Şimdi gerçek miydi bu ? O kadar ani olmuştu ki yalnızca elimle dudaklarımı kapatabilmiştim . Ama bu hiç de iyi bir şey değildi . Elimin üzerindeki dudaklarının sıcaklığı karşısında benim buz gibi hiçliğim ...
Tam olarak hissettiği bu olmalıydı . Bu yüzden çabucak bitmeliydi . Belimde olan sağ elinin üzerine sol elimi koyuyorum . Ardından biraz geriye doğru eğiliyorum . Birkaç saniye sonra Jonghyun da ellerini çoktan çekmişti . Ellerimin üzerindeki sıcaklık da çoktan yok olmuştu . Şimdi , az öncekilerden de kötü olan bölüm başlıyordu .Gözlerinin içine bakmak hiç bu kadar zor olmamıştı . Hem kulis o kadar sessiz sakindi ki , sanki içerde bizden başka kimse kalmamış gibiydi . Böyle olması üzerime kitlediği bakışlarının etkisini her saniye artırıyordu .
—- Beni biraz da olsa seviyorsun sanmıştım . Beni düşünmekten uyuyamadığın günlere ne oldu?
—- Hiçbir şey . Öyle günler hiçbir zaman olmadı .
—- Ne ?
—- O mesajları ben yazmadım . Bir haftadır ne zaman söylesem diye düşünüyordum . Bir türlü fırsat bulamadım . Özür dilerim .
—- Senin telefonundan kim yazmış o zaman ?
—- Brandon . Seninle yemekten geldikten sonra yazmış .
—- Gönderdiği fotoğraf , peki o nasıl ?
—- Brandon belli ki sana söylememiş ama profesyonel fotoğrafçı. O gün taktığım yüzüğün aynısından anneme de hediye olarak almak istemişti . Bu yüzden bir fotoğrafını çekti . Niyetinin aslında bambaşka olduğunu hiç fark etmemiştim . Zaten ertesi gün sabahın köründe kaçıp gitti. Gerçekten bazen çocuk gibi davranışları var . Ayrıca sinesteziyi genelde yalan söylerken çok kullanırdı . Yalan söylediğinin anlaşılmaması için doğru söyleyen birinin duygularını fazlasıyla iyi bir şekilde yansıtırdı . Bunu bilmeme rağmen defalarca kez , şimdi olduğu gibi , yalanlarına kandım . Belki siz yemekteyken de yalan söylemiş olabilir . Söylediği hiç bir şeye tam olarak inanma . Defalarca kez özür dilerim Jonghyun. ( fazlasıyla hayal kırıklığına uğramıştı , görebiliyordum)
—- Çok tuhaf , onunla beraberken sanki her şeyi doğru söylüyormuş gibiydi .
—- Jonghyun, sana söylediği şeylerden doğru olduğuna emin olduğum tek bir şey var .
—— Neymiş o ?
—— Bugünü beraber geçirecek olmamız .
———————————————————————————————
Konferans salonundan en son ayrılanlar biz olmuştuk . Şimdi Jonghyun'nun arabasındaydık .Ama nereye gideceğimiz hakkında benim en ufak bir fikrim dahi yoktu .
—— Şimdi , beraber bir yerlere gitmek konusunda hala kararlı mısın ?
—- Bir hafta önceden alınmış bir randevuyu bozmak istemiyorum . Ayrıca merak ettiğim bazı şeyler var .
—- Oov , peki o zaman , kimin merakı daha fazlaymış ?( bunu bana söylerken , yüzünü dönüp gülmeye başlamıştı ) Gitmek istediğin , aklında olan bir yer var mı ?
—- Hımm , sanırım evet . Water Tower Place , alışveriş merkeziydi sanırım ama aklıma başka bir yer gelmedi .Ayrıca şimdi gidebileceğimiz en sakin yerlerden birisi .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
WİNTER'S WONDERLAND
Ficção CientíficaÖzgür iradenin sınırlarının sorgulandığı Massey, tanrı parçacığının gizeminin çözüldüğü CERN , yanlış bir kararının nelere mal olduğunu gösteren Cenevre , 23 yıl sonra adaletin fısıltılarının yeniden duyulmaya başlandığı Pyongyang . "Hayatımın kontr...