Medya: Bangtaniee
Yazardan
"Dur, bir ses duydun mu?" Jennie panikle arkasına baktı. Kimse yoktu. "Hayır,"
"Ayak sesleri geliyor."
"Kızlardır." dedi Jennie ve dosyaları alıp incelemeye başladı.
Adı: Min Ju
Yaşı: 18
Miktar: Yedi bin dolar."Bunlar ne?" dedi Jennie fısıldayarak. Taehyung elindeki feneri açıp yanına geldi. "Galiba dolandırdıkları bir kadının adı."
"Pislik." Diğer kağıtlarda hep böyleydi. Bütün kağıtları topladılar. Taehyung Sung'un kasasına ilerledi. Namjoon onuda açmıştı.
İçinde bir tane saat ve bol miktarda para vardı. Onları da aldılar.
Rosé ve Jisoo ise yüklü miktarda para bulmuşlardı. Üzerinde de not yazıyordu. Bu paralar kadınlardan gelen.
Sonunda işleri bitince hepsi de koşturarak arabaya bindi. Namjoon güvenliği eski haline getirince de hızla gitmeye başladılar.
*
Lalisa Manoban
Arabada bir saattir bekliyorduk. İyice sıkılmıştım. Gözlerim ağlamaktan şişmişti ve acıyordu. Vücudumda çok yorgundu.
Sonunda kızlar gelince kapıyı yöneldim. Ama Jungkook kilitlemişti. "Kapıyı aç." dedim. Bana kısa bir bakış attı ve açtı.
Arabadan indim ve koşarak kızlara sarıldım. Onlar da sıkıca bana sarıldı. Jennie kulağıma "Yaptın mı?" diye fısıldadı. Gözlerim doldu ve başımı salladım. "E-evet."
"Sorun yok." dedi Rosé. "Hepimiz iyi olacağız."
"Arabaya binin." dedi Jungkook. Yavaş adımlarla hepimiz arabaya bindik ve gitmeye başladık.
Odamıza gelince kendimi yatağa attım. Kendimi gerçekten berbat hissediyordum. Üzerimizi değiştirdik ve yataklarımıza geçtik.
"Banka işini ne yaptınız?" dedim. Rosé bana baktı. "Bir sürü para ve evrak bulduk. Şimdi hepsi Jungkook'ta."
"Hadi uyuyalım. Hepimiz çok yorulduk." dedi Jisoo ve bana bakıp gülümsedi. "İyi geceler Liz."
Yazardan
Jungkook buldukları evrakları incelerken telefonu çaldı. Hastaneden arıyorlardı. Kaşlarını kaldırıp telefonu açtı.
"Alo?"
"Jeon Bey," dedi hemşirenin sesi. "Bay Park, sanırım iyileşiyor."
"Ne?"
"Jung Bey parmaklarını hareket ettirdiğini söyledi. Doktor onu gözlemledi ve gerçekten parmaklarını oynatıyor. Buraya gelseniz iyi olacak gibi..." Jungkook heyecanla ayağa kalktı. "Tamam."
Telefonu cebine attı ve koşarak odadan çıkıp üst kattaki salona girdi. Yoongi, Namjoon, Jin ve Taehyung buradaydı.
"Hey!" dedi Jungkook. Hepsi ona baktı. "Hemen Kore'ye dönmeliyiz. Jimin parmaklarını oynatmış!"
"Cidden mi?!"
"Aman Tanrım!"
Hepsi hazırlanırken Taehyung kızların odasına baktı. Onlar ne olacaktı? "Kook," dedi. Jungkook sweatini giydi ve kaşlarını çattı. "Ne?"
"Kızlar ne olacak?"
"Olamaz... Onları unuttum!" Çantasını omzuna aldı ve odadan çıkıp Yoongi'ye seslendi. "Yoongi!"

ŞİMDİ OKUDUĞUN
believer || liskook
FanfictionLisa yapmaması gereken bir şeyi yapınca arkadaşlarının ve onun başına milyonda bir görülecek şey gelir; seri bir katil onlara sarar... "Senden nefret ediyorum." "Biliyorum." 𝐛𝐭𝐬 & 𝐛𝐩 𝐟𝐚𝐧𝐟𝐢𝐜