ZOR KARAR

1.9K 91 2
                                    

Derya'nın neredeyse emin olduğu sonuç bir umut uyumsuz düşüncesi beslerken şimdi kulaklarında çınlıyordu.

Bundan sonra olacakları düşünmek dahi istemiyordu. Cem'e senin kızın değil demişti ama şimdi araştırması için önüne büyük bir sebep bırakmıştı.

Ve bu sebep kendi hayatının orta yerine kendisinin göz göre, göre koyduğu bir bombaydı ve ne zaman patlayacağını bilmiyordu.

Cem gözlerini dikmiş Derya'ya bakıyordu o da ne düşüneceğini bilmiyordu.

Odada bir süre devam eden sessizliği doktor sorduğu soru ile bozdu.

Evet Derya hanım Polat bey bundan sonrası sizin vereceğiniz bir karar, Asya'dan nakil yapılmasına izin veriyor musunuz?

Derya ağlamamak bir tepki vermemek için kendisini sıkıyordu. Ağzına gelen kan tadı ile fark etti ki ısırmaktan dudaklarını da parçalamıştı.

Bir zaman sonra konuşacak gücü kendinde bulduğunda toparlanarak, evet kızım Asya sizin de uygun gördüğünüz tarihte nakil olacak dedi.

Peki o zaman Derya hanım en kısa zamanda prosedür halledilip nakil günü belirlenir.

Derya doktorun son sözlerinden sonra sadece kafasını sallayarak odadan çıktı.

Polat arkasından ayaklanarak kusura bakmayın ne de olsa anne endişeleniyor iyi günler diyerek odadan çıktı.

Bizde müsaadenizi isteyelim doktor bey diyerek Cihan ve Ceylan da ayaklandılar.

Derya ağlaya, ağlaya hastaneden dışarıya attı kendini. Ayakları kendisini taşıyamayacak kadar güçsüz düşmüştü.

Duvara yaslanıp kendini toparlamaya çalıştı. Yıllardır korktuğu düş bugün gerçek olmuştu.

Keşke İstanbul da otel açmak istemeseydi de hiç karşılaşmasalardı.

Polat koşup hastanenin etrafında Derya'yı aramaya başladı. Biraz bakındıktan sonra duvarın dibine çökmüş ağlayan karısını gördü.

Hemen yanına giderek oturup karısına sarıldı. Derya da sığınacak bir omuz arayan küçük bir çocuk gibi sığındı kocasının kollarına.

Kuş gibi titriyordu Derya kollarının arasında.

İlk defa söyleyecek sözü yoktu Polat'ın artık sona yaklaştıklarının farkındaydı.

Emin olduğu tek şey kızını kimseye vermeyecekti. Asya, gözünün mavisinde kaybolduğu bir tanecik kızı nazar boncuğuydu.

Korkuyorum Polat, onu kaybetmekten ellerimden kayıp gitmesinden çok korkuyorum.

Polat karısının yüzünü avuçlarının içine alıp gözlerini gözlerine kilitleyip o bizim kızımız Asya'yı bizden almasına izin vermem dedi.

Beni teselli etmeye çalışıyorsun diyerek hıçkırarak ağlamaya başladı Derya.

Bu bir teselli değil güzelim sana söz veriyorum o bizim kızımız ve bizimle kalacak.

Derya boncuk, boncuk bakan gözlerini kocasına dikerek söz mü? dedi.

Söz hayatım sana söz veriyorum.

Ceylan ve Cihan da gelmiş konuşmalarını bölmeden onları dinliyorlardı.

Daha sonra Ceylan da yanına diz çökerek söz kardeşim o sizin kızınız ve öyle kalacak diyerek elini Derya'nın sırtında dolaştırdı.

Cihan zorakiden gülümseyerek bu güzel gözlere ağlamak yakışmıyor finduğum da hadi kalk gidelim durma burada böyle dedi.

Daha sonra ise ellerinden tutarak ayağa kaldırıp koltuğunun altına aldı.

BEBEĞİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin