14. Bölüm -"Dayak yedim kanka-"

23.7K 558 98
                                    

Herkese s.a . Kapak değiştirdim, güzelmi ? Ben yapmadım aslında "AkselMelis" yaptı hihihi. Ellerine sağlık kankağ:* Umarım bölümü beğenirsiniz. Keyifli okumalarr^^ Ve ayrıca kapak yapmak isterseniz yapıp bana yollayabilirsiniz .D:D:DD.:

Multi öylesine . 

Can

Önümdeki çayı elime alıp, ağzıma götürüyorum. Dudaklarımı büzüp hüptürerek içtikten sonra dudağımdaki sıcaklığı hissedip dudaklarımı yalıyorum ve hemen yerine koyuyorum. Kafamı kaldırdığımda Melis'in bana kıkırdadığını görüyorum. Ah evet, şuan Melis'le bir kafedeyiz. Daha ev aşamasına gelemedik ama . .  . bu da bir başlangıç değil mi?

"Iım Can. " diyor Melis. Masada olduğu yerden içmeye çalıştığım çay yüzünden eğik başımı kaldırıyorum.

"Hı?"

"Yarım saattir çayı içmeye çalışıyorsun. 1 gram içemedin." 

"O kadar oldu mu ya?"

"Belki daha fazla." 

Kaşlarımı çatıp Melis'in hala bana gülmesini izliyorum. Kafam biraz daha aşağılara indiğim de- yanlış anlamayın, masaya indiğinde !- çayının yarısına gelmiş olduğunu görüyorum. Ne yapabilirim yani? Sıcağa dayanamıyor olabilirim?!

"Tamam. Her neyse." diyor Melis. "ZeyKer birleştirme operasyonunun 2. aşamasına geçelim." 

"ElÖk birleştirme operasyonunun 2. aşaması."

"İşte, neyse. Bul bir şeyler artık."

"Ne?!" diye cırlıyorum karı gibi. "Kamp işini ben buldum. Yüzük işini ben buldum. Biraz da sen bul be kadın!" diyorum. Resmen karı koca gibiyiz ve ben Melis eve para getirmeyip paramı harcıyor diye bağırıyorum ona. Birazdan osmanlı tokatı yiyecek suratına !

"Ben bulamıyorum biliyorsun!" diye bağırıyor.

"Bana bağırma!"

"Bağırırsam ne olur?!"

"Sesin kısılır kıyamam ..." demiyorum tabiki. O kadar ergenleşmedik. "Herkes bize bakıyor burada!"

"Of Can! Bazen öyle çekilmez oluyorsun ki!"

"Ki-kim? Ben mi?"

"Evet, sen !"

"Bence sen kendini tanıyamamışsın !"

"Bak Can'ım. Ben kendi-"

Melis'in sesini 2 metre öteden uzun siyah saçlı bir çocuk kesiyor. "Melis?"

Melis bana bakmayı kesip başını o tarafa doğru çevirir çevirmez ağzı açılıyor. "B-Barış?"

Bu kim lan? Kim lan bu? Lan kim bu ? Barış mı la bu? La bu Barış mı? Barış kim amk?

Adının Barış olduğunu düşündüğüm çocuk gülerek bu tarafa geliyor. Hayrola bacım sen hayırdır?

Barış yalağı Melis'in yanında bitiyor. Yanağını öpmek için eğilirken gözlerimi pörtleriyorum. Fakat Melis kafasını geri çekiyor ve öpemiyor. Haha.

"Barış . . Neden geldin?" diye soruyor. Barış yalağı hafif gülüyor.

"İşim vardı buralarda. Buraya da bir iş görüşmesi için geldim ama . .kader bizi birleştirdi tekrar ha?"

Kader mi? Lan sen bir kafede öylesine karşılaşmaya kader mi diyorsun yavşak ! Tamam Can, sakin ol. Sakin. Bak zaten Melis yüz vermiyor. Tabi ki vermeyecek ! Benim yanımda bide verecek mi! Tabi yüz.

Anlaştık?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin