Centuries-Old Loneliness 'TAEKOOK'

26

I tried carrying the weight of the world. But I only have two hands. I hope I get the chance to travel the world. But I don't have any plans. I wish that I could stay forever this young...
(Dünyanın ağırlığını taşımaya çalıştım. Ama sadece iki tane elim var. Umarım dünyayı dolaşmak için bir şans yakalarım. Ama hiç planım yok. Sonsuza kadar genç kalabilmeyi dilerdim...)
~Avicii~

(Avicii gerçekten Apop da sayılı sevdiğim sanatçılardandır. Huzur içinde yat güzel adam...)

~

"Bak hayatım olmaz diyorum. Başım ağrıyor başım."

"Yalan söyleme orospu. Jimin de dedi çocuklar hoşlanıyormuş bizim seksimizden daha ne baş ağrısından bahsediyorsun sen. Tabi ben hamile olunca işin bitti benimle. Ama varya bittin oğlum sen. Zeus' u kışkırtıp üzerine salayım da gör sen."

"Pardon hayatım da Zeus' a gidip önce seks hayatımızı anlatacaksın sonra da beni, seninle çocuklar zarar alır o yüzden sevişmiyorum diye şikayet mi edeceksin? Çok merak ediyorum."

"Ohooo aşkım ben Zeus' a neler anlatıyorum bir bilsen. Sen masum yönleri biliyorsun sadece. Seninkinden bile bahsettim. Baya heybetliydi yiğidimin malı dedim. Kaliteli armuttan senin gibi ayılar anlar zaten deyip kovdu beni ama olsun."

Son dediğimden sonra dudağımı büzmüştüm. Harbi harbi kovmuştu. Neyse en azından Taemin gibi yoklukta değilim. Yavrum dağa, taşa...

Büzdüğüm dudaklarıma sulu öpücük konduran Jungkook' a sinsi bir şekilde gülümseyip üzerine atlayacağım sırada odaya dalan aptal ama salak kız kardeşim Jennie engel olmuştu. Ay' ın Tanrıçasıydı ancak annemin ölümünden sonra ne yapılacak ise buradan yapıyordu. Babam düzenli olarak Güneş' te olsa bile Jennie gitmek istememişti.

"E ama yeter be. Enişte dedik bağrımıza bastık motor ettin abiciğimi. Herneyse herkese nasip olmaz üçüz teyzesi olmak."

"Ulan salak hala olacaksın sen ne teyzesi."

Bana diş göstermeye başladığında üzerime atlayacağını anlamıştım. Tam atlayacakken karnımı gösterip yatağa yayıldığımda bağırarak bana doğru koşmaya başlamıştı.

"Bu aptal ve boş kafana tekme atmamı engelleyen bir sebep değil. Teyzesine çekecek yeğenlerim. Dua edelim de sana çekmesin. Motor olur çocuklar motoooor."

Biz atışırken Lisa ve Jungkook alınlarına avuçlarının içleri ile vuruyorlardı. Tabi seme olmak ve böyle iki çatlak eşe sahip olmak herkesin harcı değildi.

"Lisa çok merak ederek soruyorum. Çok mu aradın bu şapşalı. Hadi benimki kaderimde yazılıydı. Yüzyıllardır tanıyoruz birbirimizi. Ama senin hala şansın var kaçıp gitmek için. Bak kayınço, benden sana tavsiye bizim çocuklar da doğunca direk size bırakıp kaçacağız biz. Aklını kullan aklını. Bu devirde ancak böyle yaşanıyor."

Jungkook Lisa' nin omzuna kolunu koymuş öğüt veriyordu. Bende dinliyordum ama kayınço' dan sonra benim devreler ters takla atmıştı. Tabi benimle beraber Jennie' de duyduğu için ikimiz de yatağa tekme atarak gülüyorduk. Daha doğrusu tepiniyorduk. Taa ki o kokuyu alana kadar...

Aç köpek gibi burnumu havaya kaldırıp koklarken kokunun yavaşça azalmaya başlaması ile hızlıca odadan koşarak çıkmış ve kokuya doğru son hızla ilerlemiştim. Saraydan çıkıp tam sağıma döndüğümde aşçının çocuğunun elinde benim en sevdiğim cam şekerlerden vardı. Tam isteyecekken şekerin hepsini ağzına atmıştı. Bok ye çocuk.