DÜZENLENMİŞTİR
#Percy#
Annabeth hala uyuyordu. Biraz onu seyrettim. Aklıma hazır Annabeth uyuyorken Jason ve Piper'a bakabileceğim geldi. Mümkün olduğunca ses çıkarmadan yataktan kalktım ve odadan çıktım. Koridorun sonundaki odanın önünde durdum. Kapı aralıktı. Yavaşça aralık olan kapıyı ittirdim.
Beklediğimin aksine -sarmaş dolaş değil de yatağın uçlarında yatıyorlardı.
Biri sırtımı dürttü. Arkamı hızlıca döndüm.
Annabeth...
Yunanca bir küfür savurdum. "Tek kelime dahi etme." dedi. Kolumdan tutup beni odasına götürdü.
"Şey... Ben..." diyebildim sadece.
"Hmm evet sen? Sadece merak ettin dimi?"
"Ben..."
"Percy bu onların özel hayatı. Şu açıdan bak. Biz güzel bir an geçirken kamptan herhangi biri bu anı bozduğunda nasıl oluyor?"
"Kötü."
"Onları şu an bizim yerimize koy. Artık zamanı geçti ama lütfen bir daha olmasın."
"Peki."
"Gel biraz bahçeye çıkalım." dedi. Üzerimize hırka alıp aşşağıya indik.
Annabeth ikimize kahve getirdi. Sessizce oturduk. Elime uzandı. "Biliyor musun? Hala uykum var. Sanırım sana benziyorum. Ne dersin?" Gülümseyerek bana yaklaştı.
Dudaklarıma narin bir öpücük bıraktıktan sonra üzerime yığıldı. Kahvemi elimden bıraktım ve ellerimi belinin biraz aşağısına koydum. Kuşların sesleri ve Annabeth'in saçlarının kokusu ile uykuya daldım.
"Hey Percy haydi! Kahvaltıya geç kalıyorsunuz." Jason'ın sesiyle uyandık. Annabeth üstümden kalktı.
"Üzerinde uyumuşum. Tanrılarım." dedi.
"Bence çok güzeldi."
"Sence." dedi vurgu yaparak. İçeri geçtik.
"Günaydın." dedi Madeleine. Annabeth üzerindeki hırkayı çıkardı.
"Günaydın." dedi.
Masaya oturdum. "Günaydın." dedim.
"Geç mi uyudunuz?" diye sordu Bay Chase.
"Çocukların özeline girme Fredrick!" diye çıkıştı Madeleine. "Sorun değil." dedi Annabeth.
"Erken kalktık. Bahçeye indik, sonra Percy'i öpmüştüm. Üzerinde uyuya kalmışım sadece. Kötü bir pozisyon olduğunun farkındayım." dedi.
"Onun için sormadım. Sen uyandıktan sonra tekrar uyumazsın." dedi Bay Chase. Annabeth ve babası bir süre bakıştılar En sonunda Annabeth "Peki." dedi.
Kahvaltıdan sonra bahçede oturduk. Madeleine bize limonata getirdi. "Aslında bowling oynamaya gidebiliriz." dedi Annabeth.
"İyi fikir." dedi Piper. Jason ile bakıştık.
"Olur." dedim.
"Aslında ben... Hayatımda hiç bowling oynamadım." dedi Jason.
"Aslına bakarsan ben de birkaç defa oynadım." dedim.
"Sorun değil. Sana öğretebilirim." dedi Piper.
"Gidiyor muyuz?" diye sordu Annabeth.
Jason derin bir nefes aldı. "Evet."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Percabeth (DÜZENLENİYOR)
FanficGigant savaşından 1 hafta sonrası. . . . #1 percabeth 15.02.21