Uzun zaman sonra ben ve çirkin yazım bu beyaz sayfaları tekrar kirletiyoruz. .......* ile konuşamıyoruz. Konuşmuyoruz yazacaktım aslında, yanlışlıkla yazmışım konuşamıyoruzu. Bilinçaltımı bilmek biraz kötü. İçimdeki hiçbir his geçmedi hala. Yerime sevemezdi. Ben, bizi onun yerine de sevebileceğimi söylemiştim. İkimizin söylediği de yalanmış. Ne o hep benimle yapabildi ne de ben onsuz yapabildim.
Hiç değişmiyor Atatürk. Haftalar birbirini kovalıyorlar. Her cuma İstiklal Marşı töreni için bahçede toplandığımızda, Atatürk büstüne bakıyorum. Hiç değişmiyor Atatürk. Duygularını çıkartıp bir kenara asmış gibi ileriye bakıyor. Arada gözlerimi kapatıyor ve sevdiğim kızın yakınlarında olduğum son anlar diye düşünüyorum. Nasıl dayanılır bu acıya? Cevap yok... Geçen zaman yanıltmasın sizi. Yarınım yok!
Boyatılmış saçlar, yeni yapılmış sevgili... Her teneffüs arkadaşıyla bahçeye çıkan 1.69 luk civciv (lakap), gözlerini kocaman açıp beni hep çok seveceğini söylerken yalan söylüyordu. Yalanını sikeyim!
Sıkışmış düşünceler arasında geçiyor ömrüm. Nefret doluyum. Ölümü ise unuttum. Psikolojimle oynarım. Kendime saygım yok. İnsanlara da öyle... Ama bazen kendime olan güvenimi kırmak için otobüste gördüğüm ve hiç tanımadığım kızlara aşık olurum. Unutmamak için aklıma kazıdığım o ev, o sokak, o eşyalar... Unutmaya çalıştıkça kafamı tırmalıyorlar. Tekrar geliyorlar aklıma. Yalnız kalıp düşünmeye başlayınca başka bir ben oluyorum. Ruhumla oynuyorum. Şeytanlık yapıyorum. Hepsi yalnız kalmak için... Beni korkutabilecek kadar büyük bir insan yok. Beni korkutabilecek kadar büyük bir cehennem yok!
Devam edecek hayat. Acı içinde de olsa... Yıkılmayacak bu adam. İstediğin de bu zaten. Beni mutlu gör. Her yaptığım şey senin için. Ama soracak olursan, hiçbir şey senin için değil. Boş bakacak gözlerim. Görmeni istesem de nafile. Dönmeni hala istesem de, seni deliler gibi özlesem de nafile. Sana inancım kalmadı artık. Kimin sikini yersen ye! Ama geri gelme. Olmayan duvar yıkılmaz. Çok güçlü olmak değil de hiç olmamak belki... Çok güçlü olmak belki de...
Hayat hep daha fazlasını vermek istedi. Bu hisle yaşamak imkansız olsa da... Ölürken yaşamak mümkünmüş. Çok ağır geldi sevgilim. Sarılma bana. Çek kirli ellerini! Çek bakışlarını. Çık aklımdan! Bunu hak etmedim. Aklımda hala evine gidiş yolu... Kalbine giden tüm yolları sikeyim! Sen çıktıkça nefret kalıyor geride. Bu hafta sınavlar olacak. Yapılması gereken her şeyi yapacağım. Endişem yok. Hakettiğim bir gelecek var. Ama huzur yok. Gelecek var. Ama yarınım yok. "Yerine sevemem. Yerine sevemem. Razıyım yapayalnız tükensin yıllarım ama yerine sevemem..."
(21.40)
Hatırlıyorum eskiden de şu an içinde olduğum sınıfa girip yalnız başıma bir şeyler karalardım. Bir sene önce... Hiçbir şey yok şu an elimde. Okumuştu ........* o yazdıklarımı. Hiç beğenmemişti onları. Çok ağlamıştı. Ben de çok üzülmüştüm. Çöpe attım tüm kağıtları. Güvenmiyordum o zamanlar ona çünkü defalarca kırmıştı güvenimi. O günleri yad etmek güzel. Başkasıyla sevgiliyken ona dokunmama izin vermesi, onun için içki içmeye gideceğimi öğrendiğinde yavşak gibi sadece "Görüşürüz" demesi, Defalarca attığım mesajlara cevap vermeyip en sonunda "Çok mutsuzum." yazması, Bana kızıp onu seven bir erkeğe mesajlar atması...
Ne mi olur acaba başkalarıyla konuşsan? Bu güvensizlik hep içimde kaldı lan! Anlıyor musun? . 4 erkekle aynı anda sevgili olduğunu öğrendiğim gün yıkılmıştım. Geceleri sev beni. Sabah olunca unut her şeyi pişman ol. Daha kaç kişiye yapmıştın aynısını? Aynı anda kaç erkekle içli dışlı konuştun? Neden ben senin başka erkeklerle konuşmanı istemiyordum? Anlıyor musun? Senin zaten kalbin yoktu benden önce. Benimle sevmeyi öğrendin. Benden sonra da olmayacak. Tehlikelisin sen. Farkında olmasan da... Düşüncelerin yanlış. Doğruluğuna emin olsan da. Geleceğin berbat, istediğin arabayı kazansan da. Mutluluğun sahte olacaktır. Bu sahteliğin içinde yüzmek farkına varmamanı sağlayabilir. Ne güzel. Aptal ama huzurlu öleceksin. Tıpkı farklı tanrılara inanıp hayatları boyunca onlaratapınan bütün insanlar gibi. Ben yokken tutkularının peşinden gittin. Onlar seni sen yapan şeyler. Bir pisliksin sen. Dedikodu da yaparsın, gıybet de edersin. Ne meleği lan!
Hastalıklar içindeydim hep. Senleyken sanki hepsi geçti. Çok güzel aşık oldum fakat şimdi daha şiddetli bu hastalıklar. Gebersem de üzülmezsin. Boş bakar gözlerim. Yaklaş, içindeki nefreti görebilirsin. Severken gidiyorsan bu da senin seçimin. Tüm hayalleri yak git. Sadece beni değil doğmamış çocuğumuzu da öldürdün. Sen bir katilsin. Seçim şıkkı haline geldiysem zaten hayatından çıkmayı bilirim. Ama söyle bana, verdiğin onlarca söz senin bir kararınla nasıl kırılır, geçilir? Sen bir canisin...
Ölümüme sessiz kaldın. neler düşündüğümden haberin var mı lan! Aklımdan çıkmıyorsun bu benim suçum mu lan! "Yerine sevemem." demiştin ne oldu lan! Çocuk gibi engellemek istemiyormuşsun Whatsapp' dan yazmıyımmış artık. Sen kimsin lan! Hatırla kim olduğunu! Aynaya bak! Arkanda beni gör! Gözlerime bak! "Başkasını seviyorum artık." de! Hayallerimin peşinde gitmeye devam edicem de lan! Sen olmasan da olur de. Sen olmasan da olur...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
