Rabbime sığınarak başarıyordum...
Kuleye kapanmış bir masalın içindeki kahraman gibiydim. Ama ben prensimi bekleyip onunla birlikte kurtulma düşü yerine ondan kaçmak için savaş veriyordum. Mehmet Abi bana karşı saygılı biri oldu tabi babasının olmadığı ve varlığını hissettirmediği ortamlarda. İlk başlar da içki şişelerini lavaboya döküyordum ama bu yanlıştı. Dinimizde zorlamak yoktu. Ve ben onun karısı değildim. Eğer gerçek karısı olsaydım ona karşı tutumum daha farklı olurdu. Biz iki yabancıydık. Hasan Karahan lüksüne düşkün bir insandı. Birçok ev değiştik ve hepsi oda sayısı bakımından çok ve güzel dizayn edilmiş evlerdi. Kendimize uygun odaları dizayn ettik ve bu şekilde daha iyi olmuştu.
Çok fazla kıyafet almayı seven biri değilim. Ama düzenli olmayı seviyordum. İbadet için temiz kıyafetlerim bir alan da günlük kıyafetlerim renklerine göre sıralanmış şekilde bir arada duruyordu. Bu şekilde sıraladığım kıyafetler bana kolaylık sağlıyordu hazırlanıyorken. Şu an benim isteğim dışında alınmış kıyafetler arasında bana en uygun olanı seçmeye çalışıyordum ve bu zordu benim için. Annemin kıyafetlerini gizlice alıyormuş hissi vardı. Yaşımdan ileri de bir hayat sürüyordum. Sadece yaramazlık yapıp azar işitmek isterdim. Bir toplantıya katılacaktım. Beyaz gömleğin üstüne, siyah ceket ve beden olarak bana büyük olan kalem etek tercih ettim. Şalım siyahtı ve çocuksu yüzüme biraz makyajla büyütmeye çalıştım. Ve en son kendimi pırlantadan bir kafese kapattım, yüzüğümü takarak...
Ezberlemem gereken yerleri önceden bana Mehmet Abi işaretleyip verdiği için toplantının konusuna hakimdim. Soru sorulduğunda cevabını verebilirdim. Tıpkı sınavı geçmek için çalışan öğrenci gibi biliyordum. Kalıcı değil geçici bilgilerdi. Ama bana faydası olmuştu. Beni bir hedef olarak gören Büşra'nın beni zorlamak için özenle seçtiği soruları yanıtlamıştım.
*****
Toplantı bitimin de çıkacakken beni durduran Büşra olmuştu ve benimle özel bir konu konuşacağını söylemişti. Küçük bir işi olduğu için toplantı odasın da tek başıma onu bekliyordum. Tabi bu ara boş durmadım. Büşra'nın benimle özel ne konuşacağını tahmin etmek zor değildi. Bana kızgın olmalıydı. Aralarında ne geçti bilmiyordum. Mehmet Abiye söylemedim. Kendim halledecektim. İyi bir eş nasıl olur, Google sordum. Annemi tanıma fırsatım olmadı. Babama nasıl âşık oldu? O nasıl hissetti. Bilmiyordum. Etrafımdaki çiftlerin de normal olduğu söylenemezdi. Bu yüzden Google de baktığım şeyleri mantığımla birleştirip hazırlandım o gelene kadar.
....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ASĪ GELĪN (Wattys 2023)
SpiritualEbral: Kaderim boynumda kördüğüm olmuşken ben can çekişiyordum hayatın bana sunduğu tuzaklar ile. Ya ben yaşayacaktım ya da teslim olacaktım azrailime. Yaşım, canım, ben... Hiç bir zaman önemli olmadım onlar için. Ama ben vardım. Ben asi kişiliğimle...