( Düzenlendi ✅ )
Sabah lanet alarmımla uyandıktan sonra üstümü giyindim ve az da olsa bişiler atıştırarak iş yerine doğru yola koyuldum.Bu sefer geç kalmamıştım.Hatta erken bile gelmiştim.
Aklıma dün olanlar geldiğinde şirketimizin giriş bölümde olan çalışanların yanına gittim.Taehyung Beyi soracaktım belki iş arkadaşı olabilirdik."İyi günler" dedim nazikçe."İyi günler hanımefendi nasıl yardımcı olabilirim?" Çalışanın bana güler yüzle karşılamasıyla bende ona tebessüm ettim."Ben Taehyung Beyi nerede bulabilirim diye soracaktım."
Önündeki bilgisayarın klavyesini ve faresini biraz oynattı."Bi saniye........Burda böyle biri yok efendim"Cevabının böyle olmasını tabiki beklememiştim."Ne? İyi bakın lütfen"
Gözlerini tekrar bilgisayara çeviren çalışan bir süre sonra tekrar bana döndü."Hmmm...yok efendim" Aklımı kaçıracaktım.O kimdi o zaman? Bana nasıl telefonumu getirmişti?
Hızlıca giriş kısmından çıkıp odama girdim.Aklım ermiyor gerçekten.Güvenlik kameralarını mı kurcalamalıyım.Offf Buna ASLA İzin Vermezler.Başka bir şey bulmalıyım.
Kapının aniden açılmasıyla içeri bir kadın çalışan girdi.Elindeki bir sürü dosyaları önüme koydu. Bu konuya sonra geri dönücem.Şimdi çalışmalıyım.
...Mola olduğunda odamdan çıktım ve kantine indim.Bişeyler alıp masaya oturdum ve yemek yemeye başladım.
Bir kaç saniye gözüm bir yere takıldı.İki kişi dans ediyordu.Doğruyu söylemek gerekirse güzel dans ediyorşardı. Yanlarına gittim ve bu maskeli ve bereli iki kişiye para attım.
(Turuncu saçlı düşünün)
Şarkıyı bir anda kapadılar.İlk önce şaşkınlıkla onlara baktım.Bu kırmızı bereli çocuğu bir yerden tanıyordum amaaaaaa bilemiyorum.Şapkasından sarkan turuncu saçlı çocuk yanıma yaklaştı ve elini uzattı.
"Tanıştığıma memnun oldum Sung Yun"Elini tuttum.Cevap vermedim.Neydi bu? İsmimi yine nereden biliyordu? Yada biliyorlardı mı demeliyim?
Birden apar topar eşyaları toplayıp oradan hızlıca uzaklaşmaya başlarlarken peşlerinden koşmaya başladım.Ama benden hızlılardı.
Maalesef bir siyah arabaya kadar koşturdum ve o arabaya binip gittiler.Plakasını almak aklıma gelmemişti. Ve Bu fazlasıyla canımı sıkmaya başlamıştı. Yapacak birşey yoktu şimdilik sadece şirkete geri dönmeliydim.
...
İş sonunda bittiğinde eve gidip hızlıca üstümü değiştirip kulaklıklarımı da unutmayarak dışarı çıktım.
Yeni keşif ettiğim yere gidecektim.Orası hoşuma gitmişti.Yine yere çökmüştüm.Kulaklıklarımı çıkarıp şarkı söyleyecektim.Çıkardım ve en sevdiğim İngilizce şarkı olan
We don't talk anymore
Şarkısını söylemeye başladım.
(Jungkook'un kısmını söylüyor)Söylemeye devam ederken birinin sesini duymamla irkildim ama söylemeye devam ettim.Yine biri bana eşlik ediyordu.
Bu ses bir erkek sesiydi ama biraz ince çıkıyordu.Şarkı söylemeye devam ederken bir yandan ayağa kalkıyor bir yandan da etrafıma sesin sahibini bulmaya çalışıyordum.
Ses güzeldi yine.Tamam.MUHTEŞEMDİ.
İlerdeki Duvarın kenarında sarı saçlı şapka takan bir adam gördüm.Sesin sahibi bu olabilir miydi?
Ona doğru yürürken şarkıyı kestim ve ona seslenmeye karar verdim."Hey oradaki bakar mısın?"Bunu dememle yerinden fırladı ve koşmaya başladı.
Şuna bir karar verelim YAKALAMBAÇ OYNAMAK İSTEMİYORUM ARTIK
Beni baya bir koşturdu köşeyi döndü ve beni bir duvarla baş başa bıraktı.Ne ara kayboldu bu? Bu gün cidden kafayı üşütücem.Rüyada mıyım acaba? Kendimi cimcikledim Ahh hayır değilim.
Duvara yapıştırılmış bir kağıt gördüm ve onu aldım.
Şöyle yazıyordu:-Merhaba
Tanıştığıma memnun oldum SONG YUN
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MELODY /JK
FanfictionSen benim ilham kaynağımsın... /BİTTİ/DÜZENLENDİ/ 01.07.2019/ 24.04.2020