Tedirginlik her yanımı sardığında, sığınabileceğim tek şey kağıdın tersi yönde düşmüş olmasıydı. Hızlı davranıp kağıdı kavradığımda, beklemeden cebime attım ve ayağa kalkarak şaşkınlıkla beni izliyor olan gözlerine baktım.
"Hadi, ne duruyoruz?" Sağ elinin baş parmağıyla burnunun ucunu ileri geri ovuşturduktan sonra kaşlarını çatarak gözlerini kıstı ve konuşmaya başladı.
"O kağıt neydi?" Yutkundum. Perçemimin dışarıya taşan kısmını kulağımın arkasına sıkıştırdım.
"Adres ya, gereksiz bir şey. Buraları bilmiyorum ya, not almıştım." Derin bir nefes verdim. Yalan söylemişliğin azabı tüm vücudumu sardığında, yalancılığımın tüm belirtilerinin şu an dışarıdan bakan biri tarafından net şekilde anlaşılır olduğuna kalıbımı basabilirdim.
"Gözlerindeki büzüklük, nefesindeki ritimsizlik, yüzüne düşen ani beyazlık ve kızaran yanakların öyle demiyor ama?"
Konuyu kapatmak adına cebimden düşen kağıdı buruşturup avucumun arasında sıktığımda, onu geçerek ilerledim ve arabaya bindim. Bazen bazı konuların kapanmasını sağlamanın tek yolu, o an onu görmezden gelmekti.
*
1 HAFTA SONRA
Zelal anne ve Şahan baba İstanbul'a gelmişlerdi ve bugün onların evine davetliydik.
Seren ve Bartın'ın da burada olacağını bilmiyorduk, ben buna sevinirken Doğan'ın kızıyor olmasını hisseden Seren'in huzursuzluğu yüzünden okunuyordu.
"Ben youtuber oldum, haberiniz yok tabi." Suskun ortamları dağıtan bir Bartın vardı. Ve yine hep yaptığı gibi salonun ortasındaki sessiz bakışma buhranının önüne geçmek için türlü hallere giriyordu.
"O ne? Yine ne tür bir soytarılığa soyundun?" dedi Doğan. Seren buna karşılık sessizce, "Abi!" dercesine bir ifade takındı.
"Soytarılık değil, internetten para kazanıyor." Diye ekledi Seren.
"Ee damat, anlat bakayım neymiş bu yotoberlik." YOTOBERLİK?
"Babacığım, yuutuubırlıık. Yuuutuubb. Videolar çekip kendime ait bir sayfaya yüklüyorum ve videolarım milyonlara ulaşıyor. Gerçi şu an pek abonem yok ama Doğan abim benimle bir video çekmeye ikna olursa aboneye abone demem. Ondan sonra gelsin paracıklar!" Şahan baba gülerken, Doğan'ın siniri gözlerinden okunuyordu.
"Çekemem ben video falan. Mardin'e maskara mı edeceksin beni?" Sinirli tavrını, kardeşini düşünüyor olduğundan olsa gerek gizleyerek bu cümleyi sakince kurmuştu. Bana kalırsa Bartın, bu ailenin başına gelmiş olan en güzel şeydi ama hiçbiri bunun farkında değildi.
"Çekelim," dedim. Doğan'a dönerek konuşmaya devam ettim. "Eminim ki turizm şirketiniz adına da reklam mahiyetinde olacaktır. Tabi, baba siz de bir sakınca görmüyorsanız? Bence yaptığın son derece çağa yakışır bir aktivite Bartın. Ben de, Doğan da destek olmaktan gurur duyarız." Sözlerimi bitirdiğim sırada karşımda yenik düşen Doğan'a baktım. Sinirliydi ama karşı çıkacakmış gibi durmuyordu.
"Benim için bir problem yaratacağını düşünmüyorum. Madem damat bir şeylere kalkışmış, destek olun. Amaa... Bu iş başımıza çorap örer, bizi rezil ederse o zaman ben karışmam işte. Başınızın çaresine bakarsınız, o kadar." Buna karşılık Bartın sevinerek ayağa kalktığında, koşarak Şahan babanın elini öptü.
Çantadan kamerayı çıkararak yanımıza geldiğinde heyecanı gözlerinden okunuyordu.
"Şimdi sizin soyadınız Şaşmaz, bugünkü yarışmamın adı ŞAŞMAMA CHANLLENGE! Size şaşırtan videolar izleteceğim ve siz de şaşmamaya çalışacaksınız. Beş videonun sonunda en çok şaşıran yanar. Yanan kişi de yemek ısmarlar herkese." Kafamı onaylarcasına salladım ve Seren kamerayı alarak karşımıza geçti.
Doğan, ben ve Bartın masanın etrafında toplandığımızda, Bartın abuk subuk bir sürü video sıralamaya başladı. O sırada Seren bizi videoya alıyordu.
1.videoda annesi ve kendisi arasında sadece bir yaş olan bir bebeğin haberi vardı.
"Yuh," dedim. Ardından terbiyesizlik ettiğimi anlayarak elimi ağzıma götürdüm ve fermuar çeker gibi yaptım.
"Ne var bunda? Ne diye bu kadar şaşırdın?" Doğan'ın ruhsuzluğu her zamanki gibi her yerdeydi.
"Bu durumda Doğan şaşırmadı 1 puan kazandı. Dila 0 puan, şaşırdın çünkü." Kafamı umutsuzlukla sallayarak ikinci videoyu izlemeye koyuldum.
Art arda izlediğimiz beş videonun sonunda sonuç pek de şaşılası değildi. 5-0 yenilmiştim ve bir tanesine bile şaşırmamıştı.
Doğan kameraya yaklaştı ve o kimsenin beklemediği hamleyi yaptı.
"Benim adım Doğan Şaşmaz gençler, ben şaşmam."
Gözlerimi devirerek içten içe sinir krizlerine girdiğim sırada, Doğan zaferiyle böbürlenmekle meşguldü. Çok fazla ruhsuz oluşunun ona sağladığı bu katkı, hem saçma komik hem de üzücü bir durumdu. Duygularını yaşamayı bilmiyordu.
Elimi karnıma koyarak hafifçe sıvazladım. Duygularını yaşamayı bilmeyen bir adama baba diyecekti bebeğim. Belki onu değiştirirdi ama asla ona gerçek bir kimlik armağan edemeyecekti. Ağlamayı bile acizlik olarak gören bir adamdı Doğan. İçine attıklarıyla ömrünün sonuna kadar kutu gibi dolu bir bedene sahip olacaktı. Ve beni her zaman kendisini anlamamı istemeyecek kadar yabancı görecekti.
"Biz artık kalkalım, odamız vardır herhalde bu evde? Biraz rahatsızım da uyuyalım istiyorum." Doğan'ın sözleri üzerine ona uymak adına ayağa kalktım ve yaklaştım.
"Evet oğlum, olmaz olur mu? Üst katta, merdiveni çıkınca sağdaki oda. Orayı size ayırdım." Doğan başını salladı ve herkese iyi geceler dileyerek odamıza çıktık.
Mide bulantılarım artmaya başlamıştı ve artık önüne geçilemez bir durum olmuştu. Doğan evdeyken pek denk gelmiyor olması yine de başlı başına bir şükür kaynağımdı.
"Ne düşünüyorsun?" dedi yanıma uzanırken.
"Seni ne kadar çok sevdiğimi," dedim. Histerik bir biçimde güldü ve başını karnıma koydu.
"Azıcık sarılsana bana." dedi.
Onu kendime çekip sarıldığımda fısıldamaya başladı. Ama sözleri pek anlaşılmıyor aynı zamanda da kelimeleri seçip alınacak türden bile yüksek sesle çıkmıyordu.
Homurtu şeklinde söylediği birçok cümlenin ardından daha sıkı sardı beni ve, "Ben sana bayılıyorum kadın." dedi.
Şaşkınlıkla sarılışımı kesip yüzüne baktığımda, "İşte şimdi Doğan 6 - Dila 0." dedi.
DÜNYANIN EN ÖZEL OKURLARI TEKRARDAN MERHABAA!
ÖNCEKİ BÖLÜME GÖSTERMİŞ OLDUĞUNUZ İLGİDEN O KADAR MUTLUYUM Kİ, ANLATSAM KELİME YETMEZ. TÜM SÖZLER YARIDA KALIR. HADİ BU BÖLÜMDE DE YÜKSEKLERDEN UÇALIM VE ÇITAYI YUKARI TAŞIYALIM.
+70 OY +30 YORUM YENİ BÖLÜM
VEE SONUNDA O BEKLEDİĞİNİZ BÖLÜMM. AMA BU DAHA BAŞLANGIÇ KISMI, BİR SONRAKİ BÖLÜM İÇİN BEKLEMEDE KALIN.
SİZCEEE BİR SONRAKİ BÖLÜMDE BU İKİLİ ARASINDA NELER OLSUN?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VEFA
Teen Fiction*Tüm hakları yastığımın altında saklıdır. Geçmişin yaktığı tüm yürekler, acımasız bir gelecekle birleştiğinde yanan her defasında şimdiki zaman olur. Yaşananlar öylesine koca bir ateşe düşer ki, onu dindirmeye hiçbir suyun gücü asla yetmez. Yakılan...
