28. Bölüm -Diğer dünyaya uçakla giden ilk ölü!-

20.4K 639 176
                                    

Aslında paylaşmayacaktım ama son bölümdeki 300, ilk girişteki yazınında 400 olduğunu görünce sevinçten yanlışlıkla Kaydet & Yayımla tuşuna bastım! Boool KerCan'lı bir bölüm oldu! ZeyKer acıcık var. Ama seveceğiniz bir bölüm olduğunu düşünüyorum^^ Umarım fazla saçmalamamışımdır . . Multi'de ki fotoğrafı da tumblr'dan buldum. Aslında gif yapardım ama bilgisayarımda değilim . . Fotoğrafı kim yaptıysa da hakkını helal etsin! :D Keyifli okumalar :*

 

Kerem

“Bu ne ya?” derken aşağı doğru iniyorum. İn in in in. Heh, şu videoyu izleyelim. N’apıyor la o? Oha! Cidden oha.  Sesim güzel olaydı yapardım bunu ha. Belki ünlü çağırırız ya yazayım şunu bir tarafa.  Cidden ama. .  Vay be! Bak bak. Ya ne güzel diz çöküyor adam. Ben çökerken pantolon yırtılırsa ne olacak lan? Dur şunu da not alayım. . . ‘O gün dar pantolon giymek yok..’ Heh ! Tamam.  Çık şu siteden başkasına girelim . .Aha bak  şu olabilir. Ama o da çok sıradan. Zeynep’in ‘evet’ diyeceği varsa bile sıradanlıktan ‘hayır’ der kız, gider. Beklerim! 

Iğm . .. Pankart? Saçmalama Kerem . . Çok farklı olacak! Ama küçüklük fotoğraflarından  yazısını mı yazdırsam? Valla olabilir.  . . 

Ama bak şu . . tişörtler? Of be Kerem! Ne uğraşıyorsun bu kadar ! Normal soracaksın . .  eğer 'Hayır' derse  zorla 'evet' dedirttiririz canım! O kime hayır diyor? Kerem Sayer var karşısında Kerem! Boru mu!

Neyse, hayır diyeceğinden değil de yine de bakalım biz! İşimizi sağlama ağlalım! Çünkü Kerem Sayer, işsini asla şansa bırakmaz!

Aha bak şu olabilir. Ama nereden bulacam lan onları?

"Ne yapıyosun lan?" diyen Can'la gözlerimi bilgisayardan ayırıyorum. Bilgisayar dediysem,laptop. Koskoca Kerem Sayer masa üstü mü kullanacak!

"Hiç. Zeynep'e nasıl evlenme teklifi etsem diye bakınıyorum."

"Haa, tamam."

Can kafasını sallayıp koltuğa geçerken bende bakmaya devam ediyorum. Bir kaç dakikalık garip sessizlikten sonra Can gözlerini irileştiriyor.

"Bi-bi dakka sen . .Sen ne dedin?" diye soruyor şaşkınca. Gülmek istesem de olayı ciddileştirmek için dudaklarını birbirine bastırmakla yetiniyorum. 

"Dedim ki, Zeynep'e evlenme teklif--"

"Bakayım!" derken karşıma geçiyor.  "Yüzün kızarmamış . . Zaten surat ifadesi baya ciddi .  . "

"Ya Can salak salak konuşma. Bir saatten beri evlenme tekliflerine bakıyorum şurda!"

Can bana,ardından da ekrana bakıyor. Sonra tekrar bana. Ardından tekrar ekrana. Tekrar bana baktığında ise yanağına tokat geçirerek ekrana bakmasını sağlıyorum. Can tekrar bana döndüğünde yanağını tutuyor. 

"Bildiğin seviyorsun Zeynep'i evlenme teklifi edeceksin doğum gününde!" diye soruyor sevinçle.

"Seviyorum. Edeceğim."

"Vay be! Ciddilisin bu işte yanii!"

"Ciddiliyim Can."

"Vaay be!" diyor tekrardan. "İşte ya! Biliyodum zaten."

"Tamam uzatma hadi evlenme teklifi seçelim." diyerek diğer siteye giriyorum. Can da bakışlarını ekrana sabitliyor. Hayır denilmeyecek evlilik teklifi. Ooo bu yapılır işte. . . 

Anlaştık?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin