10-Fenomen?

193 93 406
                                    

"Tekneler mesela, denizin üzerindeyken yanabiliyor
Enterasan değil mi?
Derdinin devası yanı başındayken
yanmak."

Multi-Biricik

Yiğit'i evine Tuncer abi bıraktı. Çok güzel bir gün geçirmiştik, çocukluğumuza dönmüştük tam manasıyla. Uzun süredir bu kadar eğlenmemiştim.

Caner de kendi evlerine gitti, akşam olmuştu. O tatlı yorgunlukla eve girdim. Yemek saati olduğu için ellerimi yıkayıp sofraya oturdum, babam çoktan gelmişti. Hep çok dakik biriydi.

"Hoşgeldin babasının gülü"deyip kocaman gülümsedim.

"Hoş bulduk babam"dedim ve suratımı asarak ekledim "Kardeşim doğunca o da mı babasının gülü olacak? Ama ben kıskanırım kiii"dedim uzatarak. O benim babam.

Annem ve babam güldü ama ben gayet ciddiydim. Kıskanç olduğum gerçeğini onun gelmesi değiştiremezdi.

"Başladık mı kıskanmalara Biricik Hanım?"dedi annem dalgayla.

"Başladık anneciğim, ben sizin Biriciğinizim kardeşim gelince pabucumu dama atmak yok tamam mı?"

"Tamam kızım tamam." dedi babam ve yemeğe devam ettik. Benim aklımın bir köşesinde hep kardeşim vardı. Kıskançtım ama yapacak bir şey yoktu. Belki de kardeşimi annemden ve babamdan kıskanırdım, kim bilir?

Yemek bittikten sonra annemi ve babamı öpüp odama çıkmak için izin aldım, odama çıktım. Tabi önce güzel bir kahve hazırladım kendime.

Ne zamandır hayal kurmadığımı fark edip pofuduk koltuğuma oturdum ve gözlerimi kapattım. O gözler kapanınca başka bir gözüm açılıyordu. Hayal dünyama çok ayrı bir gözle bakıyordum. Küçüklüğümden beri bu hep böyleydi zaten.

Kendimi denizin ortasında küçük bir sandalın üzerinde mahsur kalmış olarak hayal ettim. Etrafımda birden çok köpek balığı vardı. Sandalın etrafında dönüp duruyorlardı. Korkuyordum, çok korkuyordum denizin tuzlu suyu kanayan yaralarıma dokunuyor ve canımı daha çok acıtıyordu.

Ağlamaya başlamıştım, köpek balıkları bana korkunç bakıyorlardı. Birden arkamdan yunus sürüsü geldiğini gördüm, sevinmeli miydim bilemiyorum. Yunuslardan biri hızlıca yanıma gelip beni kurtarmak için göz kırptı ve sırtına çıkmamı işaret etti. Değişik bir şekilde gözleri caner'in deniz mavisi irisleriyle aynıydı.

Üzerine çıktım ve hemen köpek balıklarının olduğu yerden uzaklaştık. Artık mutluydum ama ailem yanımda olmadığı için mutluluğum kursağımda kaldı. Yunus balığı beni küçük bir adaya yavaşça indirdi Ona sarıldıktan sonra teşekkür ettim. Bana kuyruğuyla selam verip uzaklaştı. Saniyeler içinde kaybolmuştu. Ardından su onun rengine dönmüştü.

Hayallerimle Yaşıyorum❤Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin