ALTIN KANAT: On Beşinci Bölüm

2.7K 238 57
                                    

15.Bölüm: "Uçurum"

İzgi Tanyel

Bir insanı değiştirmek, kâinatı değiştirmektir.

Evreni yerinden oynatmak.

Tıpkı evren gibi insanlar da sürekli bir değişim içindedir. İlk tanıdığınız gibi kalmaz hiç kimse.

Zamanla her şey değişir.

Ben değiştim diyemem ama...Özüme döndüm diyebilirim.

"Hangi zirzop dedi davete gelelim diye?"

Ben en önde diğerleri arkamda mahalle kavgasına gider gibi yürürken hızlı ve de dikkatliydik.

"Sen dedin."

Çıkıştım hemen. "Nerede ben dedim lan hıyar?"

"O Elisabeth karısının ne yapacağı belli olmaz risk almayalım dedin ya." Dedi Ulaş saf saf.

Haklılığına homurdanırken otelin arkasına gelmiştik bile.

"Erketeye yatın. Mutfaktan gireceğiz.''

Parmaklarımın arasındaki sigarayı yere atıp arka cebimden çıkardığım maymuncukla kapıya eğildim. Önce ben içeri girip kör noktaya sindim, bu çıkıntı mutfaktakilerin bizi hemen görmesini engelliyordu, toz burnuma dolarken kendimi sıktım.

Toza alerjisi olan dolandırıcı yapmışlar.

Sırtımı olabildiğince duvara yaslarken sırf toz solumamak için nefes bile almıyordum.

Göz ucuyla duvarın kenarından mutfağa baktığımda yalnızca şefin olduğunu ve onun da kanepeleri hazırlamakla meşgul olduğunu gördüm. Aşçılar yoktu.

Birkaç dakika sonra şef zile bastı garsonların gelip alması için ama kimsecikler yoktu. Öfkelendiğini ettiği Norveççe birkaç kelamdan anladım. Muhtemelen garsonlara azarı basmak için çıktığında hızlıca bizim çocuklara işaret edip mutfağa adımladım.

Mutfaktan salonun iç kısmına ilerlerken Temmuz'un şefin az önce hazırladı tepsideki kanepeleri yediğini gördüm. Geri dönüp onu döverken ensesinden tutup peşimden sürüklemiştim.

Yukarı kata çıkan merdivenlerin altına gizlenirken bakışlarım baygın ve altın renkli bakışları aradı.

Aradığımı bulmam zor olmadı.

Evren Palas tüm gıcıklığıyla ilerideki masada şampanyasını yudumluyordu.

Masada Altın Kanatlar ve diğerleri haricinde bir de Elisabeth Larssen vardı.

"Biliyordum," Dedim dişlerimin arasından. "Bu kadın başımıza bela olacak."

"Çok çirkefsin balım, ele vereceksin bizi...''

"Elisabeth Larssen çirkefleşmem için yeterli bir neden," Temmuz'a göz ucuyla baktım. "Bana laf yetiştireceğine nöbet tut, merdiven altı köşelerinde ayağımda spor ayakkabı varken yakalanmak şu an isteyeceğim son şey bile değil."

Temmuz Ulaş'la beraber etrafı gözetlemeye başladı.

"Bir dakika bir dakika," Dedi Fetih gözlerini kısarken. "Başkonsolos, Evren Palas ve diğerlerinin Altın Kanat'tan olduğunu biliyor mu?"

"Sanmam," Diye mırıldandım. "Ama bu ilerleyen zamanlarda bilmeyeceği anlamına gelmiyor,"

"Bence risk almamız da bir sakınca yoktu, sonuçta tanıştıkları herkese 'Ben Altın Kanat ajanıyım, ayık ol ayan' demiyorlar, bu gizlilik kurallarına aykırı."

ALTIN KANATHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin