İMKANSIZ -JİKOOK-

TRUTH UNTOLD

Merhabalaar! Okumadan önce oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın. Çiftimizin birlikte yapmalarını istediğiniz aktiviteleri bana söylerseniz çok sevinirim ^_^

Keyifli Okumalar!

"Hep benimle kal. Yarın başkasıyla uyuma."

Jimin'in söylediği cümleyle şaşkınlıkla dudaklarım aralandı. Öyle anlarda öyle şeyler yapıyordu ki, her seferinde beni şaşkınlığa uğratıyordu.

"Jimin," dedim sessizce. "Sarhoşsun, uyu."

Cevap vermedi. Gözlerini kapatmış, uyuyakalmıştı bile...

Sabah uyandığımda Jimin yanımda yoktu. Çadırdan üstümü giyinmeden çıktım ve çeşmeye doğru yürüdüm. Elimi yüzümü yıkayıp etrafıma bakındım. Nereye gitmişti acaba?

"Hey!"

Min Joon'un bana seslenmesiyle ona döndüm. "Naber?"

"İyi." dedi ve sonra üstümü gösterip "Bu seksi vücudunu sergilemeni neye borçluyuz?" diye sordu. Güldüm. "Bunu herkesin görmesi gerektiğini düşündüm."

"Kesinlikle harika bir karar!" Cho Hee'ye sırıttım. Min Joon gözlerini devirdi. "Benim yanımda en yakın arkadaşıma bunu demen ne kadar doğru?" dediğinde Cho Hee ve ben güldük. Cho Hee'nin şaka yaptığını hepimiz biliyorduk ama Min Joon gerçekten kıskançtı.

"Herkes buradaymış."

Arkamızdan gelen sese hepimiz döndük. Bong Cha gülümseyerek bize bakıyordu. Tepki vermedim. Dün beni satmıştı ve ona kırgındım.

"Üstümü değiştirmem gerek." dedim ve çadırın bulunduğu tarafa döndüm. Tam yürüyeceğim sırada Min Joon "Üstünde değiştirebileceğin bir şey yok, dostum." deyip beni bozdu. Dudaklarımı yalayıp ona döndüm. "Altımı değiştireceğim belki!" Herkes kıkırdarken ben yüzümü buruşturdum ve çadıra doğru yürüdüm. Çadıra vardığımda Jimin'in içeride olduğunu gördüm.

"Neredeydin?" dediğimde gülümsedi fakat bu gülümseme zorlama bir gülümsemeydi. "Ormanda gezintiye çıktım."

"Sabah sabah?" diye sordum şaşkınlıkla.

Başını salladı.

"Tek başına?" diye de sordum şaşkınlıkla.

Başını salladı.

Bir şey söylemedim ve eşyalarımın arasından temiz kıyafetler çıkardım. Üstümü giyerken Jimin ayağa kalktı ve işi olduğunu söyleyerek dışarı çıktı. Üstümü giyindim ve ben de dışarı çıktım. Herkes toplaşıp kahvaltı hazırlıyordu. Ben de gidip yardım ettim. Kahvaltı yaptıktan sonra ortalık toplandı ve oynayacağımız oyunlara karar verdik. Yakar top oynamaya karar verdiğimizde takımlar oluşturuldu. Min Joon, Cho Hee ve ben aynı takımdaydık. Jimin, Bong Cha ve Ae Sook da aynı takımdaydı. Takım liderleri seçildi. Bizim liderimiz Kim Namjoon, karşı takımın lideri ise Kim Seokjin oldu. Taş kağıt makas oyunuyla ortaya ilk biz geçtik.

Top Ae Sook'un elindeydi. Bana bakıp gülümsedikten sonra konuştu. "İlk seni vuracaktım Jungkook-ah ama o yakışıklı yüzün buna izin vermedi." Sırıttım ve Ae Sook'a uçan öpücük attım. O da sırıttı ve topu Min Yoongi'ye attı. Min Yoongi toptan kaçtıktan sonra top Jimin'e geldi. Jimin topu hızla aldı ve bana baktı. Sinirli duruyordu ama neye sinirlendiğini anlayamamıştım. Hızla topu bana attığında zar zor kaçabilmiştim.