Herkese s.a gençler. Multi bölümden ZeyKer. Keyifli okumalar (:
Kerem
Lanet bir baş ağrısı+ her yerim tutulmuş bir şekilde uyanıyorum. Ne kadar güzel bir sabah? Dudaklarım zaten kurumuş o da ayrı bir şey. Başım çatlıyor. Birazdan parçalara ayrılacak. Aağağa.
Dudaklarımı ıslatmak için yalıyorum . Ağzıma gelen bir çilek parlatıcısı tadıyla kaşlarımı çatıyorum. Acaba o sarhoş halimle hangi 'sürtüğü' öptüm?
Yataktan kalkmaya çalışırken kapının aniden açılmasıyla Melis içeri dalıyor ve son hızla kapıyı kapatıyor. Kapıya yaslanıp derin nefesler verirken kapıyı kilitliyor.
"Mel?" diye soruyorum yatakta doğrulmaya çalışırken. "Ne oluyor?"
"Sevim ve Tülin ' in sorularından kaçıyorum Kerem ! Sorduğu soruları görsen oha dersin ya. Psikolojim bozuldu !" diyerek yanıma geçiyor. İstemsizce kahkaha atarken Melis kaşlarını çatıyor.
"He-he de geç ya. "
"Emin ol, mutfakta sana o gözlerle bakarken sadece bir 'He-he' diyerek geçemezsin Kerem !"
Tekrar bir kahkaha attığımda başıma gelen ağrı ile susuyorum. "Başım . . çok ağrıyor."
Melis ayağa kalkarak çekmeceden baş ağrı hapı çıkartıyor. Ardından yanımda duran sürahiden bardağa su doldurduktan sonra bana uzatıyor. Böyle kuzen kimde görülmüş ?!
"Sağol . ." Hapı ağzıma atıp suyu içtikten sonra Melis'e bakıyorum. "Melis?"
"Hı ?"
"Dün gece . .. ne oldu ? Sanırım sarhoştum."
"Ah, evet." diyerek gözlerini devirdi Melis.
"Anlatsana Melis ne oldu!"
"Masada seni tek başına buldum çok şarhostum! Aldım seni dışarı çıkardım ama çok yağmur yağıyordu. Sen telefonunu unuttuğunu söyleyip geri girdin. Bende arabada seni beklemeye başladım. Yarım saat geçti sen ortalıklarda yoktun. Yağmur dinmemişti aksine artmıştı. Seni çimenlerin arasında uyuklarken buldum ! Yüzüne yediğin bir tokatla anca uyanabildin !"
"Yağmur . . ." Gözümün önüne bir şeyler geliyordu ama yağmurdan göremiyordum. "Her neyse. "
Melis başını anlayışla sallayıp bana dönüyor. "Ne zaman dönüyoruz?"
"Bilmiyorum daha biletleri almadım. "
"O zaman dönmüyoruz ?" diyor heyecanla.
"Ne alaka?"
"Bi-bilmem. Neyse ya, ben gideyim .. ."
Zeynep
Gözüme giren ilk gün ışıklarıyla bende uyanmak isterdim tabi. Ama kaderimde Aksel'in beni hayvanca sürtükleyerek uyandırmasıda varmış demek ki!
"Lan Zey! Kalksana lan !Şşşt!"
"Ya bi git!"
"Kalkmıyon mu ?!"
"Kalkmıyom !"
"İyi o zaman."
Tekrar uykuma dalıyorum. Ama içim rahat değil tabi. Aksel bu, tanırım ben bu salağı. Kesin bir şey yapacak . .. Of Zeynep. Neden öyle düşünüyorsun ki, yani Aksel'de iyi bir üvey kardeş olma yolunda ilerliyordur belki yani . . . Olamaz mı?!
Tam tekrar uykuma dalarken yüzüme çarpan soğuk bir şey ile çığlık atarak yataktan doğruluyorum. Kendimi tam uykuya dalacaken havuza atlamışım gibi hissetsemde bu suyun sürahiden beni uyandırmak için dökülen su olduğunu çok iyi biliyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Anlaştık?
Romance"Eğer 18 yaşında , sevgilin olmazsa , yalnız olursan, benimsin." "Benimsin?" "Evleniriz yani. Sonsuza kadar benim olursun." "Be-" "Anlaştık mı?" "Peki . . Anlaştık ."