•Emir'den•
Esra'lar hepimizin elini öptükten sonra aile büyükleri olarak hepimiz birer resim çekindik. Ensar ve Efe de gelmişti yanımıza, sıkıldıkları için.
"Baba?"
Dedi Ensar bana. Ensar hep meraklıdır, hep!
"Efedim aslan oğlum."
Dedim bende ona dönerek. İyice yanıma sokuldu ve meraklı gözlerle bana baktı.
"Esra halam'a niye bukadar çok misafir geldi? O neden bukadar çok güzel kıyafetler giyip saçını güzel yaptı? Annem niye onun gibi yapmadı?"
Dedi gözlerini belerte belerte, fısıldayarak. Feriha'ya baktım. Onun güzel olmak için süslenmesine gerek yoktu ki, o hep güzeldi. Yine ve yine beni yok saydı. Yine ve yine bana bakmadı, inadına!
"Oğlum, bugün Esra halan için çok özel bir gün. Onu bugün istemeye geldiler babacığım."
"Baba, istemek ne demek?"
Dedi. 4,5 yaşında ki çocuk istemenin ne olduğunu nerden bilsin? Tabii ki soracak.
"Bak oğlum. Hani ben senin anneni seviyorum ya? Evlendim ya onunla? Biz onunla aile olduk sonra da siz doğdunuz. Aynı şekilde Ahmet eniştemiz de halanı sevmiş, onunla evlenmek istemiş, eeeh, nasıl desem. Esra halanla aile olmak istemiş babacığım."
"Eeeee, baba niye evlenmiyorlar ozaman hemen?"
Diye de devam etti Ensar. Güzel ve meraklı oğlum, ah oğlum.
"Çünkü önce deden'den izin istemesi lazımdı Ahmet eniştemizin. O da ailesiyle birlikte geldi, deden'den halanla evlenmesi için izin istediler ondan, deden de izin verdi onların evlenmesine. Onlar da bu şekilde yüzük taktılar. Evlenecekler."
Daha nasıl anlatacaktım ki? İnşAllah anlamışsındır oğlum.
"Hemen mi evlenecekler babacığım?"
Babacığım diyen dillerini ben yerim senin bal oğlum!
"Yok babacığım, tabii ki bir sürü hazırlık yapılacak önce. Böyle kocaman bir parti düzenleyeceğiz ona biz. Buna düğün deniyor babacığım. Orda eğlendikten sonra onlar evlenmiş olacaklar."
Diye de açıkladım. Şöyle bir baktı, düşündü eli çenesinin altındayken ve sonra aklına birşey gelmiş gibi bana dönerek kocaman güldü ve;
"Haaaa, yani ben şimdi Azra'ya evlenmek istersem sen benim için onun babasından izin mi isteyeceksin yani? Sonra benim için de parti yapcaz demi babaaa?"
Dedi. Azra kimdi ki şimdi? Şaşırdım. Şimdiden başlamış bu çocuk çapkınlığa valla!
"Zamanı gelince elbette yaparız oğlum da.. Azra kim?"
"Sevgiliiiiim!"
Dedi o da bunda birşey yokmuş gibi. Ben ise şok'tan şok'a girmek ile meşguldüm. Ensar fazla mı çapkın olmuştu? Bu yaşta sevgili falan..
"Sıpa bu yaşta sevgili mi olurmuş?"
Dedim yalancıktan kızarak. Herkes kendi halindeydi, o yüzden kimse bize ilgi vermiyordu, rahattık yani.
"Öff baba yaaa!"
Diye mızmızlanarak kucağımdan indi ve ilerlemeye başladı. Bende hayretler içerisinde izledim sadece..
*****
Misafirler gittiğinde epey geç olmuştu. Biz babamla salonda oturuyorduk, ablam ve yengem, ve tabii ki Feriha çocukları yatırıyorlardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
O ses SENSİN! Mr. & Mrs. Sarrafoğlu
Teen Fiction'Evli, mutlu ve çocuklu mu? Bize göre değil bu işler. Değil abi! Bana bir baksanıza, ben şarkıcı adam'ım, ne işim olur evlenmekle!' -Derdim, ama diyemiyorum. Niye mi diyemiyorum? Çünkü şu an evliyim.. Ben kim miyim? Ben Emir, Emir Sarrafoğlu. Bir...