Lucifer'ın Seçtiği- 'Artık Öğrenebilirsin'

692 34 1
                                    

Evet harika. Şeytanlar yetmiyor bir de melekler mi uğraşıcam? Hayır!!

- Ne meleği? Şeytanlarla uğraştığım yetmezmiş gibi onları çekemem!

- Seni arıyorlar.

- Ne için?

- Şuan bunu söyleyemem.

- Ya töbee.. Canım sen benimle dalga mı geçiyorsun? dedim

- Alice, onun izin vermesi gerek. Lucifer izin vermeden anlatamam. Seninle konuşmalı, ondan sonra.

- Niye ondan izin alıcakmışım? dedim

- Alacaksın işte boşver.

Pöfledim. Cidden sıkıldım artık bu olaydan.

- Bak Alice, melekler şeytanlardan daha da güçlü ki bunu biliyorsun. Eğer onları kızdırırsan sonuçları senin için hiç iyi olmaz. dedi. Tam cevap verecektim ki kapı çaldı.

Jensen ve Martin gelmişti.

- Selam çocuklar dedim.

- Selam dediler. Arkadan Ellie ve Anna'nın da geldiğini gördüm. Bu olaylar yüzünden onlarla uzun zamandır görüşemiyorduk. İkisine de sıkıca sarıldım.

Koltuğa karşılıklı oturduk. Söze Jensen başladı;

- Alice, son durumlar ne? dedi. Hepsini özetledim. Hepsi de bana öküzün trene baktığı gibi bakıyorlardı. İnanmada zorluk çekiyorlardı. Hayliyle yani. Bana da birisi böyle bişey söylese elinden tutup tımarhaneye götürüdüm.

- Yani nasıl olurda annen ve baban üvey olabilir. Bunca yıldır tanıyorum ve hiç belli etmemişlerdi.. dedi Anna şaşkınlıkla.

- Bende şoktayım. dedim

- Şu mühüre bakabilir miyiz? dedi Martin. Ayağa kalkıp t-shrit'ümü kaldırdım. Mükemmel ötesi duruyordu. Bir kez daha baktığımda hayranlıkla baktı. Karnımdan başlayıp beli sarıyor ve sırtıma kadar uzanıyordu.

- Aman Tanrım.. diye mırıldandı Ellie. Hepsi hayranlıkla bakıyordu.

- Bu mükemmelden de öte. dedi Jensen.

- Evet bende öyle düşünüyorum ama mühür organlarımın bile tüm hücrelerine işledi. Canımı o kadar acıtmıştı ki ölmeyi diledim. dedim.

Ashley mutfakten geldi. Ashley'yi tanımıyorlardı ama o kadar güzeldi ki Ellie ve Anna bile yiyecek gibi baktılar.

- Çocuklar bu Ashley. Halam. dememle

- Halan mı!?! diye anırdı Anna. Evet bildiğin anırdı.

- Hala olmak için çok mu gencim? dedi Ashley gülerek. Hepsi bir ağızdan "Evet!" dediler.

- Bak Alice önce bunun sıradan bir lanet olduğunu düşünmüştüm ama bu yüzyılın en büyük olayı. dedi Jensen.

- Haklı, melekler seni kısa süre içerisinde bulurlar. İyice korunmalısın. dedi Martin.

- Nasıl? dedim. Bana bir büyü torbası gibi bişey verdi. Ashley'e de.

- Bunları yanınızdan ayırmayın. Bir süre sizi bulmalarını engeller. dedi ardından Martin.

- Saol Martin diye teşekkür ettim.

- Alice, melekler niye seni arıyor? diye sordu Anna.

- Bilmiyorum. Ashley söylemiyor. dedim Ashley'e ters ters bakarak.

- Lucifer'la konuşman ve onun izin vermesi gerekiyor. dedi Ashley.

- Vay be, Lucifer ile iletişime geçmek... Hem de hiç zorlanmadan bunu yapabiliyorsun Alice. Böyle olacağını hiç tahmin etmezdim. dedi Ellie.

- Ben de. diyebildim.

Daha sonra heryer karardı. Bi an öldüm sandım. Tek duyduğum Anna, Ellie, Jensen ve Martin'in

- Alice!! Kendine gel!! bağrışlarıydı. Daha sonra o sesler de kesildi ve onu duydum. Evet, şeytan benimle konuşuyordu. Lucifer kalın sesiyle konuştu;

- Zamanı geldi. Artık öğrenmelisin.

Lucifer'ın SeçtiğiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin