23.BÖLÜM

2.6K 326 201
                                    

"Neyden bahsediyorsun?" dedim kaşlarımı çatarak. Bang Shi Hyuk, Hoseok'a hafifçe gülümseyerek baktığında bende ona döndüm. Hoseok o kadar endişeli duruyordu ki, korktum bir an. Ya benden bir şey saklamışsa?

Hayır, Hoseok benden bir şey saklamaz. Artık değil.

"6 yıl önceydi, değil mi Hoseok?"

"Kapa çeneni!"

Bang Shi Hyuk'un yüzündeki neşe hic kaybolmadı. O kadar mutluydu ki, onun bu mutluluğu beni korkutuyordu.

"Çenemi kapatmamı istiyorsun." dedikten sonra ellerini bağladı Bang Shi Hyuk. "O zaman sen mi anlatacaksın?"

Hoseok oturduğu sandalyede sertçe hareket etti.

"Neden bana bunu yapıyorsun?"

Gözlerinden yaş değil, çaresizlik akıyordu. Endişe, üzüntü, pişmanlık... Hepsi vardı o göz yaşlarında.

"Neden mi?" dedi Bang Shi Hyuk, Hoseok'a yaklaşırken. "Bu piç kurusu geldikten sonra dediklerimi yapmamaya başladın. Ama sana hiçbir şey demedim. Yine de müsamaha gösterdim ama sen!"

Hoseok'a yumruk attığında sandalyeyle beraber yere düştü.

"Ama sen bu piç kurusuyla kaçtın!"

"O sandalyenin dört bacağını da götünde görmek istemiyorsan, Hoseok'u kaldır!"

Tanrım, bana güç ver. Onu kurtaramıyorum.

Bang Shi Hyuk adamlarına işaret verdikten sonra Hoseok'u kaldırdılar. Bir süre sakinleşmeye çalıştı Bang Shi Hyuk. Derin nefesler alırken ben Hoseok'tan gözümü ayıramamıştım.

Ayıp sana.

Hiç güneşten su döküldüğünü gördün ?

Bu yüzden sen de ağlamamalısın, Hoseok.

"Hoseok'la tanışman tesadüf değildi." dedi Bang Shi Hyuk.

Söylediği cümle kafamda defalarca tekrarlandı. Ellerim titrerken bunun sonucunu tahmin etmeye başlamıştım bile.

"Hoseok'un babası kumarda ortaya oğlunu koydu. Benim de pis işlerimi yaptıracak adama ihtiyacım vardı. Parasız bir adam işime geldi açıkçası."

Hoseok kafasını eğmişti. Yüzü görünmüyordu bile.

"Fakat o reşit bile değildi. Ona adam öldürtürsem yakalanmasından korktum. Daha toydu ve hemen yenilebilirdi. Bu yüzden onu gözetim altında tutarak bir süre daha evinde bıraktım. Benden nefret eden ama iyi kalpli biriydi Hoseok. Kimseye zarar verebilecek biri gibi durmuyordu. Çok arkadaşı vardı ve neşeliydi."

Eski Hoseok geldi gözümün önüne. Her şarkıda oynayan, beni neselendiren, yorgunluğumu alıp götüren Hoseok...

"Benden nefret eden bu çocuk bir gün ofisime geldi. Bana ne dediğini tahmin edebiliyor musun?"

Bir insan cevaptan korkar mıydı?

O kadar korkuyordum ki, nefesimi verirken bile ses çıkaramıyordum.

"Bana ailesi tarafından sevilmeyen, buz küpü gibi olan bir çocuk fark ettiğini söyledi. Pis işleri yapabilecek potansiyeli varmış."

Ellerim zangır zangır titredi.

DARK -SOPE-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin