Hayatım 1 Gün normal olsun

159 12 1
                                    

Hep bizim ortaokuldan bahsettik. Birazda üniversiteden arkadaşlardan bahsedelim. Bizim hep beraber takıldığımız bi grup var.

Rüya: Çok kafa dengi deli dolu barbi bebek gibi bi kız. Mavi gözlü sarışın... Çakma sarışın olsa bile onda çok doğal duruyo. Bi süredir Aras'la beraber.

Aras: Rüyan'ın çakma Burak Özçivit'i. Tüm fakülte onu Burak Özçivit'e olan benzerliğiyle tanıyo. O da tanımadıklarına karşı biraz soğuk ama tanışınca çok sıcak kanlı birisi.

Özgü:Grubun delikanlı kızı. Her gruba bu kızlardan lazım. Özü sözü bir, dürüst. Neyse o. Simsiyah saçlı kahverengi gözlü. Erkek yüreği olduğu gibi bebek gibi de bi yüzü var. Çok güzel bi kız. Boyu biraz kısa ama zayıf.

Yazgı: Özgü'nün ikiz kız kardeşi. Özgü'den tamamen farklı. Boy ve kilo anlamında aynılar. Ama Yazgı 20 santim topuk giydiği için anlaşılmıyo tabi. O da iyi kız. Ortamı,muhabbeti çok iyi. Çok güzel olmasına rağmen ne kaşarlık yapar ne de ayda 1500 kişi ile çıkar.

Cenk: Grubun sap tek erkeği. Utangaç birisi. Uzun boylu,kumral mavi gözlü. Yakışıklı bi çocuk. Playboy görüntüsü var ama hiç öyle biri değil. Kızlarla romantik ilişkilerde pek iyi değil ama iş kanka olmaya geldi mi eşi bulunmaz bir kanka.

Ege: Kumral kahverengi gözlü. Uzun boylu kaslı bi çocuk. Grubun organizatörü. Acayip sosyal biri. Swarmı açınca onun yüzünden kitleniyo. Gezmeye bayılır. İstanbul'da bi sevgilisi var. 3 senedir çıkıyolarmış. Harbi ideal sevgili. Başkası olsa nasıl olsa görmüyo diye hergün başka kızla aldatır. Bizim deli aşık değil aldatmak başka kıza mesaj atmaz o derece

BesteCİĞİM de bu gruba katılabilirdi. Sonuçta ayakkabılarıma çok güzel demişti. Ama o bu hakkı çoktan kaybetti.

Biz bugün olanlara dönelim. Tam herşey yoluna kondu falan filan derken yine ekşınlar başladı. Pelin ve Duygu ile okula geldik. Bizim grup Lal Cafe'deymiş. Özgü mesaj attı gelin diye. Berkcan'a mesaj attım. "Aşkım Lal Cafe'de toplanıyoruz gel." Biz geçip oturduk. Anam o da ne? Cenk ve Pelin bakışmaktan öldüler. Hadi bakalım hayırlısı. Muhabbet koyu ama Pelin ve Cenk hiç sohbete karışmıyo. Kaan'da onlara tip tip bakıyo.

Sonra Berkcan geldi. Pelin bana tuvalete gidelim kaş gözünü yaptı. Tam kalktım, Berkcan biraz konuşalım mı? dedi. Peli "Git sen ben tek gideyim"dedi. Biz konuşmaya gittik

PELİN'İN AĞZINDAN

Tuvalete doğru giderken bi el kolumu hızlıca çekti. Arkamı döndüğümde Kaan olduğunu anladım.

-Naptığını sanıyosun sen kızım

+Naptım be

-Benimle öpüşüyosun sonra o çocukla bakışıyosun

+Beni birden sen öptün ben istemedim ayrıca kimseyle bakışmıyorum ben kimden bahsediyosun

-Bana bak kızım, güzellikle söyledim olmadı. O zaman zorlıycam madem. Sen böyle istedin. Sen benimsin!

"Saçmalama!" deyip kolumu kurtarmaya çalışırken kolumu daha çok sıktı. Duvara itti. Tam beni öpücekken Cenk geldi.

-Napıyosun lan kıza hayvan

Kaan beni bırakıp Cenk'e kafa attı. Kavga etmeye başladılar. Bağırıp yardım istedim. Herkes buraya doldu. Kızlar beni ordan çıkardı. Erkeklerde kavgayı ayırdı. Masadayken Kaan'dan mesaj geldi. "Kavga ile ilgili ağzını açarsan çok kötü olur. Ben anlatıcam sen onaylıycaksın.Yoksa karışmam."

Çok kötü hissediyordum. Napıcağımı bilemedim. Masaya oturdum. Kaan bi uca Cenk bi uca oturdu. Ege:

-Abi noluyo ya niye kavga ettiniz

Kaan:

-Pelin'le öpüşürken bi anda bana saldırdı.

Cenk:

-Yalan söyleme lan kızı zorla öpüyodun ve bana ilk sen saldırdın. Ya Pelin şahit söylesene Pelin

Kaan:

-Evet Pelin söyle kim doğru söylüyo?

Ne diycektim Allahım ben şimdi? Bu manyak psikopatın ne yapıcağı belli olmaz diye "Kaan" dedim

Cenk şaşkın gözlerle bana baktı. Küfredip ayağı kalktı. Masaya tekme atıp dışarı çıktım. Çok üzgündüm.

EYLÜL'ÜN AĞZINDAN

Berkcan ile dışarı çıktk tam Berkcan söze başlıycakken içeride bi gürültü oldu.İçeri girdiğimde Pelin'in suratı çoo kötüydü. Çok korkmuş ve üzgün gözüküyodu. Kaan'ı haklı bulduğunu söylerken içinden gelmemişti. İşin içinde bişeyler vardı.

Dersten sonra gruptaki tüm kızlarla İzmir Forum'a gittik. Özgü alışveriş yapmayı pek sevmediği için biraz sıkıldı. Biz Yazgı ve Rüya ile bol bol alışveriş yaptık. Duygu telefondan sürekli biriyle mesajlaşıyodu. O da bi işler karıştırıyodu. Pelin tüm gün mutsuzdu. Pelin üzgün olunca hiç birimiz keyifle alışveriş yapamadık. Berkcan mesaj attı. "Aşkım akşam yemeğe çıkalım mı?" "Tamam aşkım" yazdım. Akşam için elbise almam gerekiyodu. Askılı bi elbise buldum. Üst bölümü kırmızı alt tarafı siyah düz bi elbise. Göğüs kısmında siyah bi fermıar bi elbise.

Boyu biraz kısa. Berkacan kızmaz inşallah diye düşünürken, vitrinde bi ayakkabıya aşık oldum. Mağzaya girdim. Ayakkabıya uzandığımda benden başka bi el daha ayakkabıyı tutuyordu. BESTE!

Ayakkabıyı hızla çektim. Şaşkın şaşkın bana bakıyordu. Numarası 39 benim ayakkabı numaram. Hemen denedim.

-Şu bayanın denediği ayakkabıların 39'unu alabilirmiyeeem

-39 numara tek kaldı efendim

Başımda bekliyo bırakayım diye. Ama yook. O ayakkabı benim. Eski sevgilime sahip olabilirsin ama ayaklabılarıma asla! Hemen kasaya gidip ayakkabıların parasını ödedim. Yazgı'lar bizden ayrıldı. Bizde kuaföre gittik. Eskiden tek hayalim saçlarımın uçlarını kırmızı yapmaktı.Bu yaz ilk iş yaptırdım. Şimdi biraz değişiklik istiyordum. Ama ilk iş AĞDA!

Ağdacı kıza küfrede küfrede ağda işini de bitirdim. Bi ara ölücem sandım Beyaz ışığı gördüm "Gel" diyodu bana. Sonra saçlarıma ombre yaptırdım. Manikür,pedikür derken makyaj da bitti. Duygu saçlarını kestirdi. Hepimiz ağda yaptırdık,fön çektirdik. Sonra eve gittik.

Ben hazırlandım. Sonra Berkcan geldi. Aşağı indim...

HAYALPERESTHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin