19.BÖLÜM

2.9K 358 105
                                    

"Ona bir şey olursa seni öldürürüm, anladın mı?!"

Hoseok'un sesi çok uzaklardan geliyordu.

"Onu vuran sensin."

Gözlerimi açmaya çalıştım. Kendimde olmadığımı biliyordum. Bacağımda büyük bir acı vardı ve sesler boğuk boğuktu.

"Bu yumruk onun için. Ona şu zamana kadar yaşattıkların için!"

Hoseok'un nefret dolu sesinden sonra uzun bir süre bir şey duymadım. Birinin beni taşıdığını hissettiğimde zorla açtım gözlerimi. Hoseok'u gördüğümde ağladığını fark ettim. Gözlerimi açtığımı fark ettiğinde dizlerinin üstüne çöktü. Titreyerek ağladığında kucağında olduğum için bacağım çok acımıştı ama ona belli etmek istemedim.

"Özür dilerim."

Gözlerim tekrar kapanırken duyduğum son cümle buydu.

"Ben özür dilerim."

Sonra dünyam karardı.

***

Bacağıma saplanan büyük bir acıyla açtım gözlerimi. Ne zamandır böyle olduğumu bilmiyordum. Gözlerim acıyordu. Sanki hiç uyumamış gibiydim.

Etrafıma bakındım. Hoseok'un peşine takıldığımdan beri uyuduğum odadaydım.

Gözlerimden bir yaş düşerken bacağına baktım. Sargının üstünde parmaklarımı gezdirdim. Bu his o kadar değişikti ki...

Bağırıp ağlamak istiyorsunuz. Onu dövmek, tokatlamak ve defalarca küfür etmek...

Ama onu hala çok seviyorsunuz.

Kapım açıldığında hızla sildim göz yaşlarımı. Hoseok içeri girip uyanık olduğumu gördüğünde gözleri doldu. Onu ifadesiz gözlerle izlerken o yanıma geldi.

"Uyanmışsın." dedikten sonra hafifçe gülümsedi.

"Kendini nasıl hissediyorsun?"

Yüzümde hiçbir mimik oynamadı. Onu görünce bacağımın acısını unutuyordum.

Çünkü kalbimde çok daha büyük bir acı beliriyordu.

"Git." dedim sessizce. Hoseok kendini sıksa da, gözlerinden bir yaş düşmesine engel olamamıştı.

"Yoongi..."

"Git buradan!"

Hoseok kafasını iki yana salladı. Elimi tutmak için harekete geçse de, ondan hızlı davranıp elimi çektim.

"Yemin ederim ki seni vurmak istemedim."

Gözümden bir yaş aktığını hissettiğimde hızla sildim. Kafamı pencereye doğru çevirdim ve dışarıya baktım.

Hayatım hep boktandı benim. En büyük hatam ise sevdiğim insanlara koşulsuz şartsız güvenmemdi.

"Eğer ben seni vurmasaydım o seni öldürecekti."

Kafamı tekrar Hoseok'a çevirdim. O kadar donuk bakıyordum ki, ifadesizliğimden ben korkmuştum.

"Konuşmalarınızı duydum."

Hoseok suçlu bir şekilde kafasını eğerken ona dikkatle baktım. Her hareketini dikkatle izledim. Üzgünmüş gibi mi yapıyordu, yoksa gerçekten üzgün müydü?

Sonra devam ettim konuşmama.

"Bu beni ilk vuruşun değil."

Hoseok dudaklarını yaladı. Saçlarını geriye atıp bana dolu gözlerle baktı.

"Bang Shi Hyuk sana kafayı takmasın diye yalan söyledim. Beni etkilediğini fark ederse senden kurtulurdu."

"Sana inanmamı mı istiyorsun?" dedim sertçe. Hoseok kafasını salladı.

"Seni seviyorum." dediğinde kalbim hızlandı. O ne yaparsa yapsın kalbim vaz geçmiyordu. Sonumuz kötü de olsa, iyi de olsa kalbimin vazgeçmeyeceğine emindim.

"Her şeyi bırak. Adam öldürmeyi, Bang Shi Hyuk denilen adamı, adam öldürerek kazandığın bütün parayı..."

Sonra derin bir nefes aldım.

"Sana güvenmemin tek yolu bu."

DARK -SOPE-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin