EPİPHANY

8.3K 621 706
                                    

Arkadaşlar öncelikle yukarıya Jintro 'yu koydum. Hala 19 milyon izlenmesi var. Buradan hatırlatayım dedim. Bol bol izleyip beğenirsek Jin çok mutlu olacaktır. 

#Epiphanystream 

Keyifli Okumalar... ^-^

Sevgili kıvrak zeka hocamızın şarkı söylediğimiz videoyu internette paylaşmasının ardından okul ikiye bölünmüştü.

Jimin ve benim sevgili olduğumuza inananlar,

Çok iyi arkadaş olduğumuzu düşünenler.

Oysaki ikisi de doğru değildi...

Jimin bu konu hakkında sadece dalga geçiyordu. Ben ise sinirden kuduruyordum. Gay olmadığım halde gay damgası yemek beni zaman geçtikçe sinirlendiriyordu. Jimin benimle konuşmak için ne zaman yanıma gelse bütün gözler bize dönüyordu. Ben ise çaktırmadan oradan kaçıyordum. 

"JK, gölgelendirmeyi nasıl yaptığına bakabilir miyim? Benimki kertenkele bacağına benzedi sanki."

Jimin'in yine ve yine benimle konuşmasıyla tekrar ve tekrar herkes bize döndü. Millete dedikodu lazımdı. Bizim en ufak yanlış hareketimiz adımızın çıkmasına yol açardı ve gerçekten istediğim son şeydi.

Jimin'in resmine baktığımda kendimi tutamayıp güldüm. Her resim dersinde yapıldığı gibi hoca masanın üzerine vazo vb şeyler koymuştu. Gölgelendirmelere dikkat ederek çizmemizi istemişti. Çizimim iyiydi ve pek uğraşmama gerek kalmadan benimkini bitirmiştim. Ama Jimin'in resmi... Kertenkele bacağına bile benzememişti. Yanına gidip kalem tutan elini tutup hafifçe eğdim. Elini tutarak çizimini kurtarmaya çalışırken bir yandan da "Böyle yaparsan daha güzel çizimler elde edersin." diyordum. Jimin bana dönüp "Böyle mi?" dediğinde ne kadar yakın olduğumuzu farkettim. Onun burnu dudağıma çarptı ve birkaç saniye öylece kalakaldık.

"İyice saçmaladınız hepiniz. Çekme!"

Cho Hee'nin sesini duymamla hızla geri çekilip etrafıma baktım. Ah, siktir! Fotoğraflarımızı çekmiş şerefsizler. Neden o kadar yakın durduysam Jimin'e? Daha çok dikkat etmem gerekirken... Ah, Tanrım!

Neyse ki çirkef arkadaşlarım vardı ve herkesin telefonundan fotoğrafları sildirdiler. Zil çalar çalmaz sinirle dışarı çıktım ve kapıyı çarptım. En yakın banka doğru giderken neden hep Jimin'le yanlış anlaşılacak şeyler yapıp durduğumu sorguluyordum. Bir daha ona yardım bile etmeyecektim.

"Hey."

Kafamı kaldırdığımda Min Joon , Bong Cha ve Cho Hee bana bakıyorlardı. Bir süre onlara baktıktan sonra kafamı geri eğdim. Üçünden de kahkaha tufanı kopunca şaşkınlıkla kafamı kaldırdım. 

"Sizce bu komik mi?"

Cevap veremeyecek kadar çok gülüyorlardı. Ellerimi saçlarımın arasından geçirdim ve dudaklarımı yaladım.

 "Gülmeyi kesin."

Kimse gülmeyi kesmedi.

"Size diyorum!"

Kimse üzerine alınmadı.

"Şu siktiğimin kahkahasını durduracak mısınız yoksa hepinizi bir daha gülemeyecek duruma getireyim mi?!"

Zar zor sustuklarında Bong Cha gözlerindeki yaşları sildi. Nasıl güldüyse artık.

"Ya!" Bong Cha elleriyle yüzünü yelliyordu. "Jimin'i rezil edecekken senin rezil olmana kaç puan?"

Min Joon elini kaldırdı. "Ben 10 üzerinden 11 veriyorum!" 

Cho Hee gülerek karşılık verdi. "Ben 10 üzerinden 100 veriyorum. Yılın komedi dizisine aday olacak bir senaryo!"

İMKANSIZ   -JİKOOK-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin