7.bölüm

5K 175 3
                                    

Canı yana yana geçtim şu ömür merdinveninden, düşe kalka yürüdüm ben!
Ama yüreğim bana eşlik etmiyordu gönül kapım kapanmış kilitlere vurulmuş bir mahkum misali saklanmisti ta derinlerde.
Pencerenin kenarında oturup düşündüm durdum kendimce, hafif esen rüzgar saçlarımı oksuyordu annem gibi değildi ama öyle hafif ve usulca değiyor du ki, kendimi bir kuş gibi hafif hissettim.
Annemi düşledim, özlüyordum ne zamandır görmemiştim onu.
Cocugum oldu ama gelemedi, annemden uzak oluşum canımı yakıyordu.
Anneler başkadır yüreklerinde mermahet çok büyük birsey. İşte bende bunu daha iyi anlamaya basliyordum bir genç kız anne olduktan sonra ;Anneligin ne olduğunu anlıyor artık.
Birçok şeye sırf çocuğunun hatri için katlanıp durursun.
Bunları düşünürken Salih odaya geldi ve yarın hazir olda dugun var.!
Kimin düğünüymus bakalım?
Benim düğünüm kız.
Ben tepkisiz kaldım hazırdım ama bu kadar erken olacağını bilmiyordum?
Bana yaklaşıp yüzümü okşadı, artık senden hayır gelmez hem sen okul da okul diyorsun, ben senden usandım kader anlıyormusun.
Ben yüzümü çevirdim bana yaklaştıkça ondan daha da çok nefret etmeye başladım. Gözlerini açıp o sigara kokan ağzıyla bana yaklaştı.
Ona nefretle bakıyordum.
Ne o kız hayırdır kıskandın mı benı haha?
Ben hiç senin olmadım ki! Sadece hayatımı mahvettikten sonra öylece beni ortada bırakmanıza üzülüyorum Allah ıslah etsin sizi.
Ne diyon lan öldürürüm seni.!
Saçlarımı tutup kafamı eğdi canim çok yanmıştı ama yüreğimdeki acı ve nefret kadar büyük değildi.
Üzüldüğüm diğer şeyde sevgiydi onun hayatida benim ki kadar acı olacaktı.
Ama o hiç birseyi takmiyordu aksine seviniyordu.
Bende herseyı akışına bırakmak niyetindeydim.
Sadece sabah olup olanları beklemek ve izlemek düşüyordu bana..
Aksam ben odamda otururken onlarda yarın ki düğünden bahsediyorlardi.
Salihin mutluluktan kahkaha atmasi, kaynanam in da mutlu olması ve heyacanla konuşmalari beni şaşırttı.
Bende öylece durup düşünüyordum.
Biraz uzandim ve uyuyakalmışım gözlerimi açınca sabah olmuştu.
Bir gürültü bir patırtı odadan çıktım baktım temizlik ugras var kaynanam bana hade sende birseyler yap dedi.
Zaten otursam senin canın çıkar.
Mutafaga gittim bulasıkları yıkadım bir taraftan da düşüncelere dalıyordum kafamda onca sorularla düşünüyordum.
Kaynanam yanıma geldi ve dediki; Hade yine iyisin bugün annenleri de çağırdık düğüne malum dünür ler dedi ve gülerek mutfaktan çıktı.
Elimdeki bardağı var gücümle sıktım kiracaktim ki başaramadım ve ağlamaya başladım yere çöküp neden böyle neden dedim durdum.
Sonra tekrar toparlanıp işlerime döndüm annemler geldiler.
Annem yanıma geldi birbirimize sarıldık gözyaşlarımı tutmakta zorlandım. Ağladıkça agladım ne zamandır göremiyordum onu özlem ağır geldi bana.
Canim yavrum nasılsın?
İyiyim annem sen nasılsın?
Bende iyiyim kızım hayırdir sizinkiler davet veriyorlarmış hayrola?
Ne daveti anne! Salih evleniyor
Ne nasıl yanı?!
Öyle evlenecek.
Bana davet olduğunu söylediler de yanı babana söylediler dur ben babanla konuşayım.
Babamı mutfaga getirdi babam yüzüme bakıp nasılsın dedi.
İyiyim dedim, dilim  dönmüyordu, onunla konuşmak bile istemiyordum zaten oda benimle pek ilgilenmedi.
Halit bunlar Salihi evlendiryorlarmis?
Evet doğrudur ne var bunda parası var çocuğun isterse on karı getirsin ne olacak!
Bunları duyunca ne diyeceğimi şaşırdım öylece bakakaldım. Yazık çok yazık.
İnsanın öz babasından nefret etmesi kadar acı birsey olamaz beni yıllardir annem ayakta tuttu onun sayesinde yaşadım. Onun sayesinde az da olsa okul okudum ama hep benim için vazgeçti herseyden babam onu döverdi hep ama o her zorluğa rağmen ayakta durdu ve bana sahip çıktı.
İnsan zaman geçtikçe anlıyor bazı şeyleri, zorlukları daha bu eve gelirken, küçüktüm halada küçüğüm ama yüreğim büyüdü benim.
Elimdeki su bardağı elimden düştü annem hemen onu topladı o kadar dalmış tim ki babamın gittiğini bile duymadım.
Yasadiklarim beni hayattan soyutluyordu gün geçtikçe yaşamın farkına variyordum.
Dünyanın döndüğünü insanların da nasıl döndüğünü anliyordum acıydı ama anliyordum..
Nefes alıp veriyordum canim yana yana, ciğerimi yaka yaka nefes alıyordum insanın koskocam bir dünyada olup ta bir nefes alıp vermemesi ne kadar da acı?!
Annem bana uzunca baktı bana sarıldı ve saçlarımı okşadı ne kadar da özlemiştim kokusunu, sacımı oksamasini ahh anam yaralı çilekeş anam..

MASUMİYET SANCISI 1.SERİSİ /TAMAMLANDI#wattsy2019 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin