Koşarak evin oraya gittiğimde Barlas'ın
elindeki silahı gördüm. Yanlarına gidip:
"Ne oluyor?"
"Şşşşş İdris bazilari kaşınayy" dedi Barlas İmdat'a bakarak. İmdat da Barlas'a yaklaşarak derin bir nefes aldı:
"Seni sevmedim. Bir dahaki sefere ben ateş ederim ama tam alnından anladıın? O yüzden yavaşşş ol genjjj" diyip o enteresan arabasına binip gitti. O sırada Aden de tam arabasıyla gelirken İmdat ile kafa kafaya geldiler. Arabanın içinden Aden " Ne oluyor?" der gibi elini salladı. Ben de "Boşver" der gibi elimi salladım. Daha sonra eve yöneldim. Barlas da Adenin yanına gidiyordu arkamı döndüğümde. Eve girdiğimde salonda annem,Sinem ve Ulu konuşuyorlardı. Ben de kapıya yakın durarak onları dinlemeye başladım. O an Ulu:
"Siz o adama çok güveniyorsunuz tamam ama para yok hanımlar. Bilmem farkında mısınız?" Sinem de ardından şunu söyledi:
"Şuan ki tavrı sadece diğer iki kardeşine özel. Senin ondan yana olduğunu farketmesinler, hissetmesinler diye sakin ol". Annem de o ilginç gülüşüyle:
"Halledin , beni dahil etmeyin. Heee sende tatlı kız o abicik seni kıtır kıtır yer. Güvenme ona bu kadar!" demesiyle içeri girmem bir oldu. Doğal olarak ben girince sustular. Bende hiçbir şey duymamış gibi koltuğa oturdum.
"Eee?" Dedim orta yere.
"Ne oğlum?" dedi Ulu da. Elimi çeneme götürerek:
"Para diyorum. Kaynağı nerede? Bu adam bu kadar üstümüze düşüyor". Annem de :
"Para sorun değil. Adamın kendisi sorun" dedi ve salondan çıkıp yukarı kata gitti. Sinem de yanıma yaklaşarak:
"Korkma küçükleri dahil etmiyoruz" dedi. Aramızdaki mesafe çok azdı ve bundan hiç hoşnut değildim.
"Uzaaa elimden bir kaza çıkmadan!" dedim. Oda pişkin bir tavırla koltuktan kalkarak Ulu'ya:
"Hadi" diyip evden defolup gittiler. Bende terasa çıktım. Bahçede Aden ile Barlas'ın konuştuğunu gördüm. Aden'in suratında bir endişe vardı. Acaba neden? Onluk bir mesele yokken ya da bunlar ne saklıyor lann. Bu yapmış olmasın? Yok öyle biri değil yada bilmiyorum içimde güzel bir şey yokk. Kim yaptı bulacağım...evet bulacağım. Aden beni gördüğünde elini salladı. Bende gülümseyerek elimi salladım.
ADEN
Yan tarafa baktığımda İdrisAli'nin terasta olduğunu gördüm. Elimi sallayarak ona gülümsedim. Daha sonra Barlas elini omzuma götürerek:
"Sakin ol. Bir şey belli etme" dedi.
"Neden? İdrisAliden ne zarar gelir ki? "
"Onu ne kadar tanıyorsun ki yada beni. Herkese açık kart oynama. Sonu kötü olur"
"Nereye götürdünüz?"
"Boşver" dedi.
"Hayır bilmek istiyorum "
"Ne yapacaksın?"
"Görmüyor musun ellerimde hala onun kanı var! O ne yapmış olursa olsun ben onun canını aldım!! Daha bir gün oldu ama bana sene gibi geliyor. Her geçen saat deliye dönüyorum!" Ellerimi kafama götürerek:
"Ben onu itmek istememiştim... o öyle yapınca mecbur kaldım ama ölmemeliydi! Evet o pislikti ama kimsesiz gibi ölmeseydi yada ben olmasaydım katillll katilllll" diye ağlamaya başladım. Barlas da bana sarılarak:
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HÜKÜMSÜZ
Mistério / SuspenseSessizce hissetirmeden girdiler içimize Gözler deki perde kalkınca 2.oyun başladı Hükümsüz ler artık aramızdalardı ..... Bir ürpertiydi bizimkisi..
