HÜKÜMSÜZ

Bölüm 32 "Aşk Ve Oyun"

Çıkaranın Barlas olduğunu gördüm.Bir yandan öksürmeye çalışırken bir yandan da kafamı ona doğru sallamaya başladım.

"Sakin ol! Yavaş yavaş nefes al! Tutma nefesini" dedi.Dediği şekilde yaptım,kendimi toparlamaya çalıştım ama titremekten öksürmek bile çok zor geliyordu.O da titrediğimi farketmiş olacak ki banyodan çıkıp elinde bir örtüyle gelip beni ayağa kaldırdı.Daha sonra üzerimi o örtüyle sarıp beni kucağına aldı.Heryer küvetten taşan su ile dolmuştu.Sular odanın içine kadar gelmişti.Beni yavaşça yatağa koyduktan sonra odadan çıkıp elinde battaniye ile geldi ve üzerime serdi.Başucuma gelerek:

"Sadece uyumaya ihtiyacın var Aden" dedi ve elindeki iğneyi koluma yaklaştırdığı an tüm gücümle doğruldum,üzerimdeki örtüyü sıkıca tuttum. O anda Barlas kolumu tutarak:

"Buna ihtiyacın var.Yoksa seni bundan kurtaramam" dedi. Üzerimdeki saçma sapan örtüyü bedenimin etrafına sararak ayağa kalkıp koşmaya başladım. Önce bir soluma baktım. Tam sağıma bakacaktım ki Barlas geldi. Bu kez aşağı doğru koşmaya başladım. O anda evin iki katlı olduğunu farkettim. Merdivenlerden zıplayarak giriş kapısına doğru yöneldim. Kapının kolunu tutup açmaya çalıştım ama kilitliydi.

"Ooffffff!" diye bağırıp arkamı döndüğümde ise Barlas ile burun buruna geldik. Gözlerimden sıcak bir şey aktığını hissedebiliyordum. Kolumu eliyle kavrayarak:

"Senin iyiliğin için" dedi. Ama beni ikna edememişti. O kadar isterdim ki ona inanabilmek, güvenebilmek. Bu yaptığı beni de o çıkmak istediği bataklığın içine sokmaktan başka bir şey değildi. Ayağımla onun bacak arasına tekme atmamla yerde kıvranması bir oldu. Oldukça kalın ses tonu ile:

"ADENNN!" dedi. Ben ise o an tam bir aptal gibiydim. Tek düşünebildiğim boş bir oda bulup kendimi oraya kitlemekti. Tam karşı tarafta bir oda vardı. Ona doğru gitmeye başladığımda bir kapı sesi duydum. Arkamı döndüğümde evin kapısının anahtarla açıldığını farkettim. Merdivenin altına girdim. Planım kapı açılır açılmaz son sürat koşup buradan uzaklaşmaktı. Sağ elimle üzerimdeki örtüyü tutmaya çalışıyordum ama heryerim uyuştuğundan elim yarı açık gibi duruyordu. Kapı açılmıştı. Barlas da tam kapının arkasında;

"ADENN!" demeye devam ediyordu. Kapıdan içeri Ulu girmişti. Herşeye sebep olan da oydu zaten. Pislikkk hemen kapıyı kapatıp arkasında duran Barlas'ın sesini duydu. Hemen ona doğru yöneldi. Şimdi tam zamanıydı! Parmak ucuma basarak merdiven altından çıktım. Tam sürat koşmyaya başladım. Elimle kapının koluna uzanırken omzumdan aşağıya doğru sıcak bir sızı hissettim. Kafamı çevirdiğimde Ulu gülerek:

"Taatlı rüyalaar" dedi. Tek elimle tutabildiğim örtü ise çoktan parmaklarımın arasından kayıp gitmişti.