BÖLÜM: 21 "İblisin Feveranı"

8K 432 1.1K
                                    

NOTCUK: ARKADAŞLAR, BU KURGUYU ÇOK SEVDİĞİNİZİ BİLİYORUM. LÂKİN SİZİ MAALESEF Kİ YORUMLARDA BULAMIYORUM. BEN BİNLERCE KELİMELİK BÖLÜMLER YAZARKEN, SİZLERİN YALNIZCA SATIR ARALARINDA UFAK TEFEKTE OLSA OKUDUĞUNUZU BELİRTEN YORUMLARDA BULUNMANIZ VE BÖLÜMÜ BEĞENMENİZ ÇOK ZOR OLMASA GEREK :/

BU YÜZDEN "YAPMAM" DEDİĞİM BİR ŞEYİ YAPIYOR VE BU BÖLÜME SINIR GETİRİYORUM.

Medya |Yaman Sarar| & |Shinedown - Devil| 🎶

*Feveran: öfke patlaması*

OKUNMA 3K, VOTE 300, YORUM 1000

"Nefret aşka dönüşür belki zamanla
ama şiddetten aşk doğmaz asla!..."
(zynptmts)

2 GÜN SONRA

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

2 GÜN SONRA...

-Yaman SARAR-

Dünyanın en güçlü ve zeki insanı olmak, hayatta her zaman ileriyi düşünerek hareket etmek, beni her zaman galip taraf yapmıştı tâki şu güne dek... Bu sefer yapamadığım yahutta düşünemediğim bir hamle beni galeyana düşürmüştü. Bunu elbette bahtsızlığa yahutta kadersizliğe yormayacaktım. Çünkü ben bu tür şeylere itimat etmiyordum. Ve biliyordum ki bu öyle bir şey değildi. Buna el atan kesinlikle bir fâniydi...

Fakat kim?

Şimdi keriz gibi durmuş, nerede hata yaptığımı düşünüyordum. Neyi gözden kaçırmış olabilirdim? Kulaksız Kürşat'ı nikâhıma özellikle çağırmış, zamanında kendisine yaptıklarımdan sonra aynılarını 'sen bana yapamazsın!' demek için gözleri galbiyetime şahitlik etsin diye, onu çağırmıştım. Oysa ki Bana kumbas kurabilmesi için ona hiçbir firikikte vermemiştim. Öyleyse hata nerdeydi?

Aklımdaki tüm sorulara cevap verecek şuan elimde olan tek bir kişi vardı; Gizem...Nam-ı diğer 'Kısa Etek'...

Artık işin bitti kısa etek, önce Sare'nin nereye kaçtığını ardından Kürşat piçine ne tür bir yardımın dokunduğunu sana en güzel yöntemlerle itiraf ettirecek, içimde coşup kabaran feveranı bizzat üstüne püskürtünce, bakalım ne kadar dayanıcak ve ne zaman öteceksin? Madem kendi kuyusunu kendi kazdı... öyle ise bana da üzerine toprağını atmak kalıyordu.

Çalışma odamda, büyük ormana açılan camın önünde, başımı ağrıtacak sorular ve içimde kabardıkça kabaran öfkemle geçirdiğim birkaç saat. Elimdeki kehribar rengi sıvı dahi değil kafamı dağıtmama, bir an olsun düşüncelerden kurtulmama yardım etmiyordu. Kafam her bozuk olduğunda ya sigara ya da alkol çok olmasada iyi gelirdi. Ama şimdi bitirdiğim kaç paket sigara, tükettiğim kaç bardak viskininde bir boka yaradığı yoktu.

ZÂLİM: Kötü Adam Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin