36 •Bulletproof:X•

2.4K 246 162
                                    

Marketten aldığım şeyleri tezgaha bıraktım. Gerçekten yorulmuştum. Çünkü günlerdir evdeyim ve artık sıkıldım.

Dün Yerim'in gelmesi, ardından Yoongi ile yaşadığım o konuşma ve tüm gece kafamda dönüp duran düşünceler...

Saat daha öğlen bile olmamıştı ama ben sanki günün tamamı geçmiş gitmiş gibi yorgundum. Kendimi koltuklardan birine attım. Ne okul, ne iş, ne de başka bir şey düşünmeden hayatım boyunca şu koltukta uzanmak istiyorum.

Yalanlardan, X'den ve diğer tüm kötü şeylerden uzak bir şekilde.

Ama tabii diğer tüm isteklerim gibi bununda olmadığını çalan telefonla anladım. Bilmediğim bir numara arıyordu. Açıp kulağıma götürdüm. O kadar bıkkındım ki X selam dese, naber derdim. Tabii arayan X değildi.

"YeonHa ben Yerim, nasılsın?" sesi yine son derece güzel, dinç ve sevimli geliyordu.

"İyiyim, sanırım. Teşekkürler, sen nasılsın?"

Bu kadar resmi olmama gerek var mı bilmiyorum ama daha dün tanıştığım, bir süre önce çıkmış olduğum erkeğin kız kardeşiyle konuşurken nasıl konuşabilirim ki?

"Ah teşekkürler, ben de çok iyiyim. Dur bir dakika aslında değilim. Çok sıkıldım. Kore'de gerçekten hiç arkadaşım yok. Demek istiyorum ki beni gezdirir misin? Ya da bir yerlerde otursak?"

Kaşlarımı çatıp saate baktım. Bunu istiyor muydum? Aslında hayır. Tek istediğim şu koltukta oturmaya devam etmek.

"Bilmiyorum ki yani bu uygun olur mu, Yoongi ve ben..." biraz duraksadım. Umarım ne demek istediğimi anlamıştır diye düşünürken konuşmaya başladı.

"Seni anlıyorum ama bu Yoongi ile alakalı değil. Gerçekten arkadaşça bir teklif. Çok sıkıldım ve biraz gezmek istiyorum. Beni yeni tanıştığın bir arkadaş gibi göremez misin?"

Sesi çok samimiydi. Ama dün hemen karşımdaki koltukta oturan kızın yüzü hala aklımdaydı. Gerçek bir oyuncu, kurnaz bir tipi var. Kötü anlamda değil elbet ama almak istediğini ne olursa olsun alacak birisi.

"Pekala öyle olsun,"

Telefonun karşısında neşeli bir kahkaha çıktı "Bir saate seni evden alsam olur mu?"

Onaylayıp telefonu kapattım. Gerçekten Yoongi'nin kız kardeşi ile bir Seul turu mu yapacağım yani? Garip olaylar herzamanki gibi beni bulmaya devam ediyor. 

Koltuktan kalkıp odama gittim. En azından kendime çekidüzen vermem lazım. Dolaptan bordo pileli bir etek, üstüne askılı bol bir tişört çıkardım. Hava biraz soğuktu. Bu yüzden eteğin altına diz kapaklarıma kadar çorap çektim, üstüme de bir ceket aldım. Saçlarımı olabildiğince özenli, makyajımı ise sade ama hoş tuttum. Aynada şöyle bir kendime bakınca moralim düzeldi. Uzun süredir böyle bir hazırlık yapmadım. Günlük hayatımda hep böyle giyinen birisiydim ama uzun süre kendine bakmayınca sanki bu davet kombini gibi duruyordu.

Omuzdan çantamıda alıp odadan çıktım. Jimin'i arayıp haber vermek en zor kısımdı. İzin vermesi ise şaşırtıcı kısım. Sanırım evde yalnız bir şekilde bunalıma girmemden iyi olduğunu düşündü.

Yerim yaklaşık on beş dakika sonra geldi.

Altına dar bir pantolon, üstüne önden bağlanan klasik kadife bir ceket giymişti. Saçları dümdüz açıktı. Gerçekten çok şık ve klas duruyordu. Ben ise yanında daha lolitaydım. Bana içten bir şekilde sarılıp, arabaya bindirdi. Arabayı şoför kullanıyordu.

"Ee ilk olarak nereye gidelim?" dedi merakla konuşurken.

Kafamda bir plan oluşturmuştum bile. Buraya yakın bir parkın adresini verdim.

Bulletproof: X [BTS+Yoongi] ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin