BÖLÜM: 25 "Kefensiz Düşler ve Kâbuslar"

9.4K 379 2.7K
                                    

"Ya gözler açılınca kâbus biterse,
Ya her şey bi'rüyadan ibaretse."
(zynptmts)

Selam! N'abersiniz?💋

Sınır Barajı: OKUNMA 3K, YORUM 3K, VOTE 350.

Dinlemek istersiniz diye...

Medya |Of Verona - Breathe |

Paragrafların boş kalmaması dileğiyle...^^

KEYİFLİ OKUMALAR... 💋

BÖLÜM 25:
"Kefensiz Düşler ve Kâbuslar"

-Yazar Anlatımı-

Dünya tek, alem sonsuzdu. Bu sonsuz alemlerden biri karayken, görmezden gelinen bir diğer hayat denizin dibinde yaşanmaktaydı. Denizin dibi bambaşka bir dünyaya açılan bir geçit misaliydi. Fakat öyleyken dahi; ne karadakilerin yaşantılarıları denizdekilerden, ne de denizdekilerin karadakilerden hiç farkı olmamıştı.

Her insan denizde bir balıktı.

Büyüktü ya da küçüktü.

Yerdi ya da yenilirdi.

Doğardı, büyürdü ve ölürdü.

Kimileri; süs diye camekanlarda sergilenirdi. Kimi; yaşamak için tabaklarda besin olurdu. Fakat öyleleri vardı ki; tehlikeli diye köşe bucak uzak durulurdu...

Yaman Sarar'da bir balıktı. O, yenilmemek için yiyen, büyüyen ve büyüdükçe, tehlikeleşen bir balıktı. Büyük balığın hiç mi korkusu olmazdı? Olurdu. Büyük balığın korkularıda kendi kadar büyüktü; Yiyecek balık bulamamktan, birde kendinen daha büyük bir balık tarafından yenilmekten korkardı.

Hayat ve Kader, insanlar kadar balıklar içinde geçerliydi. Onların duygularının olmadığınıda kim söylemiş? Siz hiç bir balığın, yiyecek bulma merakıyla diğer bir balığa yem olurkenki şaşkınlığını, karnını doyurduktan sonra gelen mutluluğun yerini alan yenme korkusunu görmediniz mi? Yahutta bir balığın, diğer balıktan korkuyla kaçarken, bulandırdığı suyu...

Sare Yılmaz Sarar, suyu bulandıran bir balıktı. Büyük balığa kafa tutamayacak kadar küçüktü; ondan kaçacak kadarda cesur; lâkin intihar edecek kadar da korkaktı... Kendine göre haklıydı, başka çaresi yoktu. Lâkin, zaten yapılmazları insanlara hep çaresizlik yaptırmaz mıydı? İşte yine yaptırmıştı.

Balık, yem olmaktan korktuğundan intihar etmişti...

Balık, kendisine hayat veren sudan çıkmıştı...

Boyundaki halat üstüne düşen vazifeyi yerine getirmiş, genç kadının ağırlığıyla hayat tünelini oksijensiz bırakmış, sudan çıkan balığı acıyla titretmişti. Gözleri bulanan nefesi kesilen kadın, ikinci kattan aşağı bir et parçası gibi sallanıyordu. Onu gören gözler yaşadıkları şaşkınlıktan kırpılmayı dahi unutmuştu. Gittikçe artan bir avuç insan sayısı bir kalabalık oluşturmuş ve yalnızca aralarından birkaçı eyleme geçmişti. Fakat, zamansa yetişmelerini imkansız kılacak kadar çok dardı.

İnsanlar intihar edecekse neden çırpınır demişti bir bilir kişi. Hatta örnek vermiş; yüzme bilmeyen biri denize atlayarak intihar ettiğinde, suyun içinde yüzeye ulaşmak için çırpındığını görürüz. Yaşamak için çırpınacaksa; neden intihar eder? diye sormuş, aradaki çelişkiyi dimağlara bu örnekle sunmuştu.

ZÂLİM: Kötü Adam Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin