Bİ KAÇ KİŞİ BİR AN ÖNCE YB İSTEDİĞİ İÇİN YAYIMLIYORUM NORMALDE PAZARTESİ YAYIMLİCAKTIM YORUM VE BEĞENİ BEKLİYORUM BU ARADA 3.7 K OLDUK ÇOK MUTLUYUM ^_^
O odadan da çıkıp tekrar dört duvar olan odaya gittik. Elimdeki bütün taşları birleştirdim. Havada uçtular ve öylece durdular.
-Şimdi napıcaksın?
-Haritaya göre ruh elementini kullanarak taşları bütünlicekmişim. Sonra bi dilek tutucam ve herşey düzelicek.
Ruh elementini bütün bedenimde hissettim. Vücudumdan mor dumanlar çıkmaya başladı. Taşa mutluluğumdan, üzüntümden, korkularımdan, anılarımdan, hislerimden... Her duygu uyandırıcı şeyimden ruh elementi yoluyla kattım. Taş birleşti ve bi bütün oldu. Şimdi mor bir taştı.
Şeyma-Melis! Sen değiştin!
Değiştim mi? Şeyma'nın uzattığı aynadan kendime baktım. Cebinde ayna mı taşıyo yani?
Boynumda kolye gibi şekiller vardı. Bileğimde, ensemde, kolumda ve omzumda da vardı. Ben şimdi çok çok çok çok daha güçlüyüm.
Koray'a sarıldım.
-Bana sarılma! Beni ittirdi. Şaşkınca ona baktım.
-Koray noldu?
-Bana sarılma dedim!
-Hayır...hayır... Koray beni lütfen hatırla. Sen kehanet saçmalığını yenmeme yardım ettin. Sen beni sevdin ben de seni. Seni korumak için yalan söyledim ama sen beni yağmurda öpünce çok mutlu olmuştum. Lütfen beni bırakma.
Kafası karışmış gibi etrafına bakındı. Sonra bana umutla baktı.
-Seni hatırlıyorum. Sen Melis'in. Benim sevgilimsin.
-Beni hatırladın! O an öyle mutlu oldum ki... Koray'ın boynuna atıldım.
-Evet seni hatırlıyorum. Ama...başka bişey hatırlamıyorum.
Elleri şeffaflaşmaya başladı. Elimi tutan elini artık hissetmemeye başladım. Hayır! Bu olmaz! Koray'a bakarak ağlamaya başladım. Şeyma yanıma geldi ve beni çekiştirdi.
-Melis bakma ona. Melis... Bakma diyorum!
Ama bakmadan duramıyorum işte. Koray tamamen yok olunca iyice ağlamaya başladım.
-Melis bana bak. Şimdi doğru şeyi dilemelisin. Eğer doğru şekilde dilek dilersen her şey düzelebilir.
-Ne dicemi bilmiyorum.
-Bak Melis düşün...yani eğer doğru şekilde bi dilek dilersen eskisi gibi olabiliriz.
-Ama ben değiştim.
-Biliyorum ama...
-Hiç bişeyi düzeltemeyiz ki. Eğer laneti yenmek istersek sadece laneti yenmiş oluruz ama bu kolumda falan olan desenler yüzünden yakalanırız. O zaman ne dilicem ben?
Ümitsizce yere oturup düşünmeye başladık.
Ayağa kalktım ve taşı elime aldım.
-Her şeyin tıpkı eskisi gibi olmasını diliyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Güçler Okulu
FantasyHerkesin 14 yaşına geldiğinde kaderinin belirlendiği bir dünya düşünün. Gücünüz vardır ya da yoktur, bu 14 yaşında belli olur. Ve-dünya artık bunu kabullenmiş, belli bir düzen var ve hayat buna göre ilerliyor. Ancak Melis'in, kimsede olmaması gereke...