Bölüm-25

24.5K 1.1K 54
                                    

Aslı'nın Ağzından:

Kulaklarımı bir kez daha kapadım, ve içimden bu kavganın bir an önce bitmesini diledim.

Annem ve babam yine birbirlerine girdiler.Ben bu duruma alışkınım ama küçük kız kardeşim değil. O daha 5 yaşında ve olanların farkında bile değil.

Hızlıca kendi odamdan çıkıp, aşağı annemlerin yanına indim.Karşılarına geçip, ellerimi belime koydum

-Yeter artık kavga etmeyin!

dedim bağırarak. Annem ve babam ateş saçan gözlerle bana döndüler.

-Sen karışma Aslı. Odana çık!

-Hayır! Beni düşünmüyorsanız Nisa'yı düşünün.

dedim güçsüz sesimle fısıldayarak.

Elime düşen damla ile ağladığımı anladım. Ama onlar beni umursamadan kavga etmeye devam ettiler.

Neden uğraşıyorum ki?! Beni dinlemiyorlar bile.

Merdivenleri çıkıp, kardeşimin yani Nisa'nın yanına çıktım. Kapıyı açıp içeri baktığımda Nisa yatağına oturmuş, anlamayan gözlerle etrafına bakıyor ve sesleri duyunca küçük elleriyle kulaklarını kapatıyordu.

Bu haline burukça gülümsedim.Kapıyı kapatıp yanına gittim ve yüzünü ellerimin arasına aldım.

-Neden kavga ediyorlar abla?

-Kavga etmiyorlar, sadece yüksek sesle konuşuyorlar.

dedim.Artık ne kadar inandıysa.

Onu kucağıma alıp, yatağına yatırdım.Zaten saat geç olmuştu.

Kendimde onun yanına yatarak ona sıkı sıkı sarıldım ve gülümsedim. O benim için dünyada ki en kıymetli şeydi.

İşte ben böyleyim, kötü durumlarda bile gülümseyebilirim. Bu yúzden Esin ile çok farklıyız. O hayata hep küsken, ben barışık kalabilirim. O içi her daim kırık olsada güçlü gözükür ama ben yapamam, ağlarım.

Daha fazla düşünmeden gözlerimi kapatıp uyumaya çalıştım.

******

Sabah erkenden kalktım. Okul formalarımı üstüme geçirip, sarı saçlarımı tepeden bağladım. Ses çıkartmadan odadan çıkıp, aşağı indim. Yerler cam kırıklarıyla doluydu. Onlara basmamaya özen göstererek, çantamı alıp, evden çıktım.

Okul için fazla erkendi ama annemlerin kavgasını dinlemekten daha iyiydi.Okul bize çok yakın olduğu için yürüyerek gidiyorum.Bu benim için sorun değil.

Kısa bir yürüyüşün ardından okula gelmiştim. Okul bahçesine baktığımda kimse yoktu. Sınıfa çıktığımda ise sadece en arkada sırada masumca uyuyan Emir vardı.Bu haline sırıtıp, yavaşca sırama oturdum. En son onu partide alt ettiğimden beri yüzüne bile bakamıyordum. Ama yaptığımdan asla pişman değilim.

Çantamdan test kitaplarımı çıkarıp, çözmeye başladım.

-Günaydın Külkedisi.

Kulaklarım mı yanılıyor yoksa Emir benimle mi konuştu? Evet benimle konuştu. Şu an o kadar mutluyum ki?! Bu size garip gelebilir ama sizinle sürekli alay eden biri ve bu kişi sevdiğiniz birisiyle gerçekten harika birşey. Kendimi toplayıp, Emir'e döndüm.

-Külkedisi?

-Partiden sonra yine İnek Aslı olmuşsun.

dedi dalga geçerek. Ona cevap vermeyip önüme döndüm. Tekrar testimi çözmeye başladım. Mutlu olmak benim neyime ki?!!

Bu yetmezmiş gibi birde onunla birlikte ödev yapacaktım. Titrek adımlarla Emir'in yanına gittim ve omzuna dokunarak hafifçe salladım.

-Emir.

-Hıı?

Kaba şey.Tekrar omzuna dokunup onu hafifçe salladım.

-Ne istiyorsun Külkedisi?

-Ödevi ne zaman yapacağız?

-Ne ödevi?

Aynı Emir işte. Hiçbirşeyi umursamayan, takmayan ve unutan.

-Tarih ödevini.

Emir kafasını kaldırdı. Bana o mavi gözleri ile bakıp, ellerini saçlarının arasından geçirdi. Şu an gerçekten erimek istiyorum.

-Bugün okul çıkışında yapalım.

-Tamam.

dedim gülümseyerek. Emir tekrar kafasını sıraya koyup uyumaya devam etti.

-Emir.

-Yine ne var Aslı?!

dedi sinirle bağırarak. Korkmuştum.

-Ödevi nerede yapacağız?

-Bende yapalım.

dedi Emir sinsice gülerek. Sapık şey.

-H-hayır olmaz.

Emir omuz silkti.

-O zaman sizin evde yapalım.

Bizde mi?! Hayatta olmaz. Annem ve babam kavga edip, beni sevdiğim çocuğun yanında rezil ederler. Bunu hiç istemem. Ama Emir'in evinde de olmaz. Çünkü onunla yalnız kalmak çok tehlikeli. Bu yüzden kabul etmekten başka çarem yoktu.

-Tamam.Çıkışta buluşalım.

Emir kafasını salladı ve tekrar sıraya gömüldü.

*****

Okulun merdivenlerinde oturmuş, Emir'i bekliyorum. Normalde erkekler, kızları bekler ama bu sefer ben bekliyorum. Bu hiç adil değil.

Okul neredeyse boşalmıştı ama Emir hala ortalıklarda yoktu. Galiba gelmeyecek. Belki ödev yapacağımızı bile unutmuştu. Burada beklemenin anlamı yoktu. Yerimden kalktım, çantamı sırtıma takarak okuldan çıktım.

Yavaş ve üzgün adımlarla eve doğru yürürken yanıma bir araç yaklaştı. Arabanın camı açıldığın Emir'i gördüm. Kendime hakim olamadım ve ona gülümsedim. Beni unutmamıştı.

-Hadi atla.

dedi Emir bana bakarak. Bende onu bekletmeden arabaya bindim.

-Neden beklemedin beni?

-Gelmeyeceğini düşünmüştüm.

Emir bana baktı.

-Ben sözümde dururum Külkedisi.

Onu kafamla onaylayıp, evi tarif ettim. Oda zor olmadan anlayıp kısa süre içinde eve geldik. Eve geldiğimizde çantamı alarak arabadan indim. Emir'de arkamdan geliyordu. Kapıyı çaldığımda lütfen annemler kavga etmiyor olsun diye dua ettmeye başladı. Kapıyı Nisa'nın bakıcısı açtığında Emir ile birlikte içeri girdik.

-Annen çok yaşlı Külkedisi.

-O benim annem değil.

dedim ve gülmeye başladım. Daha sonra odama çıkıp, kapıyı kapattım. Emir çantasından kitapları çıkartırken bende onu izliyordum.

-İzlemen bittiyse araştırmaya başlayalım.

Daha önce araştırdığım konuları Emir'e verdim.

-Bunlar kağıda yazılacak.

-Tamam.

İkimizde kitaptaki yazıları, kağıda geçirirken bağrışma sesleri geldi.Olamaz annemler tekrar kavga etmeye başlamış olmalı. Emir'e baktığımda neler olduğunu anlamaya çalışıyor gibiydi. Ona rezil olmuştum. Onun gözünde zaten eziktim ama şimdi sorunlu ailenin, sorunlu kızı olarak gözükmek de istemiyordum. Dizlerimi kendime çekip, ağlamaya başladım.

Emir benim ağladığımı farkedince, benim yanıma geldi.Ve yıllarca hayalini kurduğum şeyi yaptı.

Bana sarıldı....

Asi KızHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin