Hatırlatma:Başını yere eğdi ve yüzünü benden gizlemeye çalıştı ama ben onun yanağından süzülen bir damla yaşı görmüştüm.
🌙
.
.
.
Hızlıca oturduğum koltuktan kalktım. Yanına gittim ve dizlerimin üstüne çöktüm. Bir elimi onun bacaklarının üstüne koydum. Diğer elimle çenesinden tuttum ve bana bakmasını sağladım.
Jk:"Neden Taehyung? Neden ağlıyorsun? Neden her o bilmediğim olayın konusu açılınca kimseye duyurmadan, kimseye hissettirmeden ağlıyorsun veya gülümsemen sönüyor? Bunları bilmeye hakkım yok biliyorum ama lütfen söyle. Lütfen ağlama çünkü sen üzülünce..."Sustum. Sadece sustum. Karşımda eski, o sert Taehyung gitmiş yerine yanaklarından yaşlar süzülen küçücük bir çocuk gelmişti.
Dudaklarını araladı ve gözlerime merakla bakmaya başladı.
Th:"Ben üzülünce?"Cümlemin devamını getirmemi istiyordu. Öyle de yapacaktım. Gerçekten hissettiklerimi söylemek istiyordum.
Jk:"Canım yanıyor...sen ağlayınca, üzülünce, başını yere eğince, gözlerime hüzünle bakınca,...canım çok fazla yanıyor."Burukça gülümsedim ve ayağa kalktım. Bu sefer ben üzerine doğru eğildim. Kalbimin error vermesini umursamayarak dudaklarımı yanağına götürdüm. Yanağından süzülen ve yere düşecek olan damlanın tam üzerinden öptüm.
Geri çekildiğimde dudakları yukarı kıvrılmıştı. Bende gülümseyip ona bakmayı sürdürdüm.
Ben az önce Kim Taehyung'umu öpüştüm?
Aman Tanrım eğer bu bir rüyaysa eğer hemen uyanmalıyım çünkü rüyamda ölüp gitmek istemiyordum.
Ellerimden tuttu ve kendine doğru çekti.
Jk:"Dur Taehyung ne yapıyorsun?"Bir eliyle tuttuğu elimi bıraktı ve kucağını patpatladı.
Th:"Babacığının kucağına otur hemen."Gözlerim kocaman oldu. Babacığının mı? Kucağına mı? Otur mu? Hemen mi? Bu sözcük bana bir olayı hatırlatmıştı. Ah kahretsin. O gün...
Diğer eliyle de belimi kavradı ve beni hızlıca kendine çekti ve kucağına oturtturdu. Elimi tutan eliylede belimi tuttu. Az önce ki ağlayan Taehyung'tan eser yoktu.
Th:"Eee bebeğim ne düşünüyorsun?"Affallamış bir şekilde ona bakıyordum. Ne mi düşünüyordum? Kucağına oturduğum daha doğrusu oturttuğu için mi ne düşünüyordum?
Jk:"A-anlamadım."Sinsice gülümseyip oturduğu koltukta daha da yayıldı.
Th:"Bu hafta sonu seninle birlikte yurt dışına çıkıyoruz."Kucağından hemen indim ve masama doğru ilerledim. Bilgisayarımı açıp ilk çekimimizin tarihine baktım. İyi de bu hafta sonu değil, haftaya çarşamba günüydü çekimler.
Th:"Sana kucağımdan inebilirsin diye bir şey söylediğimi hatırlamıyorum bebeğim."Kafamı kaldırıp karşımda ciddi bir şekilde duran adama çevirdim. Bir kaşı havaya kalkmıştı.
Jk:"Ama Taehyung-"
Th:"Taehyung mu? Sana bana nasıl hitap etmeni gerektiğini anlatamadım sanırım."Yanaklarım yanmaya başladığında başımı önüme eğdim.
Arkamdaki bedeni hissettiğimde kafamı hızlıca yukarı kaldırdım. Koltukta değildi...
Th:"Ben hala o sözcüğü duyamadım ama."Elleri belimii sararken, eğildim için kalçam onun penisine değiyordu. Hemen sırtımı dikleştirdim.
Elleri belimi daha iyi sararken kulağıma üfledi. Bedenim titrerken kulağımı sıcak ağzının içine aldı ve emdi. Sonra da sessizce fısıldadı.
Th:"Birlikte biraz zaman geçiririz diye uçağımızı erkene aldırdım. Hem sana bir süprizim var."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ᶠᴼᴿᴱᵛᴱᴿ 🌙
FanficTaekook🌙 "İlk aşık olduğum insan olmasanda, son olmanı istiyorum, Jungkook. Her şeyinle benim olmanı, sonum olmanı istiyorum." tamamlandı -kutsaltaekookaskina 🌙