Gözlerimi açtığım zaman dünden kalan o hissiz hava etrafımda dolaşıyordu.
Gözlerimde ki telaş ve yüreğimdeki acı bedenimin her yerine degiyordu.
Bizi bu hale ne getirdi umutlarımız mi, kinimiz, hayellerimiz, gururumuz mu?
Daha kaç can yanacak bu zorlu yolculukta, insanın insana yaptığı acı eziyet daha ne kadar sürecek?
Belliki ben çok naif bir insanım içimde biriktirip biriktirip yazıp yazıp sildiğim cümlelerin arkasına sığınıyorum.
Oysaki onlar bir silgiyle silinecek kadar hassas ve kırılgan yapidalar.
Ama biz hayatın somut tarafıni görmüyoruz sadece soyutladiklarimiz dışında görmek istemiyoruz.
Ve bu soyut dedigimiz kavram aslında bizim yüreğimizdeki kırılgan veya hassas tarafımız gün gelir o tarafımızda depremler olur ve artık hayattan kopmuş bir kasırga gibi oraya buraya savrulur dururuz.
Yatağa sıkıca tutundum ve yavaşça ayağa kalktım kızımı giydirdim kahvaltıyı hazırlayıp salihleri çağırdım hersey yolunda gidiyordu kızım gitti ve dünden kalan kavga hala sıcaklığıni koruyordu.
Sevgi : Dün ben senden birsey istemiştim Salih?
Bu konuyu daha ne kadar surdureceksin sevgi hanım.
Ben olaylardan uzaklaştım ve odama gittim.
Onlar kavga etmeye devam ettiler.
Hade vur Salih vur zaten yaptığın tek şey bu adamsan vur be senden korkan senin gibi olsun.
Tartışmaları uzun sürdü ben dayanamayıp yanlarına gittim onları sakinleştirmeye çalıştım sevgi beni itti ve yere düştüm.
Sen buna karışma kader yeter artık sen iyilik meleği değilsin sok bunu kafana kadin.
Bende odama gittim karışmak artık bana düşmezdi sevgi nasıl bir insan olmuştu onu tanıyamıyordum delirmiş gibiydi.
Kavgaları büyüdü Salih ona tokat attı ağlamayaa başladı ben de yanlarına gittim kapının yanında bekledim içim rahat değildi içimde kötü hisler vardı sevgi yerden ekmek bıçağını aldı ve Salih doğru gitti ben ne yapacağımı şaşırdım sevgi yapma dur Allah aşkına bir kaza çıkacak lütfen!
Sevgi delirmiş gibiydi duracağı yoktu. Sen adam değilsin adam olsan bnaa para verirsin Bee adam yazık sana yazık. Salih elini tuttu ve bir süre böyle birbirlerini itmeye başladılar ve Salih sevginin elindeki bıçağı alıp onun karnina sapladı. Ben bağırdım ne yaptın sen Salih ve bunu birkaç defa yaptı sevgi yere düştü kanlar içinde öylece kalakaldı.
Korkudan bütün vücudum tir tir titriyordu ne yapacagimi bilemeden öylece yere çöktüm ellerim ayağım tutmuyordu Salih elindeki bıçağa bakarak ben ne yaptım dedi sonra sevgi nın yanına giderek özür dilemeye başladı ve ağlamaya ama sevginin cansız bedeni yerde öylece kaldı az sonra kapı çaldı ve komşular geldi sesimizi duymuş ve öyle gelmişti oda olayı görünce şok oldu hemen ambulansı aradı.
Ambulans geldi ve jandarmalar da gelmeye başladı beni sorguya çektiler Salihi alıp gittiler ben hala o şoktaydim sevgiyi almışlardı sevgi artık yoktu.
Oğlu yatak odasında hiç birseyden habersız uyuyordu vah yavrum yazık çok yazık. Bir hiç uğruna birbirlerine girdiler ve olan yine bir yavruya oldu.
Kizim okulda geldi yerdeki kanı görünce ağlamaya başladı anne ne oldu dedi ben konuşmadım ağlamaya basladim hemen bir bez ve su kovası alıp yeri temilzmeye başladım.
Gözyaşlarımida akittim durdum, yüreğim yanıyordu biri hapishaneye biride mezara degermiydi üç günlük dünya için diyebildim sadece...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MASUMİYET SANCISI 1.SERİSİ /TAMAMLANDI#wattsy2019
Teen Fiction#wattsy2019 © Tüm hakları saklıdır Küçük yaşta anne olmanın verdiği yorgunluk ve psikolojik olarak ruhu bitap düşen Kader oturdugu eski kanepeden dısarda oynayan çocukları izliyordu. Yüreği kan ağlıyor, onların yaptığı her davranışı seyrediyordu. ...