İyi akşamlar herkese söz verdiğim gibi bölümü getirdim... Bu kurguyu iki part olarak planlamıştım ama anlatacaklarım iki bölüme sığmadığı için üçüncü part da gelecek en kısa zamanda... Lafı uzatmadan iyi okumalar diliyorum.. Keyifli Pazar günleriniz olsun:)
2 Ocak 2014, İstanbul
Genç kadın bardağının kenarındaki tuzu yalayıp içkisini içtiğinde ekşiliğiyle yüzünü buruşturup kıkırdadı. "Limon iyi gelir..." yanındaki adama hayran bakışlarla baktıktan sonra uzattığı limon dilimini alıp ağzına götürdü. "Çok içtim ya... " mırıltısıyla birlikte Fethi de hafif bir kahkaha atıp kadının yumuşacık saçlarında parmaklarını dolaştırdı. "Çok güzelsin ama..." Eylem kıkırdayarak adama bakıp göz kırptı. "Gecenin başındaki kadar değil ama..." bu sefer Fethi büyük bir kahkahayla başını arkaya attı. Henüz iki saat önce arkadaşının doğum gününde tanıdığı genç kadın gecesini güzelleştiriyordu. Kendisi de bar tezgahının üzerindeki artık saymayı bıraktığı içki dolu kadehi tek seferde içip geri bıraktı. "Arkadaşların beklemiyor mu seni?" Eylem'in sarhoşluktan peltekleşmiş sesiyle Fethi de gülümseyip omzunun üzerinden dans eden arkadaşlarına baktı. "Saat gece yarısı oldu neredeyse... Emin ol burda olduğumun bile farkında değillerdir. Asıl seninkiler seni merak etmesin." Eylem omzunu silkip barmenden aldığı tekila dudaklarına götürdü. "Onlar çoktan gitti..." deyip içkisini içti.
"Ben sıkıldım burda ama... Bu gece burda kalacağım... Gel odada devam edelim içmeye... Kafamda bulandı iyice zaten." Fethi'nin teklifiyle Eylem terddütlü bir şekilde dudaklarını dişlerken genç adam çoktan oturduğu tabureden kalkmışlardı. Hafif bir şekilde sendelemesiyle tezgaha tutunup kadına bakmaya başladı. "Hadi ama... İyi bir adamım ben... Henüz iki saat önce tanışsak da güvenebilirsin bana..." Eylem hafif bir gülümsemeyle adamın yakışıklı yüzüne bakmaktan kendini alamamıştı. Fethi Eylem'i daha iki saat önce tanısa da Eylem genç adamı iki yıl önce bir davette görmüştü. Sonrasında da sık sık kalabalık arkadaş partilerinde bir araya gelmişlerdi. Eylem bu akşama kadar Fethi'nin dikkatini çekememişti ama Eylem uzun zamandır adama büyük bir hayranlık besliyordu. Bunu kimseye itiraf edemese de bazen bu hislerin hayranlığın ötesinde olmasından da korkmadan edemiyordu. Güvenilmez bir adamdı Fethi... Henüz yirmi üç yaşında olmasına rağmen çapkınlık maceraları almış başını gidiyordu. Eylem tüm duyduklarına rağmen kadınlık iç güdüleriyle beğendiği adamın dikkatini çekmeyi istiyordu. Sonunda bunu arkadaşının doğum günü partisinde başarmıştı. İkisi de oldukça sarhoştu ama birbirlerinin dikkatini çekmeyi başarmışlardı.
"Eee hadi ama... Çok fazla düşündün..." Eylem hafif bir gülümsemeyle yerinden kalkıp tezgahın üzerindeki çantasını da eline aldıktan sonra adamla birlikte yürümeye başladı. Fethi otelin geniş barından çıktıktan sonra kadının sendelemesiyle elini beline sarıp yürümesine yardımcı oldu. Barın otele çıkan gizli bölmesinden geçip asansöre bindiklerinde Fethi kadının güzelliğine yutkunmadan edemedi. İlk başta dikkat çekmeyecek gibi gözükse de kadının herkese benzemeyen bir güzelliği vardı. En azından Fethi'nin şimdiye kadar beraber olduğu kalıplaşmış güzellikti kadınlardan oldukça farklıydı. Üzerinde koyu yeşil ince vücut hatlarını ortaya çıkartan dizlerinin biraz altında bir elbise vardı. Saçları dalgalandırılarak omuzlarına dökülmüştü. Hafif göz makyajının aksine dudakları kırmızının güzel bir tonuyla süslenmişti. "Kaç yaşındasın sen?" asansörün yukarıya doğru hareket etmesiyle Fethi de kadını süzmeye ara verip merakla mırıldandı. Eylem hafif bir omuz silkmeyle yüzündeki gülümsemeyi silmeden "Yirmi..." deyince Fethi de tek kaşını kaldırıp arsız bir şekilde kadını süzmeye devam ederek başını salladı. Kısa sürede odasının bulunduğu kata gelince çalan zille birlikte asansörün kapısı açışlınca Fethi tekrar elini kadının beline dolayıp odasına yönlendirdi.
