Uyandığımda hala Jorge'nin kolları arasındaydım. Biraz doğrulup onu uykusunda izlemeye başladım. O kadar huzurlu uyuyordu ki uyandırmamak için yavaşça yanından ayrılıp ayağa kalktım. Kahvaltı hazırlamalıydım ama ben yumurta kırmayı bile beceremezdim. Kara kara düşünürken birden aklıma Lodovica geldi. Koşarak odama gittim telefonumu açıp Lodo'yu aradım. İlk çalışta hemen açtı.
MARTİNA: Alo? Lodovica?
LODOVİCA: Nerdesin sen?!
MARTİNA: Sanada günaydın. Biz Jorge'yle bi adaya geldik neyse vaktim yok sonra anlatırım nasıl kahvaltı hazırlayabilirim?
Lodo telefonda uzun uzun anlattıktan sonra elimden gelenin en iyisini yapmaya çalıştım. Hazırladıklarımı kumsaldaki masaya götürdükten sonra duş alıp üzerimi değiştirdim. Kahvaltı çok güzeldi ama mutfak için aynı şeyi söyliyemezdim. Jorge uyanmamıştı, benim çıkardığım onca gürültüden sonra bile. Uyandırmak için yaklaştım ve dudağına bi öpücük kondurdum. Esneyerek gözlerini açtı ve beni görünce gülümsedi.
JORGE: Bu uyandırma yöntemini sevdim :)
MARTİNA: Seversin tabi :) Hadi kalk artık kahvaltı hazır.
************
Yumurtasıyla biraz oynadıktan sonra bana bakıp gülümsedi.
MARTİNA: Ne :D
JORGE: Hiiiiiç sadece yumurtanın içindeki kabukları çok sevdim :D
MARTİNA: Ne ama... Nasıl olur? Ben çok dikkat etmiştim :/
JORGE: Önemli değil :)
Dedi ama benim moralim çoktan bozulmuştu çünkü hazırladığım kahvaltı güzel olmamıştı.Jorge beni öyle görünce yaklaştı ve bana sarıldı.
JORGE: Üzülme artık, bak ben senin yanında çok mutluyum ve bunun bozulmasını istemiyorum.
MARTİNA: Ama Jorge sana kahvaltı bile hazırlayamadım :(
JORGE: Bu kadar ufak şeyleri kafana takma. Hadi denize girelim akşamda film izleriz ;)
MARTİNA: Fakat filmi ben seçmek istiyorum :)
JORGE: Kabul :)
Odama girip bikinimi giydim üzerine de tül bi elbise giydikten sonra dışarı çıktım. Jorge beni süzdükten sonra elimi tuttu ve gülümsedi. Sahilde el ele yürüyorduk ki hiç beklemediğim bi anda Jorge elindeki çantayı şezlonga bırakıp beni kucağına aldı ve denize doğru koşmaya başladı.
Su soğuk olduğu için ikimizde titredik. Biraz yüzdükten sonra bacaklarımı Jorge'nin beline, kollarımıda boynuna doladım ve başımı omzuna yasladım.
MARTİNA: Şu an o kadar mutluyum ki :)
JORGE: Bende, çünkü sen yanımdasın :) Eski sevgilililerimide buraya getirdim ama hiç bu kadar mutlu olmamıştım :)
MARTİNA: Ne?!
Ona en kötü kıskanç kız bakışımı attım. Bu ada bize özel diye düşünmüştüm. Meğer öyle değilmiş. Ne sanmıştım ki oda her erkek gibiydi.
JORGE: Sadece şaka yaptım :D Burası bizim özel yerimiz :) Yoksa sen beni kıskandın mı? :)
Sanki düşüncelerimi okuyordu. Evet onu kıskandım ama ben ilk defa Diego'dan başka bi erkeği bana ait hissetmiştim.
MARTİNA: Ne? Ne kıskanması ben sadece.....
JORGE: Ben sadece ne? :)
MARTİNA: Ben... evet seni kıskandım. Seni öptüğümde bile bu kadar şaşırmamıştın.
Derin bi iç çektikten başını boynuma yaslayıp kokumu içine çekti.
JORGE: Şeyy evet beni öptüün :)
MARTİNA: Üşüdüm ben çıkalım mı artık?
JORGE: Tamam :)
Dedikten sonra havlumu alıp kurulandım ve şezlonga oturdum.
MARTİNA: Burda neden tek şezlong var acaba ? :)
JORGE: İki tane olsaydı beraber yatamazdık ;)
Tek kaşımı kaldırdım sonra yanıma oturmasını söyledim. Başımı omzuna yasladım ve gün batımını izlemeye başladım.
MARTİNA: Eğer bu bi rüyaysa hiç bitmesin olur mu :)
JORGE: Bitmesin aşkım :))
---------------------- 11. BÖLÜMÜN SONU ------------------------
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beni Yalnız Bıraktın
Fanfic"Yalancı" deyip doğruldum ve yüzüne baktım. İkimizde bi an ciddileştik. Dudaklarına bakıp biraz yaklaştım ve bu sefer ben onu öpmeye başladım. Bu bizim ilk öpücüğümüzdü. Bi anda geri çekilip "Seni Seviyorum" dedi. Gözlerine bakıp "Bende...