Bölüm-46

18.8K 890 37
                                    

Hayat ne kadar saçma. Bir hiç uğruna kendimizi üzüyor ve hep bizim için imkansızı istiyoruz. Onun olmayacağını bildiğimiz halde yine onu sevmeye devam ediyoruz. Sevgimize, aşkımıza karşılık bulamayınca da aptal gibi ağlıyoruz. Hayat bu kadar saçma iken ne için yaşıyoruz? Koca bir hiç için.

Aramamıştı, gelmemişti. Bunları düşündúkçe sinirim bin kat daha arttı. Beni hiç mi merak etmedi?! En azından onu affetmeme yardımcı olabilirdi. Ama o hiç uğraşmadı, savaşmadan kendi köşesine çekildi. Tamam o benden ayrıldı ama olsun. Ben terk edilmeyi haketmedim ve benden ayrılmasını hazmedemiyordum. İlk defa yenilmiştim birine. Aptal Kuzey!

Bugün Aslı'da okula gelmedi. Umursamadım, kesin yine Emir için ağlıyordur. Kim bir erkek için defalarca ağlayacak kadar salak olabilir ki? Cevap veriyorum Aslı. Zaten başıma birde Eda bozuntusu çıkmıştı. Aptal benimle uğraşabileceğini sanıyor.

Sınıfa giren Eda ve Cemre'yi görünce onlara tip tip bakmaya başladım. Eda'da aynı şekilde bana bakıyordu. Şeytan diyor git saçını başını yol. Ama böyle birşey yaparsam ablam başımda öter durur.

-Esin konuşabilir miyiz?

Dönüp Eda'ya baktım. Benimle ne konuşaacak ki? Konuşmadan bilemeyiz. Ama bunun altımda ya bir iş çıkarsa?

-Ne konuşacağız?

-Seninle ilgili ve Tuna'yla.

Dedi sürtükçe gülümseyerek. Bu kızın Tuna ile ilgisi ne? Bu kızı geberteceğim ama onunla konuştuktan sonra. Yerimden kalkıp sınıftan çıktım. Eda'da peşimden geliyordu.

Bodrum kata geldiğimizde durdum. Burada kimse bizi göremez ve duyamaz. Duvara yaslanıp, kollarımı göğsümde birleştirdim ve Eda'ya bakmaya başladım.

-Ne konuşacaksan konuş. İşim var, seninle uğraşamam.

Eda yanındaki sandalyeye oturdu ve kahkağa attı. Bu aptalın amacını çözebilmiş değilim ama hiçte iyi şeylerin olmayacağına eminim.

-Bundan sonra benimle daha çok uğraşacaksın ay pardon uğraşacağım.

-Bu ne demek?

Dedim imalı bir şekilde. Eda yerinden kalkıp yanıma geldi. Yüzünde ki gülümseme yerini kine ve nefrete bıraktı.

-Bu demek oluyor ki, herşeyi biliyorum Esin.

-Herşey derken? Açık açık konuş Eda!

-Tuna duyduğuma göre ablanı seviyormuş.

Oha bunu nereden biliyor? Kahretsin bu bilgiyi ona kim söyleyebilir ki? Ah tabi ya aptal Emir. Sevgilisine karşı en yakın arkadaşının sırlarını bu kıza anlattı. O çocuğa hç güvenmiyordum zaten.

-Bu bilgiyi Kuzey ya da Barış duyarsa ne olur Esin?

İşte bunu duyarlarsa hiçte iyi şeyler olmaz. Hatta Tuna'yı gebertirler. Buna asla izin vermem. Tuna benim hayatımda ki en önemli kişi. O bu iğrenç hayatımdaki başıma gelen Kuzey'den sonraki en iyi şey.

-Ne istiyorsun Eda?

Dedim yumruklarımı sıkarak. Eda yine iğrenç kahkağalarından birini atıp, bana doğru yürüdü ve yanımda durdu.

-Bana itaat edeceksin aynı Cemre gibi.

-Asla.

-O zaman Tuna'ya veda et.

Dedi ve bodrum kattan çıktı. Her şeyi Kuzey'e anlatmaz değl mi? Bunu yapacak kadar aptal olamaz. Yada olur, kahretsin bu kız her şeyi yapar. Ama ben kimsenin kölesi olamam, olmayacağımda. Ya da bunu Tuna için yapacağım. O benim için her şeyi yapmışken benim kendimi düşünmem bencillik olur.Bende bodrum kattan çıktım ve Eda'yı kolundan tutarak durdurdum.

Asi KızHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin