I am not as fine as I seem.
(Göründüğüm kadar iyi değilim.)~
Zeus' la beraber oturmuş içiyorduk. O bütün halkın sorumluluğunu bense kendi üzüntümü unutmuştum bir nebze. Dediğim gibi bir nebze çünkü acısı hala derinlerinde yatıyordu ve çıkmak için an kolluyordu. Ne zaman güçsüz olursam bir de o darbe vuracak ve beni tamamen yıkacaktı. İzin vermemeliydim. Bunun için uğraşıyordum ama görüntüler aklımdan silinmiyordu. O... onu öpmüştü. Hemde nişanımızın olduğu gün. O Kuvvet Tanrısı değil miydi? İstese itip onu oracıkta öldüremez miydi? O kadar mı değersizdim gözünde? O kadar mı hiç?
Tekrardan buğulanmak üzere olan gözlerimi kırpıştırarak normal hale getirdim. Belki de kendime yeni bir hayat yeni bir yol çizmeliydim. Belki de kaderimde Jungkook yoktu. Belki de ben onu gözümde ve kalbimde fazla büyütmüştüm.
İçimden boşverip bir kadehi daha tek yudumda içtim. Ne kadar uğraşırsam uğraşayım sarhoş olamıyordum. Sanırım bu da benim lanetimdi. Tanrı da olsan Tanrıça da olsan bu hayatta her zaman kötü yönleri vardı.
Aklıma düşen Hoseok bir kat daha üzülmemi sağlamıştı. Eğer Jungkook olmasaydı onu orada kabul ederdim ve onu seveceğimden emindim çünkü çok iyi kalpli-
"Sevmen için iyi kalpli olmasına ihtiyacın yok. Senin kalbin onun için atmıyor. O yüzden ne kendini ne de onu üzme. Jungkook' u unutmak uğruna onun duygularıyla oynama Taehyung. O zaman sana bu kadar iyi yaklaşmam çünkü. Sen nasılsan gözümde o da aynı şekilde."
"B-ben özür dilerim. Düşüncelerim o yine değildi. Yani y-yani onu kullanmak değildi. Ben onu sevebilirim diye düşünmüştüm. Ben gerçekten özür dilerim."
"Sorun değil ama bir daha böyle şeyler düşünme."
"Ah birde. Taemin' e ne olacak. Kartal oldu. Tekrardan eski bedenine dönebilecek mi?"
"Ben ona ödül verdim Taehyung. Bunca zaman seni bekledi sonra da sana bolca yardım etti. O artık çift bedenli. Yani hem kartal hemde insan vücudu."
"Zeus sana sormam gereken bir şey var."
Gözlerim bir süre etrafta gezindikten sonra tekrar onu buldu.
"Jungkook suçlu mıydı orada? Onu öldürebilecek veya karşı gelecek gücü varken neden kullanmadı. Beni gördüğü halde onu öptü. Neden?"
"Bunun cevaplarını senin için Jungkook verse daha iyi olacak emin ol. Ben sadece şunu söyleyebilirim ki. İyiliğin için."
"İyiliğim için kalbimin bin parçaya bölünmesine izin verdi ve karşımda o kızı öptü. Sence bu iyilik mi?"
"Bu onun kararları ben sadece düşüncelerini biliyorum. O da iyiliğin için."
"Sende olmasan gerçekten beni dinleyecek kimsem yok."
"Aslında Taehyung!"
"Efendim!"
"Eğer dediğin gibiyse git ve Hoseok' la konuş. Hem dert dinleme de hemde tavsiye vermede çok iyidir. Ayrıca moralini de düzeltir. Sadece orada ilişki mevzusu açma yeter. Yoksa seni kendim boğarım."
Gözlerini büyütmüş ve ellerini boynuma uzatmıştı. Gülerek ellerini ittiğimde o da gülmüştü.
"Hadi şimdi naş naş. Daha bebeklerimle orman yürüyüşü yapacağız."
Diyip arkamı gösterdiğinde dev minotorları gördüğümde tırssamda gülmüştüm konuşma şeklinden dolayı.
"Siz o küçücük karınlarınızı doyurun bende dedikodu yapmaya gideyim olur mu?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Centuries-Old Loneliness 'TAEKOOK'
Fantasy-Tanrılar ve Tanrıçaların gerçek olduğu bir dünya. - Peki ya savaşın olduğu bir dünya. - Bu karmaşa içinde mutluluk ve sevgiye yer var mı? 'Mutluluk ve sevgiye her zaman yer vardır. Önemli olan onlar için zaman ayırmak.' -DÜZENLENİYOR-