BEBEĞİM

BAŞINA TAŞ DÜŞMÜŞ

Aradan geçen üç saatten sonra çizim artık tamamdı ve Ceylan çocuksu bir nida ile bitti diye çığlık attı sevinçle.

Cihan bakmak için yanına geldiğinde eskisinden daha güzel olmuş tasarımcı cadı dedi.

Gerçekten mi? Cihan.

Sana yalan borcum yok ufaklık mükemmel görünüyor Derya havalara uçacak dedi.

Deryadan önce bu cümlen ile ben nasıl havalara uçtum bir bilsen dedi Ceylan.

Cihan'ın boynuna sarılarak hadi gidip tasarımın telif hakkını alalım sonra da gidip atölyeye bırakalım.

Ceylan Cihan'a sarılınca ikisinin de kalbi çift nala koşmaya başladı. Cihan da Ceylan da bu hissettiği karşısında anlamsız bir şekilde geriye çekildiler.

Hadi saçını başını düzelt de gidelim.

---

Buyurun bu verdiğim tarihe yetişecek tasarım bunlar da beden ölçüleri arada gelip bende gelinliğin provasını kendi üzerimde yapacağım diyerek teslim ettiler.

Artık mutlu musun? Ceylan beni affettin mi?

Biraz zor oldu ama en güzeli oldu belki de sana teşekkür etmeliyim dedi.

Etme ben seni çok zorladım özür dilerim.

Özrünü kabul ederim ama bir şartla dedi Ceylan.

Nedir şartın duyalım önce.

Bugün yaşadıklarımız aramızda kalsın eski halimize de geri dönelim. Neden?

Bir nedeni yok kabul mü?

Sen nasıl istersen ama unutma gelinlik provalarına seni ben getireceğim.

Tamam oduncuğum öyle olsun anlaştık diyerek gülümsedi.

Ceylan eve döndüğünde Derya sıkıntıdan patlamış bir şekilde koltuğun kırlentlerini hırpalıyordu.

Kuzum ben geldim diye neşeyle cıvıldayarak içeriye girdi Ceylan.

Ooo Ceylan hanım hoş geldiniz. Ah sevgili abiciğim de buradaymış.

Hayırdır ya siz ne iş böyle sabah beraber kayboldunuz şimdi de beraber geliyorsunuz.

Gören de beni eken iki sevgili sanacak sizi.

Yolda karşılaştık aldım suç mu diye çıkıştı Cihan.

Allah korusun kuzum ben bu odunu çekemem diye koltuğun tahta başlığına vurdu Ceylan.

Ben ve bu cadı ağzından çıkanı kulağun duysun finduğum diye aynı yere Cihan vurdu.

Anlatın bakalım anneler ile beni bırakıp hep beraber nereye kayboldunuz siz.

Hep beraber derken bebeğim dedi Ceylan.

Sen aha bu odun Merve ah tabi bir de sevgili nişanlum.

Ben iş görüşmesindeydim güzelim zor durumda olan bir moda evi yaz tasarımı istedi benden onunla görüştüm.

Bu saate kadar diye dik dik kaşını kaldırarak Ceylan'a baktı.

Atölyeyi falan dolaştım sonra da bir arkadaşımla karşılaştım oturdum kahve içtik.

Hmm peki abi sen.

Ben de söylediğim gibi arkadaşlarım ile beraberdim sonra evime gittim biraz kafa dinledim.

Merve ve Polat da gece uyku tutmadı sabaha kadar oturduk bu yüzden yorgunuz evden çıkamayacağız dediler.

Ceylan elindeki çantayı yere atarken derin bir of çekti ve kendini koltuğa attı.