4. Bölüm: "Safir"

54K 3.6K 1.2K
                                    

Keyifli okumalar...

#Nilipek Gömülür

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

#Nilipek Gömülür


Geçmişime ait hayaletlerin, alaycı kahkahalarının titreşimini ensemde hissediyordum. Kahkahaların tiz sesi kulaklarımı tırmalıyordu.

Ellerimin kulaklarımı, sayısız defa örtmüş olması bir işe yaramıyordu, sesler daha fazla yükseliyordu. Yankısı kilisede çalınan çanlar misali öyle şiddetlendi ki içimdeki camlar aynı anda patlattı.

Parçalanan cam benim ruhumdu, içinden katran karası kanın oluşturduğu gölde boğulan zihnim, son nefesini verdi.

Bir kez daha öldüm.

Aniden aldığım solukla ise her gün dönümünde olduğu gibi bir kez daha hayata döndüm.

Ufak ölümün sancısı bedenimde sürerken ciğerlerim nefese kavuşmanın sevincini yaşıyordu. Bulanık bakan gözlerimi netleştirmek için kirpiklerimi kırpıştırdım.

Yitirdiğim bilincim yüzünden karışan kafamla yattığım yerden doğruldum.

Endişe dolu olduğunu bildiğim gözlerim, çok değil daha birkaç gün evvel bulunduğum odada dolandı. Her şeyin fazlasıyla aynı olduğu oda...

"Neler oluyor?"

Korkudan boğuklaşan sesim bana bile yabancı gelmişti.

Sonra onu hissettim.

Bakışlarım, gölgesi üzerime düşen adamın yüzüne tırmanmaya başladı.

Yüzünde çözemediğim ifadeyle bana bakıyordu, sertçe yutkunup avuçlarımla geriye doğru gitmeye çalıştım fakat bu avuçlarımın acımasından başka bir işe yaramadı. Aynı anda hızla bana doğru yürüyüp dizinin üzerine çöktü. Üzerime doğru eğilirken yüz yüze bakacağımız bir mesafedeydi şimdi.

Yanak kasları hareket ederken sıkılı dişlerinin arasından "Ben de aynı soruyu merak ediyorum." dedi.

Gözlerinde cayır cayır yanan öfkenin ateşi büyüdü. Loş ışık altında parlayan gözlerinin yeşili koyulaşmıştı. Bir şeyler söyleyebilmek adına kuruyan dudaklarımı araladım. Fakat konuşmama müsaade etmeden parmağını bana doğru kaldırdı.

Tıslar gibi "Sus."dedi.

"Tam üç gündür, o aptal elbisenin banyonun zemininde olmasına rağmen senin, zihnimin bana oynadığı bir hayal ürünü olduğuna ikna etmiştim kendimi. Fakat sen, yine ucubik bir şekilde evime girip hayatıma dahil oldun. Nesin ya da ne sikim çeviriyorsun bilmiyorum ama bu sefer öyle kolay kurtulamayacaksın." Tükürür gibi sarf ettiği sözler ve kullandığı her kelimeden sonra keskinleşen ses tonu bir avuç taşlı toprak yutmuşum gibi hissettirdi.

KELEBEK KUYTUSU-Feraşe  (ASKIDA)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin