Önemli!
Arkadaşlar yorumlar yerlerde sürünüyor. İnanın hevesim çok kırılıyor. Bir giriyorum yorum yok, varsa 1 kişi 2 kişi yapmış. Öyle olunca hevesim kırılıyor çıkıyorum siteden. Lütfen en azından fikrinizi belirtin. İyi yorum yapın demiyorum, her türlü yapıcı eleştiriye açığım. Küçücük bir kalp bile beni mutlu eder. Gerçekten emek veriyorum. Hem hastayım hem tercih sürecindeyim. Yine de girdim tüm hevesimle yazdım.Tüm gecemi Taehyung ve benim ortak noktamı düşünerek geçirdim.
Lami eskiden onun kız arkadaşıydı, ayrıca benim sınıf arkadaşımdı. Diğerlerinin de ortak fikriyle, Taehyung ve benim ortak bir noktam olduğuna ve X denen kişinin bundan bahsettiğine karar verdik.
Sabaha iyi bir uyku çekemeden kalkmak, agrasif yönümü ağır bastırdı. Yüzüm asık, pofuduk terliklerimi sürüye sürüye banyoya gidip elimi yüzümü yıkadım. Her şey sinir bozucuydu sabunluk, sabun, klozet, lavabo kapısı, koridorlardaki kapılar.
"Günaydın," Jimin'in sesiyle ona baktım "Sinir bozucu," diyerek kendi odama girdim.
Arkamdan "Birileri yine uykusunu alamamış." diye mırıldandığını duydum. Ama tepki veremeyecek kadar huysuz bir halimdeyim. Sanırım yaklaşan reglimin de bunda katkısı çok fazla. Dolaptan bir şort ve tişört çıkardım, saçımı öylesine bir topuz yapıp eşyalarımı çantaya tıktım.
Okula gitmekten nefret ediyorum.
Ama mecburen gittim.
Jaehyun sonunda gelmişti, görür görmez yanına gidip omzuna vurdum. Taeyong ile derin bir sohbettelerdi.
Kısa bir konuşmanın ardından annesinin durumunun iyi olduğunu öğrendim. Derslerde sinir bozucuydu. Ta ki Yoongi çıkışta beni almaya gelene kadar.
Neden bilmiyorum ama sanki tüm günün sıkıcılığı ve sinir bozuculuğu bir anda uçup gitmişti.
"Yine niye geldin?" huysuz yanım benden önce atağa geçti bile. Bana göz devirdi "Jungkook, Lami ile alakalı bir şeyler bulmuş, bizi bekliyor." dedi. Ben de sessizce kabul edip arabaya bindim.
Yüzüm beş karıştı, farkındayım. Ama inanılmaz bir şekilde yine depresif bir moda girdim. Ruh halim yüz seksen derece değişerek, beni huysuz yaşlı bir teyzeye dönüştürdü. Ağaçlardan bile nefret edecek noktaya gelince gözlerimi kapadım.
"Uyudun mu hemen? Geldik." Yoongi'nin mırıldanmasıyla gözlerimi açtım "Uyumadım."
Sesim istemsizce bir miktar sinirli çıktı. Ama gerçekten böyle olsun istemiyorum. Huysuz tarafım vücut kontrolü savaşında galip gelerek hızla arabadan indi. Depoda Jimin dahil herkes vardı, hatta NamJoon'da.
Gülümseyerek ona sarıldım "Sonunda döndün."
O da bana gülümseyip topuzuma küçük bir fiske attı, ondan kısa olmanın zararları.
"Uslu durmuşsun bari." elini tutmaya çalışırken bir nebze moralim yerine gelmişti. En azından birimiz güvendeyiz.
"Hadi bakalım, size işe yarar bilgiler vereceğim. Şok olacaksınız!" Jungkook nihayet ortama elinde bir sürü kağıt ile teşrif etti.
Hepimiz koltuklarda bir yer bulup, dikkatimizi ona yönelttik.
"Dün geceden beri Lami olayını araştırıyorum. Ve bazı kaynaklardan edindiğim, yasal yollar değil o yüzden kaynaklarımı sormayın, bilgilere göre Lami intihar etmemiş. Öldürülmüş."
Elimle yüzümü kapatıp, dehşetimi saklamaya çalıştım. Aynı şekilde diğerlerinin de aynı dehşeti paylaştığını biliyorum.
"Peki ama neden bunu saklamışlar? Sonuçta kızları öldürülmüş." dedi Jin mantıklı bir yol arayarak.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bulletproof: X [BTS+Yoongi] ✔️
FanfictionSize olayın ne ara bu hale geldiğini anlatamam ama bu hale gelmesini sağlayan ana karakterleri anlatabilirim. Park Jimin, benim biricik abim, kıskançlığın sözlükteki diğer anlamı. Kendisi bir ara sokakta bıçaklandı. Kim Taehyung, onu bıçaklayan kiş...