KUYMAĞUNA GEVREK BANDIĞUM ( BİTTİ)

3.Bölüm: Bekle Bizi Trabzon

Hayırlı Cumalar😊 Keyifli Okumalar💖

Oy ve yorumlarınızı bekliyorum❤

İnstagram: Aslhnyks

~~~~~~~~~~~~~

" Ablaaaaa! Bikini alayım mı yanıma? "

Meşe, karşısında iki elinde üç farklı bikini tutan kardeşine umutsuz gözlerle baktı. " Garibim gideceğimiz köyü tatil köyü sanıyordu heralde. " diye içinden geçirdi.

" Abla neden öyle bakıyorsun? Cevap versene bikini alayım mı? "

Derin bir nefes aldıktan sonra gülümseyerek konuşmaya başladı. Tabi bu konuşmanın sonu ne kadar hayırlı olabilirdi o da ayrı bir mevzuydu.

" Şimdi ben sana alma desem almayacak mısın? "

" Yooo, alacağım. "

" E o zaman neden bana soruyorsun ablacım? "

Nisan elinde tuttuğu bikinilerini sallaya sallaya odadan çıkmadan önce arkasını dönüp ablasına pis bir bakış attı.

" Gıcıklığına. "

Meşe elinde ne var ne yok Nisan'a atarken Nisan kahkahalar atarak hızla odasına koşup kapısını kilitledi.

Meşe sinirlerine hakim olmak için derin nefesler alırken Koridordan odasına doğru yürümeye başladı. Yürürken ayağına dolanan kıyaferlerini de sinirle kucağına alıyordu.

" Biz bunu hastanede karıştırmış olsak bir şekilde anlardık. Kesin annemin karnındayken beyin gelişiminde bir sorun oldu, bebekken ateşli hastalık geçirmiş de olabilir. Bu kadar beyinsizlik bünyesine ağır gelmiyor mu? Anlamadım gitti. "

Meşe içinden söylene söylene odasına girip kıyafetlerini ve eşyalarını valizine yerleştirmeye kaldığı yerden devam etti. Tanıdığı herkese küçük de olsa hediyeler almıştı. En bomba hediyesiyse Hüseyin odununa aldığı hediyeydi. Onun hediyesini en korunaklı yere koyarak kıyafetleri ile sardı. Dudaklarında alaycı bir gülümseme olmuştu.

" Sen görürsün Hüseyin odunu. Bana aputraki demenin cezasını çekeceksin. "

" Kızım, müsait misin? "

Nilgün Hanım elindeki poşet ile Meşe'nin odasına girdikten sonra odaya şöyle bir göz attı.

" Sen hiçbir şey almamışsın ya annem, Nisan odasını boşaltmış. "

İkisi de Nisan'a gülerken Nilgün Hanım yatağın boş bulduğu bir yerine oturdu.

" Bitti mi kızım hazırlığın? "

" Bitti annecim, zaten çok kalmayız. Nisan'ın köy hayatına iki haftadan fazla dayanabileceğini sanmıyorum. Biraz önce gelmiş bikini alayım mı? Diye soruyordu. "

" Eğer o sıkılırsa erkenden gelir ama sen kalabilirsin yazın sonuna kadar. "

Meşe annesinin sözleriyle küçük çaplı bir şok geçiriyordu. Öyle ki gözleri pörtlek pörtlek olmuştu.

" Bakma bana öyle ciddi söylüyorum. Hem anneannen yalnız kalmaz hem sen de Hilal ile güzel vakit geçirirsin. "
Meşe bu işte bir iş olduğunu düşünse de aklına hiçbir şey gelmemişti. Nilgün Hanım elindeki poşeti kızına doğru uzattı. Meşe merakla annesinin elinden poşeti alıp içinde ne olduğuna bakmaya başladı. Gördüğü şey ile şaşkınlıkta nirvanaya ulaşmıştı.

" Annee?! Bunu neden bana veriyorsun? Bu aile yadigarı çok kıymetli. "

" Yaz günü oralarda şenlik çok olur. Benim kızım da gösterir marifetlerini dedim. "