ZÂLİM: Kötü Adam

BÖLÜM: 2 "Yazgıdan Kaçış"

"Şiddet ahlak seviyesi düşük erkeklere her zaman çekici gelmiştir."
(Albert Einstein )

Medya |Sare Yılmaz| & | Sertab Erener - Aç sesini|

KEYİFLİ OKUMALAR...

Güneşli; cennetten bir bahçeyi andıran yeşilin esareti altındaki köyümde bu sabah, içimde obruk misali açılan koca bir sıkıntıyla uyanmıştım. Dün olanlar aklıma geldikçe sinirden köpürmemek elde değildi. Gerçi, hiç aklımdan çıktığı ve geceden beri beni sağa sola döndürmek dışında pek uyuttuğuda sayılmazdı.

Bu odada, benim odamda, o söyledikleri ve... beni öpmesi.

Hayatımda ilk kez yabancı biri tarafından öpülmüştüm. Hem de isteğim dışında. Yani aslında bu sevgi dolu bir öpücük değil, tacizdi. Ve ben, yakınlarım ve ailem dışında ilk kez bir erkek tarafından, yanaklarımdan da olsa, öpülmüştüm. Ve bu, öyle masum bir öpücükte değildi. Çok mide bulandıran kişiyi kendi teninden nefret ettirecek türden, azgın, bir öpücüktü. Elbette hemen hemen her kız gibi bu bir gün benimde yaşayacağım özel bir deneyim olacaktı. Fakat ben, bu özel temasın tanıdığım, güvendiğim, sevdiğim ve sevildiğimi hissettiğim partnerim tarafından bir "Aşk öpücüğü" kisvesi altında olmasını beklerken, o adi herif bunu zorla yapmıştı!

Allah'ım aklıma mukayyet ol!

Hâlâ aklım almıyordu. O ıslak dudaklarıyla yanağımı ve boynuma doldurduğu öpücükleriyle tenimde bıraktığı o kötü hissi gözlerimi açtığımdan beridir her an her saniye tekrar tekrar yaşıyordum. Sanki o kirli hissiyatı birileri elbise misali üzerime geçirmiştide hâlâ üzerimde bâkiymiş gibi. Her anımsadığımda şuan olduğu gibi tüylerim diken diken oluyordu. Evet, belki dudaklarımı dudaklarıyla zehirleyerek ilk öpücüğümü çalmamıştı lâkin neticede bu ben de dâhil kimsenin asla kabul edemeyeceği bir taciz girişimiydi.

Allah korusun ya daha ileriye gitseydi?

Peki, ya bana verdiği o 2 güne ne demeli?

Bahsettiği o iki gün yarın sona erecekti. Ya dediklerini yaparsa? Ama yok, yapamaz. Bu ülkede hak var, hukuk var, nizâm var. Elini kolunu sallaya sallaya bu evi içinde yaşayanlarla yakacak mıydı? Buna gücü yetmez.

Ah! tabi gücü yeter. Bir evi yakmakta ne var ki? Bir bidon benzin ve yanan bir kibrit çöpü benim içinde büyüğüdüm her metrekaresinde anım saklı olan yuvamı kül etmeye yeterde artardı. Polisler onu tutuklasa bile büyük ihtimal kefaretle kurtulurdu. Ya da hiç kendi yapmaz para verip birine yaptırabilirdi. O, bu şekilde işin içinden sıyrılır olan anama, babama, bana olurdu.

Sare kendine gel!

Ne kadar da çabuk pes ediyorsun öyle. Biraz düşünsen mutlaka doğru bir yol bulacaksın. Ama sen şimdiden Yaman olacak o yabani herifin galibiyetini kabul ediyorsun. Kimse fiziksel olarak veyahutta maddi anlamda güçlü diye kazanacak diye bir kaide yok.

Güçlü durucaktım ve ona ne 'evet' ne de 'hayır' diyecektim. Çünkü o eğer, ona hayır dersem tehditlerini gerçekleştireceğini söylemişti. Hiçbir şey söylemezsem bir şeyde olmazdı, öyle değil mi? Bu konuyu anne ve babama anlatırsam belki buradan kısa süreliğinede olsa kaçabilirdik. O zaman onu reddetmiş sayılmazdım böylece o da bize zarar vermezdi. Yani tek umudum bu yöndeydi.

Hemen hazırlanıp, annemlere kahvaltıyı hazırlamaya koyuldum. Bu sayede, onlara yapacağım konuşmayada kendimi hazırlamış olurdum. Daha sonra onlara dün gece içine yalanlar sıkıştırarak geçiştirdiklerimi doğrusuyla anlatırım. Evet, en mantıklısı böyle yapmaktı.