Duyduğum sesin kime ait olduğunun farkındaydım. Ama emin olmamak için yüzümü çevirmiyordum. Carlos da şaşırmıştı. Yüzünü buruşturmuş Xabiani'ye bakıyordu.
CARLOS: Sende kimsin?
XABIANI : Ben sev.....
LODOVİCA : Kendisi Martina'nın abisi olur. Merak etti heralde , Xabiani Tini Jorge'yle sinemaya gitti istersen gidip onlara bakalım.
Xabiani sinirle burnundan soluduğunda Carlos'a yaklaşıp,
LODOVİCA : Kıskançlık başa bela görüyorsun nelerle uğraşıyorum.
Dediğimde kıkırdadı. O güzel gülüşüne karşılık verdiğimde yüzüme düşen bir tutam saçımı alıp kulağımın arkasına koyduktan sonra tekrar bir gülümseme bahşetti.
CARLOS: Bunlarla uğraşmak zorunda değilsin :)
Carlos bunları yaparken Xabiani çoktan gitmişti ve muhtemelen çıkış kapısında beni bekliyordu.
LODOVİCA : Biliyorum :) Ve evet..
CARLOS: Ne evet?
Bu çocuk ne kadar unutkandı böyle 5 dakika önce çıkma teklifi etmişti ama sonra unutmuştu.
LODOVİCA : Kavalyem olmanı istiyorum evet :)
CARLOS: O zaman seni akşam evinden alırım :)
Dedikten sonra yanağıma yumuşak ve bi o kadarda uzun öpücük kondurup şan sınıfına doğru ilerledi. Herşey bu kadar zor mu olmalıydı? Yani bu hafta ilk defa hayatımın en güzel 10 dakikasını geçirmiştim fakat beni dışarda bekleyen bi eski sevgilim vardı. Ve depresyona girmemin asıl nedeniydi.
Merdivenlerden çıktıktan sonra tahmin ettiğim gibi Xabiani bi banka oturmuş, bekliyordu. Geldiğimi görünce hemen ayağa kalktı iki adım adım attıktan sonra hemen yanımdaydı. "O ve lanet uzun bacakları"
LODOVİCA : Ne oldu? Neden geldin?
XABIANI : O çocuğun çıkma teklifini kabul etmedim de.
LODOVİCA : Tabiiki de ettim. Etmemem için bir sebep göremedim çünkü.
XABIANI : Peki ya biz?
LODOVİCA : Biz mi? Güldürme beni Xabiani biz diye bişey kalmadı artık. Baban bizi bitirdi. Sadece sen ve ben biz değil. Sen benim gözümde en yakın arkadaşımın abisi olarak kalıcaksın o kadar. Daha ne kadar anlatıcam bilmiyorum ama artık bunu kafana sok biz ayrıldık!
Ağlamamak için kendimi zor tutuyordum. Çünkü eğer karşısında ağlarsam hâlâ ona aşık olduğumu düşünebilirdi. Düşünebilirdide ne demek zaten ona aşıktım. Onu sevmediğimi düşünmesi gerekiyordu. Ancak böyle ikna olur ve beni sevmekten vazgeçerdi.
Tam arkamı dönmüş gideceğim sırada Xabiani'nin sesiyle olduğum yerde kaldım.
XABIANI : Madem öyle diyosun bitsin gerçekten. Sende bundan sonra benim gözümde KIZ KARDEŞİMİN EN YAKIN ARKADAŞI OLARAK kalıcaksın.
Hoşçakal......
Uzun süredir tuttuğum gözyaşlarımı bırakmıştım. Yüzüne bakmaya cesaretim yoktu ve ağladığımı görmesini istemiyordum. Bu nedenle koşar adımlarla oradan uzaklaştım ve bi taksi durdurdum....
- - - - - - - - - - - - - - MARTİNA - - - - - - - - - - - -
MARTİNA : Ne?! Peki abim ne dedi?
LODOVİCA : Oda aynı şeyi düşünüyor Tini yani başta her erkek gibi sorun çıkardı ama kabullendi artık.
Lodo'yla telefonda konuşurken makyaj yapmak çok zordu. Özellikle Jorge gözlerini dikmiş beni izlerken işimi dahada zorlaştırıyordu. Telefonu kulağımdan çekip kendimden uzaklaştırdıktan sonra Jorge'ye dönüp,
MARTİNA : Lodo'yla konuşuyorum aşkım :)
Başıyla onayladıktan sonra yatağıma uzandı.
LODOVİCA : Jorge mi yanında?
MARTİNA : Evet tatlım seni kaçta almamızı istersin?
LODOVİCA : Hiç gerek yok çünküüü bu nasıl söylenir bilmiyorum ama biz sanırım Carlosla çıkıyoruz :))
MARTİNA : Ben, ben ne diyeceğimi bilemiyorum Lodo yani umarım mutlu olursun :)
LODOVİCA : Umarım :/ Neyse Carlos birazdan burda olur partide görüşürüz :)
Telefonu kapattıktan sonra sırtımı makyaj masasına yasladım ve kollarımı göğsümde kenetledim. Derin bi iç çektiğimde Jorge yatakta doğrulmuş anlamamış gözlerle bana baktı.
MARTİNA : Abim ve Lodo tamamen ayrılmış ve Lodovica partiye Carlosla geliyor.
JORGE : Üzüldüm, ama Carlosla da mutlu olucağını sanmıyorum doğrusu.
MARTİNA : Neden böyle düşünüyorsun sevgilim?
JORGE : Sadece bir his. Neyse sen hazırsan çıkalım artık.
MARTİNA : Hazırım bitanem.
------------------------
Arabaya bindiğimizden beri Jorge tek kelime etmemişti. Canı bişeye sıkılmıştı belli. Ne kadar merak etsemde sormuyordum. Fakat bu sessizlik artık beni rahatsız etmeye başladığında yüzümü ona çevirdim.
MARTİNA : Sevgilim? :)
JORGE : Hıı?
Hı mı? Tamam araba kullanırken konuşmayı sevmediğini biliyordum ama hı ne demek ya? Bu rahatsızlığımı ona belli etmeden konuşmaya devam ettim,
MARTİNA : Senin canın neye sıkkın böyle?
JORGE : Bizimkiler.....Kavga ettik ve....bana evin huzurunu bozduğumu söylediler. Bende....evi terkettim. Mechi'nin yanında kalıyorum. Ama..
şimdilik.
MARTİNA : Neden birlikte yaşamıyoruz? Kendi evimizi tutabiliriz aşkım :)
Jorge ani bi frenle durduğunda neye uğradığımı şaşırdım. Yüzünde çarpık bi gülünsemeyle bana döndüğünde bile şaşkındım,
JORGE : Ne yani teklif etseydim birlikte yaşama fikrini kabul eder miydin? :)
---------------- Yazar Notu - - - - - - - - - - - -
Ne kadar sıkıcı bi bölüm yazdığımın farkındayım ama bu geçiş bölümü gibi bişeydi. Herşey daha yeni başlıyor okuyucularım ;))
4.67K ♥
Sizden istediğim sadece yorum yaparak görüşlerinizi bildirmeniz bide Oy vermeyi unutmayın Neyse ben çok konuştum SİZİ ÇOOOOK SEVİYORUM :**
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beni Yalnız Bıraktın
Fanfiction"Yalancı" deyip doğruldum ve yüzüne baktım. İkimizde bi an ciddileştik. Dudaklarına bakıp biraz yaklaştım ve bu sefer ben onu öpmeye başladım. Bu bizim ilk öpücüğümüzdü. Bi anda geri çekilip "Seni Seviyorum" dedi. Gözlerine bakıp "Bende...