Bulletproof: X [BTS+Yoongi] ✔️

18 •Bulletproof:X•

Ertesi sabah yine okul için hazırlandım. Bugün önemli bir kaç dersim vardı ve kaçıramazdım. Ayrıca bugünün artısı Yoongi'de evde yoktu.

Jungkook'un söylediğine göre sabah çok erkenden gelen bir telefonla hemen çıkmıştı. Yine de acaba bir şey mi oldu diye düşünmekten kendimi alamadım. Bana ne demek isterdim ama Yoongi öyle ya da böyle bana çok yardım etmişti.

"Günaydın," Taeyong'un sesiyle ona döndüm. Partide olanlardan bu yana pek karşılaşmamıştık. Konuşma imkanımız da olmamıştı. Taeyong'un beni iki kere aradığını ama konuşmak istemediğim için açmadığımı hatırladım.

"Nasılsın?" dedi gülümseyerek. Sanırım o günün konusunu açmamaya çalışıyordu. İşime geleceği için onayladım "İyiyim, ya sen?"

Omuz silkti "Dersler işte," dedi kitapları göstererek.

Birlikte sınıfa gittiğimizde yanıma oturdu. Jaehyun'da ortalarda yoktu.

"Jaehyun nerede?"

"Sanırım annesi rahatsızlanmış, şehir dışında bir hastaneye gitmişler."

Jaehyun annesini çok severdi, panikle ona baktım ama Taeyong hemen konuştu "Merak etme önemli bir şey değilmiş, annesinin kendi doktoru orada."

Kafamla onaylayıp derse odaklandım. Jaehyun'u arayıp geçmiş olsun demem lazım.

Sıkıcı geçeceğini düşündüğüm okul günüm Taeyong sayesinde baya eğlenceli geçti. Kesinlikle çok neşeli ve dürüst birisi. Eğlenmeyi, gülmeyi ve güldürmeyi çok sevdiği her halinden belliydi. Okul çıkışı eve gidip bir şeyler yedim.

Jungkook odasında, bilgisayarda bir şeyler yapıyordu. Onunda işi bittiğinde mutfağa geldi.

"Sana bir şey sorabilir miyim?" dedim merakla.

Ortada bulunan üzümlerden bir kaç tane ağzına attı ve başıyla onayladı.

"Tam olarak ne iş yapıyorsun?"

"Çok küçük yaştan beri bilgisayarlarla uğraşıyorum. Annem babam çok kavga ederlerdi, ayrıca evden çıkamıyordum yani bende kendimi sanal aleme vurdum. Para kazanmam gerekiyordu, bende en iyi yaptığım şeyle kazanıyorum. Zengin insanlar benimle iletişime geçer, bilgiler ister. Bu bazen zengin bir kadının, kocasının onu aldattığına dair görüntüler istemesi ya da bir iş adamının karşı firmayla ilgili özel bilgileri istemesi gibi. Yanlış anlama ben asla müdahale etmem. Sadece bilgi veririm."

İşi cidden etkileyiciydi. İyi bir iş miydi? Hayır ama kesinlikle havalıydı.

"Peki bu dışarı çıkma mevzusu?"

Omuz silkti, bu konularda çok rahat görünüyordu. Bir yandan kafasında ki bereyi düzeltirken diğer yandan bana cevap verdi "Annem ve babam gerçekten çok kavga ederlerdi. Bebeklikten sonra özgüvenimi kaybetmeye başladım, yani doktorun söylediği bu. Arkadaşlarım benimle alay ederdi, bende dışarı çıkmaya korkmaya başladım. Ya bana gülerlerse, ya beni küçük görürlerse düşünceleri çok kötüydü. Şimdi... Biraz daha iyiyim ama tam anlamıyla kendimi dışarı veremiyorum."

Yaşadıkları gerçekten zor şeylerdi. Onun adına fazlasıyla üzüldüm.

"Biliyor musun? Dışarı cidden berbat bir yer. Doğru bir karar demiyorum ama çokta bir şey kaçırıyor sayılmazsın."

Söylediklerime gülerek cevap vereceği sırada telefonu çaldı.

"Jin hyung arıyor." dedi telefona bakarken.

"Efendim hyu- Ne? Kim?... Sen iyi misin? Kahretsin, tamam hemen bakıyorum." Jungkook telaşla yerinden kalkarken telefonu hemen kapattı.

"Sorun ne?" dedim aynı panikle.