Hayatınız kötüyse ne yaparsınız?
Müzik dinlersiniz belki. Olanları unutmaya çalışıp sizi mutlu edecek şeylere yönelirsiniz. Kafanızı dağıtacak bir sevgili ya da bir idol bulup bütün zamanınızı ona harcarsınız.
Ben de öyle yapmak istedim işte. Hoseok beni kaçırdığını sanarken kaçırmamıştı. Ta en başından ben kendi isteğimle buradaydım. Hiç kaçma girişiminde bulunmamıştım.
Her ne olursa olsun, onunla olmaktan mutluydum.
Şimdi ise beni evime bırakacağını söylüyordu. Eski iğrenç hayatıma geri dönüp ailemle kavga etmemi istiyordu.
Onsuz kalmamı istiyordu.
"Biriniz Yoongi ile kalın. Diğerleriniz benimle gelin."
Hoseok'un sesini duyduğumda hızla yataktan çıktım. Yeni banyo yaptığım için ıslak olan saçlarımı düzelttim. Korumalardan birinin kıyafetlerini giymiştim ve bedenlerimiz tam uyuyordu.
"Nereye?" dedim odadan çıkar çıkmaz. Hoseok bıkmışçasına nefes verirken korumalar da bana baygın bir bakış attı.
"Hey, sadece bir soru sordum."
Hoseok beni tınlamadan arkasını döndüğünde bende peşlerinden gittim.
"Ya!" dedi Hoseok durarak. Arkası bana dönük olmasına rağmen bana söylediğini anlamıştım.
"Sen gelmiyorsun."
"Geleceğim."
Bu konuşmayı belki de ellinci kez yapışımızdı.
"Gelmeyeceksin diyorsam, gelmeyeceksin."
***
"Yine bir bara mı gidiyoruz?"
Hoseok dikiz aynasından bana baktı sinirle.
"Ah..." dedi tekrar yola bakarken. "Neden gelmene izin verdiysem?"
Gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırdım.
Araba durduğunda dışarı baktım. Yine bir bara gelmiştik. Aradıkları adamın burada olduğunu söylemişlerdi.
Hoseok arabadan indiğinde korumalarla beraber bende indim. Bara girdik ve köşede bir yer bulup oturduk. Hoseok ve korumaları dikkatle etrafı incelerlerken ben ise aptal aptal bakınıyordum. Aradıkları kişiyi bilmediğim için yapacağım bir şey yoktu.
"Sen Yoongi ile kal." dedi Hoseok korumalardan birine. Diğer korumalarla beraber ayağa kalkarken ben de ayaklanmak için bir hamle yaptım.
"Sen kalıyorsun."
Korumanın beni yerime zorla oturtmasıyla Hoseok'u izledim. O gözden kayboluncaya kadar nereye gittiğine baktım dikkatle. Hoseok'un bir odaya girdiğini görünce yanımdaki korumaya baktım. Ondan kurtulmam lazımdı. Hoseok her an birini öldürebilirdi.
"Polis geliyormuş. Acil burayı boşaltın!"
Hoseok'un korumalarından birinin söylediği şey üzerine herkes çığlık çığlığa kaçmaya başladı.
Kaşlarımı çattım. Kesinlikle yalan söylüyordu.
Bar kısa sürede boşalırken Hoseok'la beraber giden iki koruma da onlarla beraber dışarı çıktı. Hoseok şu an odada yalnız mıydı?
"Sen neden çıkmıyorsun?" dedim korumaya dönerek. "Korumalar çıktı."
Koruma telefonundan gözünü ayırmadan konuştu.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
DARK -SOPE-
Fanfiction"Onun gülüşü zihnimde kaybolmuş bütün umudu geri getirdi, kalbim onunla ısındı. Yaşadığım bütün kötü anıları unutturacak kadar güzel gülüyordu." [TAMAMLANDI]