MELODY /JK

13 < NİMETE DE ÖĞK DENMEZ Kİ! > 13

( Düzenlendi ✅ )

Biraz uyumuşum sanırım uyandığımda yanımda Jungkook vardı.JUNGKOOK? Yine mi sen! Koltukta tam olarak yarım yamalak kafasını koymuş yatıyordu. Sırıttım. Komik uyuyordu.Ağzını bir karış açmış garip garip sesler çıkarıyordu. Kafasına dokundum. Uyanmadı. Kafasını yana ittirdim.Kıh kıh yaptı.

"Hıh?" Uyandı. "Günaydın Jungkook Bey burada ne işiniz var?" Jungkook ağzının kenarını koluyla silerek şaşkınca baktı. Salyalı mübarek evlat."Bilmiyorum." Hadi be ordan o kadarda saf değiliz. "Nasıl bilmiyorum? Kendin gelmedin mi buraya?" Ayağa kalktı ve elini kafama koydu."Çok soru soruyorsun bücür"

Merdivenlere yöneldi ve gözden kayboldu.Aradan çok geçmeden aşağı J-Hope indi ve bana kocaman gülümsedi."Günaydın.İyi uyudun mu?" Ona gülümsedim."Evet muhteşem bir uyku çektim.Saat kaç?" Kolundaki saate bakıp bana geri döndü."Sabah 7 . Kendini iyi hissediyorsan yukarı çık ve hazırlan sana dans öğreticez"

"Bomba gibiyim.Hemen geliyorum." Birden sıçramama karşı sesli güldü. "Yavaş ol.Bir yere vuracaksın"Jimin yanımıza doğru yaklaştı. "Ooooo bakıyorum iyisiniz"söylediğine karşılık güldüm.

"Bomba gibiyim bombaaa" Tae içeri hızlıca girdiğinde bütün bakışlar ona döndü. "Ne? Bomba mı patlıyor?" Bu çocuk çok tatlı değil mi?

"Hayır Tae diyorum ki bomba gibiyim iyi uyudum." Tae bana yaklaşıp dünkü gibi alnını alnıma koydu ve gözlerini kısarak gülümsedi. O anda merdivendeki diğer bir kişiyle göz göze geldim. JUNGKOOK Bana beni öldürcekmiş gibi bakıyor.

Tae'nin gözlerine geri baktım.Gülümsedim.Böyle bunun gibi davranışlardan birşey çıkarmıycam.O bana öyle demişti.Biz kardeş gibiyiz. Arkamdan gelen ve elimi kavrayan Jin beni mutfağa götürdü.Bir yandan da bağırıyordu. "YEMEEEEEEEEEEK"

Güldüm.İyi insanlara benziyorlar.Yada benzetmekten daha çok iyi insanlar JUNGKOOK hariç.O katı biri.Fazla katı.

Beni mutfağa çekiştiren Jin ellerime bir şeyler tutuşturdu ve yemek yapmasına yarım etmemi söyledi. Ona şaşkın bir şekilde bakarken yemeğe ne kadar odaklandığını gördüm. Sanırım yemeyi çok seviyordu.

İşleri bitirdikten sonra sofraya geçtik.Jin bana yeni yemekler öğretmişti. Bu yüzden yemeği bana yaptırdı. Acaba nasıl oldular gerçekten merak ediyorum.

Herkes masaya yerleşti ve önlerine baktılar sadece. Hiçbir şey yapmadılar sadece yemeklere baktılar. Ben etrafı tuhaf tuhaf bakarken sonunda Tae konuşmaya başladı. "Bakalım yemekler nasıl olmuş?" Çubukları eline aldı ve yemeği tatmaya başladı. Kafasını yemek çok güzel olmuş der gibi salladı. Ona güldüm. Diğerkilerde yavaşça denemeye başladı. En son sıra Jungkook'ta kalmıştı.

Ona yesene der gibi baktım.Çünkü bana boş boş bakıyordu sonra eline çubuklar aldı ve yemeyi ağzına götürdü. Onun tepkisini anlamak için ona bakıyordum. Sanırım yemeyi beğenmemişti. Zorla yutkundu.

"Öğk bu ne be Jin bunu sen yapmadın değil mi? İğrenç olmuş" İşte buna çok darıldım. Sen kim benim yemeklerime kötü demek kim? Hala suratı kusacak gibiydi. Hayır yani anlamıyorum nimete de öğk denmez ki. Hoşuma gitmedi de çık işin içinden.

Sinirlendim ve yemekten bir hışımla kalktım.Üst kata çıkıp kapıyı kilitleyerek üstümü hızlıca değiştirdim.Kapıyı vuruluyor ve çık dışarı diye bağrınıyorlardı ama bunu umursamıyordum. Şu an ona çok sinirliyim.

Çantama da sadece telefon ve cüzdanın koyup omzuna taktım ve hızlıca merdivenlerden aşağı indim. Herkes sadece bana bakıyordu umursamadım. Çıkış kapısını açtım ve çıktım. Buraları bilmiyordum şu an umrumda değildi.

Boş boş yürüyordum. Ta ki biri elimden tutup beni duvar arasına alana kadar...