18.Bölüm: "Vale Davası"
"Kızım bir dursana, başbakan gelmiyor eve ne bu telaş?"
"Olabilir, sonuçta misafirler geliyor ve her şey mükemmel olmalı."
Lavin Derin'i izlerken bir yandan da düşüncelerine yön vermeye ve Derin'in hislerini de anlamaya çalışıyordu.
O sessiz, turuncu çocuk için miydi bu telaş?
Hayır hayır, Lavin bu ihtimali hemen eledi zihninde.
Hakan, "Yoksa sen-" diye başlayacak olduğunda Lavin sakince Hakan'ın sözünü kesmekten çekinmedi. Arkadaşının nasıl bir patavatsız olduğunu iyi bilirdi. Evren'in burada olduğunu unutup 'Yoksa sen o Fetih denen çocuktan mı hoşlanıyorsun?' Diye sorma ihtimali çok fazlaydı.
"Hakan, şunu açmama yardım eder misin?"
Hakan patavatsız olsa da uyanık bir adamdı. Lavin'in çabasını anladı ve bir şey demeden Lavin'in ona uzattığı kavanozu açıp tekrar Lavin'e verdi.
"Güveci almaya ne zaman gideceğiz?" Diye sordu Derin sabırsızca.
"Güveci 10 dakika önce fırına verdirdik Derin," Dedi Evren bıkkınca. "Kısık ateşte olduğu için pişmesi zaman alacaktır."
"Sen Norveç'te fırını nereden buldun?" Diye sordu Demir.
"Cevdet abinin mutfakta fırını varmış lahmacun, pide ve benzeri şeyler için. Kullanıp kullanamayacağımızı sorduğum da beni kırmadı."
"Ne ara o yakınlığa eriştin diyeceğim..." Demir başını salladı. ''Ama Cevdet abiyle tanıştırdıkları iyi oldu biliyor musun? Kolay bulunmuyor gurbette sikmeyen hemşehri. Pardon hanımlar.''
Evren Demir'in bu dediğine tepkisiz kalırken bakışları hâlâ baktığı telefondaydı. Lavin yanında oturan Evren'in ne yaptığına çaktırmadan bakarken bu akşam oynanacak maçlara baktığını görüp kaşlarını çattı. Şu an kafasında kendi kendine kritik yaptığını ve ne derse onu geçiştirip kabul edeceğine o kadar emindi ki.
"Evren," Diye sessizce seslendi.
"Hım?" Dedi Evren gözleri hâlâ telefonundayken boğuk bir sesle.
Lavin'in gözleri kısıldı.
"Bu aralar yoğun çalışıyorum biraz dinlenmeli miyim sence?"
"Hı-hı." Evren yine konuşmadan onaylar gibi bir homurtu çıkardı.
"Norveç'i de pek sevemiyorum zaten, sıkıldım buradan da bu yoğunluktan da." Diye devam etti.
Evren konuşmadı, puan durumlarına dikkat kesilmişti.
"Bırakıyorum işi. Babama da söyleyeceğim. İtalya'ya taşınmak istiyorum...Sana sormadım ama sorun olur mu? Evlenince orada yaşasak yani?''
Evren yeniden onaylar gibi bir ses çıkardı.
''Olur.''
"Ya Evren," Diye sızlandı Lavin. "İşi bırakıyorum diyorum, hı-hı diyorsun bırak telefonu da bir iki kelime laf edelim."
Evren sakince siteden çıktı ve telefonun tuş kilidine basarak Lavin'in isteğini yerine getirdi. Bir fırça daha yemek istemiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ALTIN KANAT
Fiksi Umum"Herkes iyi biri olduğunu söyler. Göremedikleri şey, onlara hiç kötü olma fırsatı verilmediğidir." Ben İzgi Tanyel. Ve gücümün bittiği yerde adım başlar.