38. Bölüm: "Silinen İzler"

30.4K 2.8K 1K
                                    

Herkese merhaba bölüm atmayalı uzun süre oldu bunun nedeni Wattpad. Kitabımın bölüm okunmalarını yediği için bölüm atamadım, umarım düzelmiştir. Keyifli okumalar dilerim🦋

Bu güzel afişler için @bsudeee ye kucak dolusu sevgiler🖤

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bu güzel afişler için @bsudeee ye kucak dolusu sevgiler🖤

#Sezgin Alkan Çağan Şengül Beni Sen Kurtar

Gözyaşlarım, Çağın'ın tenine doğru usul usul akarken Çağın dudaklarını alnıma yasladı. Dakikalar önce beni kucağına aldığı zeminde oturmaya devam ediyorduk. Birbirimize sıkıca tutunmuştuk. Sanki uzaklaştığımız an, hayat ile olan bağımızı yitirecek ve ölümün arafına tekrar sürüklenecektik.

"Daha fazla ağlamanı istemiyorum."

Ben ise sadece ağlamak istiyordum. Boynuna doladığım kollarımı sıkılaştırdım. Dudakları bu defa saçlarıma dokundu. İçine derin bir nefes çekip birkaç defa ardarda öptü.

"Ağlama," diye inledi.

Başımı aşağı yukarı doğru salladım. Burnumu çekerken daha fazla ağlamamak için kendimi zor tutuyordum. 

"Bakıyorum da yerin güzel inmek istemiyorsun."

Sesindeki muzip ton üzerine hafifçe gülümsedim. Başımı tekrar aşağı yukarı doğru salladım. Yeryüzünde onun göğsünden daha güzel bir yer yoktu. Dudaklarımı sıcak boynuna gömdüm, kokusunu içime çektim. Teni yine portakal ve çikolata gibi kokuyordu. Ölümün uğursuz kokusu teninden ayrılmıştı. Boğazımda büyüyen yumruyu gidermek adına yutkunmaya çalıştım. Çağın iç çekti. Başını geriye atınca boynunun derisi gerilmişti. Dudaklarım belirginleşen adem elmasına kaydı. Gözlerim kapanırken utanmadan çekinmeden öptüm.

"Konuşmayacak mısın?"

Başımı iki yana doğru salladım. Şu an konuşmak, yapmak istediğim en son eylemdi. Sanki konuşursam bu an bozulacak ve ben onu bir kez daha kaybedecektim. Çağın hafifçe güldü.
Yüzümü boynuna gömüp avucumu sol yanına yerleştirdim. Kalp atışlarını hissettiğim her an içim, içimden taşıyordu. Yaşıyordu, benimleydi...

"Sesini duymak istiyorum."

Huysuz çıkan ses tonunu duyunca omuz silktim. Bu yaptığım üzerine elini çenemin altına yerleştirip yüzümü yüzüne doğru kaldırdı. Gözlerine baktığım an nefesim kesildi. Parlak yeşil gözleri o kadar güzel ve canlı bakıyordu ki ağzımın içi kurudu. Ölümün izleri gözlerini terk etmişti. Uzun uzun baktı gözlerime, uzun uzun baktım gözlerine... İçimde kopan fırtınaların aksine sessizdim. Sadece onun ve bu anın tadını çıkarmak istiyordum.

Gür kaşları çatılırken dudaklarını araladı.

"Gözlerine bir daha göremeceğimi sanıyordum."

KELEBEK KUYTUSU-Feraşe  (ASKIDA)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin