3.6

20K 618 66
                                    

''Ahh Alisya, Allah gönderdi seni bana. N'olur çıkart beni buradan.''

Şaşkınlık içinde parmaklıkların arkasında durmuş Ece'ye bakıyordum.  Üstü başı dağılmıştı; üzerindeki tişörtün yakaları yırtılmış, saçları birbirine girmiş ve yüzündeki tüm makyaj akmış bir vaziyette bize bakıyordu. 

''Ece, Ne oldu sana böyle?'' diye fısıldadım parmaklıklara yaklaşıp. O da benim gibi yapıp  oturduğu yerden kalktı ve parmaklıklara yaklaşıp elini dışarı çıkardı ve elimi tuttu.

''Allah için Alisya, bak Allah'ın adını veriyorum, çıkart beni buradan.''

''Ece-''

''Ne olduğunun ne önemi var, sonra açıklarım size. Bizimkiler duymadan çıkart bizi. Biliyorsun eğer annem duyrasa bu beni son görüşünüz falan olabilir.''

Yankı arkamdan Ece'yi süzüp kaşlarını havaya kaldırırken bakışlarını Ece'den çekip geldiğimiz vakitten beri yan nezarethanede konuşmayan Can'a çevirdi. Onun da tıpkı Ece gibi üstü başı dağılmıştı.

''Bu hal ne olum lan.'' diyererek ortaya kahkahasını döken Bay Ukalaya - pardon Yankı'ya- uyarı dolu bakışlar atsamda beni pek takmadı ve gülmeye devam etti ta ki onu sakince belinden cimcikleyene kadar.

''Ahh, acıdı ama.''

Tekrar karşımda perişan halde gözüken ikiliye döndüm. ''Siz kavga falan mı ettiniz?'' dediğimde ikisinin gözleri kesişirken Can yine sessiz kalmak taraftarındaydı.

''Pek öyle sayılmaz.''

Kaşlarımı kaldırıp anlatmasına devam etmesini belli ettim. ''Off Alisya ya, siz bizi çıkaracak mısınız artık? Annem diyorum sana annem, duyabilir diyorum.'' Diye isyan edince ellerimi parmaklıklardan çektim ve geriye doğru birkaç adım atıp ''Tamam tamam.'' dedim.

''Hadi Yankı, gidip çıkartalım şunları.''

Yankı elini ensesine atıp ''Yani Alisya'cığım ben pek emin olamadım şimdi. Bunlar karakolluk olmuşlarsa mutlaka bir suçları vardır. '' Elime uzanıp tuttu ve çekiştirmeye başladı. ''Hadi biz gidelim de kaldığımız yerden devam edelim, bunlar da güzel güzel suçlarının cezalarını çeksinler.''

''Şerefsizsin Yankı!''

Yankı Ece'ye döndü.

''Aaa birtanem, bak seni o parmaklıklardan kurtaracak kişiye şerefsiz demek ne kadar mantıklı sence?'' Ece susunca Yankı'da gülümsedi.

''Bende öyle düşünmüştüm. Hadi Alisya'cığım gidelim de beyaz atlı prens ve prensesi oynayalım.''

Yankı ile oradan çıkıp tanıdık bir polisin yanına gittik ve en sonunda yalvarmaktan dilimizde tüy bitmiş olsa da polisi ikna etmeyi başardık.

''Teşekkürler Cemal Amca.'' diyerek oturduğum yerden kalktığımda adam son uyarılarını yaptı.

''Bak Alisya, sırf babanın hatrı ve o sevimli suratına dayanamadığım için onları bu seferlik serbest bırakacağım ama bir daha olursa-''

Kafamı hızla iki yana sallayıp ''ASLA!'' dedim.

''Biz o 'Asla'ları' biliriz. Bundan önceki dört seferde de asla diyerek ayrılıyordun buradan. Beni en sonunda işimden kovduracaksınız. ''

''Tamam Cemal Amca, söz dedik, bir daha olmaz dedik. Hadi çıkartta biz gidelim artık.'' dediğimde adam yanına genç bir polisi çağırdı ve Ece ile Can'ı çıkartması için talimat verdi.

Nude •Numara Komşum•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin