Küçük Civcivim || yarı texting

sekiz

Bölüm Şarkısı: İyi Değilim Ben- Pinhani ft. Kalben🖤
•
•
•
-
Kutay konuşmayı öğrendiğin günden beri ilk defa mantıklı bir şey söyledin," dedi Feyza ciddiyetle.

Hepimizin aklında olan bir olasılıktı bu.

"Eğer öyleyse ne yapacağız?" diye sordum.

"Bir şey yapmayacağız. Elimizdeki veriler yetersiz olduğu için Bora ile konuşman gerek," dedi Feyza.

"Konuşamam. O kendine başka birini bulmaya gitti."

"Hazan sen gördüğüm en geri zekâlı insansın. Kızım çocuk sana olan aşkından ölecek senin şu mal hareketlerine bak." Feyza sinirli bir şekilde söylenmişti.

"O kadar emin olma," dedim umutsuz bir şekilde.

Kutay ilk defa söze girdi ciddiyetle.

"Bıktırmışsındır."

"Haklısınız. Ben insanları bıktırıyorum."

Feyza hemen atladı.
"O anlamda demedik kuzum."

"Önemi yok," dedim gülümseyerek.

Kutay'a baktım sessiz bir şekilde beni izliyordu.

Bu sırada kapı çalındı.

"İyi dersler Hocam. Hazan Bulut'u müdür çağırıyor," dedi nöbetçi öğrenci.

"Hazan, çık kızım."

Başımı aşağı yukarı salladım.

"Ne oluyor lan?" Diye sordu Kutay.

Bilmiyorum anlamında kafamı salladım.

Kızla birlikte çıktık sınıftan. Alt sınıflardandı. Müdürün odasına gelince içerde dedi.

Kapıyı tıklatıp içeri girdim.

İçeri girince gözlerim yeşil gözlerle kesişti. Yeşilin en güzel tonuydu. Öyle ki bir çam ağacı gibi...

Gözlerimi onun gözlerinden çekip müdüre çevirdim.

"Hocam beni çağırmışsınız."

"Evet Hazan. Senden oğluma okulu gezdirmeni istiyorum."

"Peki hocam da oğlunuz yeni mi geldi okula ben daha önce görmemiştim."

"Evet," dedi hoca gülümseyip Tuna'ya baktı.

Tuna sıkılmış gözüküyordu.

"O zaman çıkabilirsiniz," dedi müdür.

Ben önden Tuna arkadan çıktık odadan.

Okul çok büyüktü ve gezmesi de zor olacaktı. Tuna da saolsun hiç yardımcı olmuyordu.

Oflayıp soluma döndüm.

Başını bana çevirdi ve sol gözünü kırptı Ne oldu dercesine.

Sinirle kaşlarımı çattım ve havuzların olduğu kata indik.

Yani en alt kata.

"Burası havuzların olduğu kat. Aynı zamanda duşlar da var. Soyunma odaları da ileride, orayı gezmemize gerek yok herhalde?"

"Okulu gezdireceksin sanıyordum."

"Okulu gezdiriyorum zaten."

"Gezdirmiyorsun. Anlatıyorsun."

"Peki. Gezelim madem. Yalnız bir günde bitmez," dedim göz devirip.

Başını aşağı yukarı salladı.
Soyunma odalarının olduğu yere gidip her yeri bir bir gösterdim.
Havuzlara gelince geride kalmam dikkatini çekti.